~8. bölümden
"ne içindi bu ?"
"hala odada olduğun için."
telefonu alıp odadan çıktı baran.
bende üstümü giyinip mutfağa gittim. pizzalardan 1'i masanın üstünde duruyordu. üstünde birde nott vardı. alıp okudum
" bunu sen ye ben arkadaşlarımın yanında olacağım "
ilk kendimi biraz tuhaf hissettim ama sonra geçti. pizzayı açıp bir dilimini yedim. sonra iki, üç, dört derken pizza bitti. bu aynı dizinin en güzel kısmında reklam girmesi gibiydi.
~HİKAYE~
Pizza bittikten sonra elime telefonumu alıp oturdum. biraz gezindikten sonra odamıza çıkıp 'belki birşeyler hatırlarım' diye eşyalarımı (günlük, yüzük, kitap, mektup vb.) aramaya başladım.
İlk önce kitaplıktaki kitaplara baktım.
dikkatimi çeken bir ktap vardı raflarda. Elime aldım kitabı , ilk yüzüne baktım. eski bir kitaba benziyordu.
kapağını baş parmaklarımın arasına alıp çevirdim. ilk sayfasında birisinin imzası vardı.
Daha sonra kitabın arkasını çevirdim ve okumaya başladım.
" Şunu bir düşünün. yanınızda durmasını istediğiniz , güveneceğiniz birisinin olmadığını. Veya ki söylenen herşeye inanmak zorunda olduğunuzu bir düşünün. Bu koca dünyada yalnızım deyip gerçekten yalnız olan kaç kişi var sizce ?"
Böyle yazıyordu. Ama hiçbirşey hatırlamamıştım.
daha sonra elime diğer kitapları aldım. ama hiç birisi bana birşeyler hatırlatmıyordu.
2 saat kadar yatak odasındaki kitapları aradım. daha sonra kitap odasına gidip 3 kitaplığıda tek tek baktım. bütün kitapları döktüm ve hepsini inceledim hiçbirisi yardımcı olmamıştı.
daha sonra banyoya gittim koşarak.
nişanlıysak bir yüzük veya bize ait birşey illaki olmalıydı.
banyoya gidip dolapları açtım. aşırı hızlı bir şekilde 4 tane olan mücehfer kutusunu da lavabonun kenarına döktüm.
çok garipti. 4 kutuda da aynı şeyler vardı. siyah bir yüzük vardı. ama üzerinde kırmızı renkte bir yazı vardı.
ilk japonca olduğunu sanmıştım.
kadın yüzüğüne benziyordu. ama neden aynı yüzükten düzinelerce alırdım ki ?
birtanesini alıp yüzük parmağıma geçirdim.
bana tam olmuştu.
parmağımdan çıkarıp içine baktım. belki de alyansımızdır diye.
içinde BARAN&MİRAN yazıyordu.
parmağıma taktığım yüzük ilk olmak üzere bütün yüzükleri alıp klozete attım. sonra da sifonu çektim.
ne olduğunu da tam anlayamamıştım aslında. sadece orada baranın yanındaki kız ismi beni delirttmişti.
banyodan çıkıp ışığı kapatırken telefonum çaldı. kim olduğuna bakmadan açtım.
"alo"
"benim"
"ne var"
"pizzayı gördün değil mi ? yedin mi ?"
