Uzun geniş koridorları arşınlıyordu genç adam üzerindeki spor tişört ve mavi kotu ile buraya ait olmadığını bağırıyordu adeta.
Babası ile girdiği ufak çaplı tartışmanın ardından kendini odasında buldu.
Çok geçmeden öncelerde sesi uzaktan gelen ve gittikçe yaklaşan topuk sesini duydu sesin sonlanmasının hemen ardından kapının metal tokmağı hafif bir şekilde döndü aralanan kapının ardından ultra mini eteği sadece poposunu kapatmaya yetmiş , iş ortamı için fazla dekolte sayılabilecek -muhtemelen buraya gelmezden az önce açılmış bir kaç düğme - daracık gömleği alımlı bir kadın girmişti elindeki kahveyi masanın üzerine yavaş bir şekilde koyarken göğüslerini sergilemeyi eksik etmemişti , genç adamın bilindik alaylı sırıtışı yüzüne yerleşmişti çoktan, koltuğunda geriye doğru yaslandı elini çenesinin altına yerleştirmişti odada topuk sesi tekrar yankılandığında.Masanın etrafında dolanıp Kerem'in bacaklarının önünde son bulmuştu ufak yolculuk. Popusunu hafif geriye çıkartarak adamın göğsünden kucağına kadar sürttü.
Kucağına yerleşirken adamın dudaklarına kapanmak için aralanan dudakları saçlarının sertçe geri çekilmesi ile kapanarak hamlesi son buldu.
Adam dudaklarını göğsüne kapatmış yumuşak sayılmayacak kadar sert hamleler ile darbeler indirmeye başlamıştı. Göğsünde hissetiği düğmesini açmak üzere olan ele izin vermişti alışanın aksine.Kadın ufak dokunuşlar bırakmaya başladı.Bu dokunuşlar etki etmemekle beraber kendi işini de zorlaştırıyordu durumdan sıkılmaya başlamıştı dar eteği hızlıca yukarı çekiştirip bacaklarını aralamıştı kadının eli rahat durmayıp uzuvuna gidince ufak bir homurtu çıktı dudaklarından. Kadını ayağa kaldırıp iki elini masaya koyup eteğini beline kadar sıyırdı. Usta bir hareketle kemerini çözüp pantolonunu dizlerine kadar indirdi.
Masanın üzerinde soğumaya yüz tutmuş kahve masanın ileri geri hareket edip sarsılması ile fincanın içinden döküldü.
Muhtemelen acıdan çıkan çığlıklar odada yankılanırken adamın yüzü buruşmuştu umrunda dahi değildi kendi çağırmamıştı kadın tüm basitliğini kullanarak kendini sergilemekten çekinmemişti. Umrunda olan tek şey kulaklarını son derece rahatsız eden tiz çığlıklardı.Fincanda hatırı sayılacak kadar kahve kaldığını görünce son sert bir hamle yaptı uzun sarı saçları eline dolayıp kulağını kendine yaklaştırken tısladı " Sınırlarını aşma özellikle ses sınırını "
Kapının tıklanması ile pantolonunu acele etmeden ilikledi.Göz ucu ile sekretere baktığında telaştan eli ayağı birbirine dolanmış olduğunu gördü eteğini aşağa çekiştirirken düğmelerini iliklemeye çalışıyordu titreyen eli ile.Oda biliyordu beklemeyeceğini kendisi hazır olduğu vakit seslenecekti öyle de oldu.
" Gir ! "
" Kerem Bey.Babanız bu dosyaları gönderdi ilgilenmeniz için ben sekreterinize baktım ama bulamayınca -"
"Bırak masanın üzerine.İkinizde dışarı şimdi!!!! "
Sekreter neredeyse ağlayacak gözler ile bakarken uzun saçlarını kullanarak yarısı görünen göğüslerini örtmeye çabalamıştı çıkmadan önce.Mağdem patronun oğlunun odasına girip seks yapacak cesareti var yakalanınca da korkmamalı diye düşündü , utanacak yüzü olduğunu zaten aklına bile gelmemişti.
