ROOMMATE ||Vkook||

Sadece uyuyalım kook...

JK:hyung yanlışlıkla g-gelmişim özür dilerim.
(diye mırıldandı Jungkook. daha fazla uyanmamasını umarak)
bırak g-gideyim.

TH:şşş sadece sarılmama izin ver.

JK: a-ama sıcak.

diye konuştu ama tae'nin onu bırakmaya hiç niyeti yoktu.
Ellerini Jungkook'un narin bedenine sürdüğünde onun çıplak olduğunu fark etti.

TH:Jungkook...neden çıplaksın?

JK:s-sıcak çünkü kıyafetlerle rahatsız o-oluyorum ç-çeker misin hyung kollarını.

Tae, jungkook söylediklerine aldırış etmeden, sanki Jungkook tersini söylemiş gibi ona daha sıkı sarılmıştı.
Onun kulağına mırıldanıp

TH:sadece uyusak olmaz mı?

JK: hyung ama çok sıcak.

Taehyung, jungkook'un şikayeti üzerine klimayı açmıştı. gülümseyerek konuştu;

TH:şimdi bahanen kalmadı değil mi?

Taehyung jungkook'un arkasını dönmesini sağladı ve daha sıkı sarıldı ona.

TH:mhhh çok güzel kokuyorsun kookie

JK: h-hyung çok sıkı sarıldın g-geri gider misin biraz?

Taehyung çoktan uyumuştu Jungkook'un saçları arasında nefesi onun ensesine temas ediyordu.
Taehyung,itirazlarına cevap vermeyince uyuduğunu anlayan jungkook yapacağı daha fazla şey olmadığını hissedince o da uykuya daldı .

***
Güneşin sert ışıkları gözüne vuruyordu Bundan rahatsız olan Jungkook arkasını dönmüştü güneşe Tae ile burun burun buruna uyuyorlardı.
Jungkook rahatlamaya çalışırken neredeyse Taehyung'un üstüne çıkmıştı.

Taehyung ağırlığı hissettiğinde gözlerini açtı ve üzerinde olan ayakları ve kolları kaldırıp Jungkook'u uyandırmaya çalıştı.

TH:Jungkook-ah Jungkook-ah neden buradasın?

JK:sadece 5 dakika daha uyumama izin ver hyung.

Taehyung daha fazla zorlamadı ve Jungkook'u uyurken izlemeye başladı. Bu sefer de uyumakta olan savunmasız Jungkook'un önünden sarılıp kendine çekti tae aralarında neredeyse hiç mesafe yoktu hatta dudakları arasında bir hareketlik mesafe vardı.
Alarm'ın yüksek sesiyle korkan Jungkook birden dudaklarını tae'nin dudaklarıyla birleştirdi. Şokla uyanan Jungkook geri çekilmeye çalışırken arkasında olan koca ayaklar yüzünden bunu başaramamış aksine ona daha da yakınlaşmıştı.
Taehyung Jungkook'un çıkıntısını hissettiğinde geri çekilmek isterken yere düştüler.
Jungkook acıyla inlemişti.

JK:ö-özür dilerim hyung.

Jungkook'un üyesi tae'ninkine temas ediyordu bu yüzden utanan ve sinirlenen taehyung çıkıştı jungkook'a.

TH:çekil üzerimden Jungkook!!

Utandığı için hızlıca kalkıp kaçan Jungkook kapıdan çıkarken yumuşak bir sesle;

JK:özür dilerim hyungim. (dedi ve odadan koşarak ayrılmıştı)

Okula geç kalmışlardı Taehyung aşşağıya inip Jungkook'un çıkması için ona seslendi.

TH:KOOKK!!! ACELE ET GEÇ KALDIK!!!

Jungkook hızla üzerini giyip anahtarlarını alıp kapıdan çıkarken Taehyung'la tekrar burun buruna geldi. İkiside afallamıştı.

JK:t-tamam h-hyung g-gidebiliriz.

Hızla aşşağıya inen Jungkook'u yavaş adımlarla takip ediyordu. Arabaya binip okulun kapısına gelmişlerdi.
Okula adımını atar atmaz Tae'nin üstüne çullanmış sevgiyle karşılamışlardı onu.
Bir çok insanın ona sarılması Jungkook'un ilgisini çekmekle kalmayıp saçma bir sinir büyütmüştü içinde.

İkisi de farklı sınıf ve bölümlerde ders görüyorlardı Jungkook hızla okula girdi Taehyung'a bakmıyordu bile.
Öğlen yemeği sırasında da tavrı aynı şekildeydi, bir çok insan sabah olduğu gibi Tae'nin etrafındaydı.
Jungkook yemeğini alıp boş masalara göz gezdirirken Tae' nin elini fark etmişti Jungkook'u çağırıyordu. Onu görmezden gelip boş bir masaya oturmuştu.

HS:Taetae o çağırdığın da kimdi?

TH:sadece ev arkadaşım.

JM:Ne?! Sen biriyle asla kalamazsın hele ki yabancı biriyle.

TH:Eh çok yalvardı küçük zaten bizden merak etmeyin.

Jungkook'un, sinirle bakan taehyung'u fark etmesi uzun sürmedi. onu görmezden gelip yanlarından öylece yürüp gitmişti.

Bu gün öğlenden sonra dersi olmayan Jungkook eve gitmişti. Taehyung'un arabasının arızalı olduğunu bildiği halde onu beklemeden eve sürmüştü hızlıca.
***
Tae eve çok geç gelmiş üstüne sarhoş olmuştu,arkadaşları onu kapının önüne bırakıp öylece gitmişlerdi. Ayağı bile kalkmaya hali yoktu ki içeri girebilsin. tek çare kapıya vurmaktı. Sert ve hızlıca.

Jungkook sert kapı seslerine aldırış etmiyordu çünkü gelenin taehyung olduğu apaçık ortaydı.
Kapının ağzında kahkahalar atan tae'nin sarhoş olduğunu anlayınca aşşağıya inip onu içeri almıştı. Onu öylece yerde bırakıp tekrar yatağına girmişti. Tae koridorun ortasında kendi kendine konuşuyordu. Jungkook yatağından çıkmadan sordu.

JK:h-hyung?

TH:efendim Kookie?

JK:i-iyi misin?

TH:çok iyiyim~ sen takma beni~

Taehyung,uyumaya çalışan Jungkook'u uyutmamak için yemin etmiş gibiydi. Gülme sesleri kesilmiş gürültüye dönüşmüştü. Tae, merdivenlerden yuvarlanmıştı.
Hızla dışarı çıkan jungkook,tae'yi merdivenlerin sonunda kanlı bir halde yatarken görünce koşarak aşşağıya indi.

JK:h-hyung!

TH:...

Devam edecek umarım beğenirsiniz düşüncelerinizi yazarsanız çok sevinirim arkadaşlar bu benim için çok önemli.