1.0

3K 206 32
                                    

Bu bölümde yarı +18 var çok kapsamıyor ama yine de rahatsız olan okumasın

Okyanus:
ne

bir dakika,

bunun gerçek olup olmadığını nasıl anlayacağım

şaka yapıyorsan

Hazal:
görüntülü arayacağım

görüntülü arama*

Okyanus:
ama

ama bu imkansız

bu sen..

tanrım

sen gerçek olamazsın

bunca yıldan sonra¿

Okyanus çevrimdışı*

Hazal:
her zaman yanında olacağım meleğim .

1 days ago*

Okyanus:
herşeyin bittiğini sanıyordum

Hazal:
bnde

Okyanus:
ama

tekrar eskiye dönemeyiz

onca olandan sonra

bunu kendime yakıştıramam

ben seni hak etmiyorum

Hazal:
bunun kararını ben vereceğim

sadece bir fırsat ver

seni çok mutlu edeceğime yemin ediyorum

Okyanus:
penceremi açık bıraktım

gelir misin ¿

biliyorsun nasıl olsa

sana ihtiyacım var

Hazal'dan:
küçükken ağaçlara çok tırmandığım  için pencereye tırmanmam zor olmadı. Elimle beton pencere taşlarından tutunarak kendimi kaldırdım. Yarısı açık perdeden görebiliyordum onu. Geldiğimin farkında değildi. Yanlızca başını öne eğmiş, yeri seyrediyordu. Ses çıkarmamayı umuyordum, fakat odaya daha adımını atmadan kafasını kaldırdı ve ayağa kalktı. Tamamen odaya girdiğimde hiçbirşey demeden boynuma atladı. Çok sıkı sarmıştı elleri omuzlarımı. Kafasını köprücük kemiğime gömdü ve öpmeye başladı. Boynuma dağılan ıslaklıktan ağladığını anlayabiliyordum. Ellerimi beline koydum ve onun kadar sıkı olmasa da, sarıldım. Yıllar sonra arzuladığım kıza ilk defa dokunuyordum. Benim kızıma..

Benim tamamen gittiğimi sanıyordu, birdaha asla göremeyeceğini sanıyordu. Ama o farketmese de hep yanındaydım. Sevmediğim dünyayı sırf onun yaşadığı yer olduğu için sevmeye başlamıştım. Hayatıma bir güneş gibi doğmuştu.

Ellerimi yavaşça gevşettim. Geri çekileceğini sandım ama benim geriye adım atmamla boynuma daha sıkı sarıldı. Sessiz ağlamaları seslenmeye başlamıştı. Anladığım kadarı şuydu

"Nasıl anlamadım "

bu sözü tekrarlayarak ağlıyordu. Sakin olmasını fısıldadım ve belinden tutarak yatağa yatırdım. Elini tuttum. Ağlamaktan uykusu gelmiş gibiydi. Beni kendine doğru çekti ve yatağa yatırdı. Yattığı yerden doğruldu ve bütün ağırlığını vermeyecek şekilde üstüme yüzüstü olarak uzandı. Sıcak nefesi her yüzümü okşadığında aklıma kibar dokunuşlarla bir o kadar da ateşli sevişmelerimiz geliyordu. Sol elinin parmaklarıyla çenemin altına dokunmaya başladı. Bense ellerimi tişörtünün altına sokmuş sütyeninin askısıyla oynamaktan zevk alıyordum. Elleri tam göğüs dekoltemin olduğu yere geldiğinde titremeye başladım ve bunu farketti. Dudaklarıyla dudaklarımı yavaşça örttüğünde biraz sakinleştim ve devam etmesine karışmadım. Ellerini giderek göğüslerime sokuyordu ve bu muhteşem bir histi. Tişörtümü sıyırdı ve sütyenimin üstünden göğüslerimi öpmeye başladı. Pantolonumu ve pantolonunu çıkardı. Yatay pozisyondan çıktı ve karnıma oturdu. Ben de tişörtünü çıkardım ve çıkarır çıkarmaz kendini tekrar yatay pozisyona attı. Ağzımın ortasına gelen göğüsleriyle karşılaşınca bir süre durakladım. Sonra ne yapacağıma karar verdim, sütyenin yanlarından tutarak yukarı kaldıracaktım. Bunu yapacağım sırada elimde bir el hissettim. Direk olarak gözlerine baktım. Yine dolu dolu olmuştu. Yavaşça üstümden kalktı . Bana arkasını döndü ve kafasını kollarının arasına aldı

"Yapamam"

Onu çok iyi anlıyordum. Bunca yıldan sonra haklıydı. Biraz erken mi davranmıştık bu konuda? Belki de o böyle düşünüyordu. Elimi kıyafetlerine uzattım. İlk olarak yarısı çıkmış sütyenin askılarını düzelttim. Arkasındaydım. Düzelttikten sonra omzuna sıcak bir öpücük bıraktım. Omuzlarına, boynuna. Daha fazla uzatmadım ve tişörtünü üstüne geçirdim. Pantolonunu da giydirdim. Kendi üstümü de hızlıca giydim. Tekrar göz göze geldik. Yatakta onun gibi oturur pozisyona geldim ve elimi omzuna koydum. Diğer elimle de yanaklarını okşuyordum. Bana bakmıyordu. Bir süre sessiz kaldık. Sadece onu izliyordum. Dışarıdan gelen korna sesleri dışında başka ses duyulmuyordu.

Sessizliği hiç beklemediğim şekilde o bozdu "B-ben"

"Ben, gerçekten özü-"

Sözünü tamamlasına izin vermemek kabalığa giriyordu evet ama şuan yaptığım şey söylediği şeyden daha iyi gelecekti ona. Dudaklarımla alt dudağını emiyordum. O ise dudaklarını üst dudağıma kapatmıştı. On beş saniye süren öpüşmenin sonunda bakışları değişmişti. Gülümsedim ve pencereye doğru yöneldim. Belki de şuan yapılacak en iyi şey susmaktı. İçimizdeki ses sayılmıyorsa.

'Hatırlamak istediğim tek şey gözlerin olacak ocean'

σcєαи [ɢxɢ] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin