6.Bölüm "Ah! Evet, lütfen."

1.1K 123 10
                                    

Düzenlenmiştir

Kagamine Rin

Kaşlarımı daha da yukarı kadırıp Len’e garip bir bakış attım.

 “Manyak mısın sen? Seninle, ortada bir neden yokken kavga mı edeyim? Oh, hayır hayır.”

İşaret parmağımı olmaz dercesine iki yana sallarken bana kışkırtıcı bir bakış attı. Çekici bir gülümsemeyle “Manyak?” diye tekrarladı. O büyük cümleden tek anladığı bu muydu yani? Bazen cidden bir robot olduğunu düşünüyordu. Düşünmeden bir anda “Sen robot musun?” diyiverdim. Yüzündeki gülümseme soldu ve bir süre bana garip garip baktı. Sonra kahkaha atarak oturduğu yerden geriye doğru düştü. Ben ona afallamış bir şekilde bakarken, yerde yuvarlandı ve sırt üstü durup elini karnına koydu.Bir ara gülmekten ortadan ikiye ayrılacak sandım. Sonunda kahkahası kesildi ve kocaman bir gülümseme ile oturma pozisyonuna geçti. Yanakları gülmekten kızarmış, saçları dağılmıştı. Tamam, şimdi seksi birşeye dönüşmüştü. Derin bir nefes aldıkta sonra “Robot mu? Sapık ergen, manyak ve robot mu? Ah kurt kadın beni gülmekten öldürmeyi mi planlıyorsun? Tanrım! Bana “Sen robot musun?” diye sordu. Evet ben bir robotum. Hem bu seksi beden bir insana ait olamaz değil mi?” dedi alayla. İnsan olduğunu bu kadar vurgulayıp benimle dalga geçmesi gerekmiyordu.

 “Benimle dalga geçmeyi kes!”

 Tek kaşını kaldırıp bana incelemesi gereken bir şeymişim gibi baktı. “Neden dalga geçmeyi kesecekmişim?” dedi alayla dolup taşan sesiyle.

 “Çünkü benimle dalga geçmeni istemiyorum.”

 “Ama ben istiyorum kurt kadın. Ne yapalım acaba?”

 İster istemez dediklerine göz devirdim. Kaşınıyordu, evet açıkça kaşınıyordu. Kavga istiyordu. O zaman ona istediğini verecektim.

 “Sizin dünyanızda herkes senin gibi ben merkezci ve bencil mi? Anne ve babalarınız bu iki şeyi yok eden şeylerde malzemeden çalıyor herhalde. “

Yüzündeki gülümsemenin soluşunu ve yerine sinirli bir ifadenin alışını keyifle izledim. Kendi kaşınmıştı.

 “Sen neden bahsediyorsun? Bencil ve ben merkezci mi? Malzemeden çalmak mı? Ulusuma, ebeveyinlerime ve bana hakaret mi ediyorsun?”

 Kaşlarımı kaldırarak ona baktım. Alayla gülümseme sırası bendeydi.

 “ Ne anlamak istiyorsan.”

 “Sen..” bağırarak başladığı cümlesini tamamlayamadan araya girdim.

 “ Benim gitmem lazım. Annemler çatı katında bu kadar uzun süre kalınca endişeleniyorlar. Üzgünüm seni büyük egonla yalnız bırakmak zorundayım. Ama ben gidince kardeş kardeşe geçinirsiniz.”

 Sinirden kıpkırmızı olan Len’e göz kırpıp çatı katının kapısına yöneldim. Tam kapının kulpunu tuttuğumda arkamdan sinirini zapt etmeye çalıştığı belli olan sesini duydum.

“Kavga mı istiyorsun?”

 Gülümseyerek kapıyı kendime doğru çektim.

 “Ah! Evet, lütfen.”

Merhaba! Okul nedeniyle watty'e pek giremiyorum. Bu yüzden sınır koyacağım. Sınırı ortalama gelen bölüm oyları olan 20 vote yapıyorum. 20'yi geçer geçmez yayınlayacağım.

Sınır: +20 vote

☆ Mirror ( Kagamine Fanfiction ) ☆Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin