End

•Kukla•

•Mavi... Okulu asmamalısın. Ailen bunu isterdi.•

~Kafamın içinden çık.

•Hadi ama. Sen bana emanetsin. Benden başka kimsen yok.•

~Beni yoran lanet bir sesten başka bir şey değilsin.

•Sesten fazlası olduğumu biliyorsun, Mavi. Kabusların benimle başlamadı mı?•

~Susmak senin için fazla zor, değil mi?

•Sadece sohbet ediyoruz, Mavi. Ne kadar da paranoyaksın. Sanki her an birini öldürebilirmişim gibi...•

~Ben kendimi vurmadan susar mısın?

•Eh, istediğimi yaptın. Sanırım zamanı gelene kadar seni azad edebilirim.•

*

"Andy Molady?"

  Hoca ismi tekrarladığında gözlerimi önümdeki defterden alıp sınıfa çevirdim. Kimseden bir ses çıkmamıştı. Sanırım şu hiç görmediğimiz çocuk bugün de yoktu. Sınıf listesine birkaç gün önce eklenmişti ve okula gelmiyordu. Gitmeyeceğin okula neden kayıt yaptırırsın ki?

"Bu yeni çocukta kendini bir gösteremedi. Merak etmeye başladım." diye mırıldanan kişiye çevirdim kafamı. Yanımda oturan kişinin saçları bir erkek için kısaydı. Birkaç yıldan beri saçlarının tuhaf şekilde siyahtan griye dönmesiyle saçma espriler yapıyordu. Boyunun benden uzun olduğu oturduğunda bile belli oluyordu. Fiziği kusursuz değildi ama normal bir erkek için kaslıydı. Koyu kırmızı gözleri üzerimdeydi.

"Açıkçası pek umurumda değil. Gelirse kendine, gelmezse kendine." diye cevap verdim kısık bir sesle. Hoca yoklamayı bitirmiş sınıf defterini dolduruyordu. "Senin de merak ettiğine eminim. Hele okulda bu dedikodular dönerken..."

"Jonathan, kızlar tuvaletinde kokoş arkadaşlarımdan dedikodu dinlemiyorum." diyerek bahsettiği şeyi bilmediğimi dile getirdim. Bıkkınca nefesini dışarı verirken gülümsedi. "Aman, o kokoşlarla takılma da dedikoduları ben sana anlatırım." dedi gülümsemeye devam ederken. Göz devirirken gülümsememe engel olamamıştım. Kız olan bendim ama okulda dönen her şeyi o biliyordu.

"Şu yeni çocuk. Bir kız kardeşi varmış. O okula geliyormuş ve söylediğine göre çok sıcak kanlı biri değilmiş. Abisi sorulunca da pek konuşmuyormuş. Yani okuldakiler bu çocuğun pek iyi olmadığını düşünüyorlar. Tabii kızlar direk çıldırdılar. Okula bad boy geldi diye çığlık attıklarını bizzat duydum. Komik bir andı."

"Gazetecilik kulübü tam sana göre, Jonathan. Çenen hiç durmuyor ve her şeyden haberdarsın." diyen hocaya döndük ikimiz de. Hoca Jonathan' a alaylı bir gülüş atarken Jonathan mahçupça gülümsedi. "Afedersiniz efendim." dedi mahcup mahçup. Hoca gülümseyip onun saçlarını karıştırdı ve tahtaya doğru ilerledi. Gülmemek için hala alt dudağımı ısırıyordum. Bu salak daha çok yakalanırdı böyle.

*

"~Chumana Burns. Rehberlik sınıfına bekleniyorsunuz."