"Ne düşündün?"

"Sana ulaşmak için her şeyi yapacağımı."Ardıl'ın bu itirafla kalbi tekledi.Sanki ilk kez duymuş gibiydi Oğuz'un ilgisini.Oğuz devam etti.

"Çok güzeldin Ardıl.Ulaşılmaz duruyordun.Hiç gülmüyordun.Gözlerindeki ifade hep donuktu.Ama çok güzeldin işte.İleride yüzündeki gülümsemeleri benimle paylaşacağını söyler gibi güzeldin."Ardıl Oğuz'un elini kavrayıp sözü aldı.

"O zamanlar adını çok duymamıştım ama imrenirdim sana.Dilediğin gibi gülerdin,herkes saygı duymak zorundaydı.Cesurdun.Belki de en önemlisi buydu."Oğuz 'cık'ladı.

"Konu sen olduğunda olamadım ama.Uzun süre uzaktan izledim seni.Yüzüme asla bakmazsın gibi geliyordu.Elimden gelen tek şey de bari başkaları da ulaşamasın diye herkese hakkında dedikodular yaymak oluyordu.Gay olduğun,narsist olduğun ya da aseksüel olduğun..."Ardıl kafasını kaldırdı.

"Bundan romantik bir şeymiş gibi bahsetme."Oğuz'un sesine muzip bir tını eklendi kahkaha atarken.

"Deme öyle,fena mı oldu?Anı."Ardıl omzuna tekrar yaslanırken homurdandı.

"Homofobik olduğumu yaydığında pek eğlenmedim ama."Oğuz uzun zamandır olduğu gibi bu kelimeyi duyunca kahkahasının şiddetine engel olamadı.

"Ya Oğuz!"Oğuz sevgilisini kolları arasına alıp sıkıca sardı.

"Binlerce ihtimal vardı kafamda.Ama asla düşünmemiştim karanlıktan-"Ardıl eliyle ağzını kapattı sevgilisinin.

"Olmadı öyle bir şey.Koridorda çarpışıp kitapları düşürünce tanıştık biz."Oğuz'un kaşları havalandı.

"Ne bu?Lise dizisi senaryosu mu?"Ardıl başını olumsuz anlamda salladı.

"Hayır.İlerde çocuklarımıza bunu anlatacağız.Yoksa asla saygı duymazlar bana."Oğuz gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı.'İlerideki çocuklarımız'dan sonra iyice keyiflenmişti.

"Kütüphaneyi hatırlıyor musun?"Ardıl duraksadı.Oğuz devam etti.

"Sınav haftasında,sen yalnız çalışıyordun.Ben çocuklarla çalışıyor gibi yapıyordum.Seni biliyordu Semih'ler.Dalga geçtiler benimle,o çocuk sana bakmaz,falan..."Durup gururlandı.Bakmıştı.

" 'Bakacak ulan!' diye bağırmıştım ben de gaza gelip.Tam o an baktın gözlerime.Hatırlıyor musun?"Oğuz gülümsedi heyecanlı bir çocuk gibi.

"Ben unutamıyorum çünkü."Ardıl da gülümsedi o anları anımsayınca.Elbette konuyu bilmiyordu.Fakat hatırlar gibi olmuştu.

"Her şeyi hatırlıyorum Ardıl!Bana bakışını,göz göze gelince önündeki kitaba dönüşünü,dudaklarının kıvrılışını!Her şeyi.Senin ilk kez bana gülümsediğinde nasıl sarhoş olduğumu...Her anı sana dair."Ardıl sevgilisinin Romeo moduna girişini gülümseyerek izledi.

"Hatırlamadığına emin olduğum bir an var."Oğuz kaşlarını çattı.

"Neymiş o?"Ardıl gülümsedi.Sevgilisinin yüzünü okşadı.

"Öyle küçük bir an ki aslında.Kantindeydik.Tanışalı pek de fazla olmamıştı.Bir curcuna vardı,okul takımı şampiyonluk kazanmış falan...Herkesin ilgisi üstlerinde."Oğuz o günü hatırladı.Fakat gerisi yoktu.

"O gün yine yalnızdım...Etrafı izliyordum.Sizin olduğunuz alan,en canlı yerdi.Herkese tek tek baktım,anlamaya çalıştım hislerini,kimliklerini.O an bir çift gözden fazlası değildim.Gerçekten,sadece görüyordum,fakat ne bir amacım vardı ne de ilgim.Sadece görüyordum."Kaşlarını çattı.Oğuz yüzünü izledi.Kendini ifade edemeyeceğinden korktuğunu anladı.

"Basitçe cam bir fanusu izler gibiydim.Hep olduğu gibi yani.İçeride yüzen balıklar,bütün insanlar gibiydi.Hareket ediyorlardı,bir şeyler söylüyorlardı belki de.Duymuyordum,anlamak için uğraşmıyordum bile.

Sonra seni izledim.Uyum sağlıyordun.Yüzünde tasasız gülüşlerinden biri vardı.Ortaya atılan esprilerden birine güldün.Sonra bir şey oldu.

Bana döndün.Gözlerime baktın."Ardıl bunu söylerken gözleri doldu.Oğuz şaşkınca bakmaktan fazlasını yapamadı.Ardıl yüzüne döndü.

"Gözlerimin derinine baktın Oğuz.Sanki o cam fanusun,ya da hayatın içindeymişim gibi.Her şeyi biliyor gibi.Ellerimden tutup suya çektin sanki beni.Hayatın tam içine.

Hayatımda ilk kez o an var olduğumu hissettim.O an başlamıştım yaşamaya.Anlıyor musun?Bana gerçekmişim gibi baktın.Hayatımın bir değeri varmış gibi."Ardıl'ın yüzündeki gülümsemeyi izledi.

"O an sana aşık oldum.Zaten o an doğdum ben.Sana aşık olduğum için mi var oldum,yoksa var olduğum an mı aşık oldum hiç anlamadım.Ama ne olduysa o an oldu.Sen gözlerime bakarken..."Oğuz'un kalbindeki çarpıntı,Ardıl için ifade ettiği şeyi ilk kez böyle canlı görebilmektendi.Fazlaydı içinde dolaşan kanın hızı.Fakat Oğuz,Oğuz'du işte.

"Ardıl,ben çok etkilendim.Tam şuan sevişirsek bir kabilelik çocuğumuz olur gibi geliyor.Deneyelim mi?"


Selaam 

Kısa ama nostaljik bir bölümle gelmek istedim 

Umarım beğenirsiniz 

ÖPTÜM 

Homofobikmişsin | ⚣Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu