49.Bölüm 'İkizler'

2.1K 100 43
                                    



Mutluluğu aradığın sürece,
Mutlu olacak kadar olgun değilsindir,
Ve ulaşacak kadar her istediğine.
Kayıplara yakındığın sürece
Ve hedeflerin varsa durmadan yöneldiğin,
Bilemezsin huzur nedir diye.
Vazgeçersen şayet her arzudan,
Ne hedef, nede istek tanıyıp
Mutluluğu artık adıyla anmıyorsan,
O zaman olup bitenlerin akışına
Dayanamaz yüreğin ve ruhun erişir huzura..

                                                    Hermann Hesse




Hormonsal dengesizliklerim ve Tahir'in hayattan bezmeleriyle geçiyordu aylarım karnımdaki miniklerim 7 aylık olmuşlardı ama sanki 17 aylıkmış gibi kocaman yarım daire bir göbeğim vardı.

Aşağıdan sesleri gelen ailemin yanına indim.
Mutfakta Tahir ocak başında bir şeyler ile uğraşırken Elizya Çisem salatalık doğruyor, Yiğit ise peynirleri tabağa özenle diziyordu.

Elizya tabaklara uzanırken Yiğit kardeşini durdurmuş tabağı alıp önüne koymuştu.
Kardeşinin düşme ihtimalini bile göze almıyordu ne kadar aile ortamında tüm kuzenleri kız diye laf söylesede hepimiz biliyorduk onlara nasıl değer verdiğini.

Yiğit: Babam anam o kuymağı öyle etmiyor ki suyunu çok koydun.

Tahir: Ula anan ne bilecek kuymak yapmasını bu böyle olur.

Kaşlarımı çatıp çöp çatan gibi biricik ailemi dinlemeye koyuldum.

Elizya Çisem: Yalnız beyler bir Karadeniz kadını olarak annem size kuymakta taş çıkartır.

Unutturmayın kızımın alın çatısından öpeceğim.

Tahir: Yavrum anan Karadeniz gelini ben ise Karadeniz adamıyım.

Elizya Çisem: Karadeniz adamı olduğunuz belli baba oğulunda sende hödüklükte baş numarasınız ama annemin kütüğüde Rize'ye bağlı unutmayalım.

Elizya Çisem gerçekten inatçı bir kızdı ve hayatta altta kalmazdı. Tahir kızımıza göz devirirken Yiğit'in sözleriyle hormonlarım tavan yapmıştı. Ben tüm hamileliğimi Tahir'den çok Yiğit'e çektirmiştim sanırsam.

Yiğit: Az laf çok iş anam gelir şimdi aç aç bir an önce hazırlayalım.

Ne yani ben çok yiyen bir kadın mıydım? Sonunda içlerinden en masum ve en akıllı biricik kızım beni fark etti.

Elizya Çisem: Annecim günaydın

Tahir: Günaydın güzelim

Nefes: Sizede günaydın

Ben bunun acısını o Yiğit Beyden çıkarmaz mıyım?

Yiğit: Anacım sofra hazır Bahar'da gelecek birazdan hadi oturun.

Nefes: Ben yemeyeceğim afiyet olsun.

Tahir: Ula niye yemiysın evlatlarımızla beraber hazırladuk.

Nefes: İlk defa hazırlamıyorsunuz ayrıca Yiğit benim çok yememden şikayetçi yemeyeceğim.

Yiğit şaşkınla gözlerini belirtirken Elizya abisini dürttü 'ne yaptın' dercesine kafasını salladı canım kızım.

Yiğit: Ya vallahi ben bir şey demedim bakmayın öyle

Nefes: He he 'anam gelir şimdi aç aç bir an önce hazırlayalım' diyen ebem miydi?

Bana Bırak SevdayıWhere stories live. Discover now