Deniz / Bölüm-12

26 3 6
                                    

       💞iyi okumalar💞

    "N-ne yaptığını sanıyorsun?  Ve..ne demek istediğini hala anlamadım." dediğimde dudağı yana kıvrıldı.

   O yüzümü küçük bir tebessümle izlerken kaşlarımı çattım.

   "N-ne? Neden öyle bakıyorsun?"

   "Nasıl bakıyormuşum?" hala yüzümü inceliyordu. Sanki hiç bir hareketimi kaçırmak istemiyor gibiydi.

   Ve böyle bakınca çok aşırı tatlı oluyordu. Tamam şimdi sırası değil belki.

   "Bilmem. Böyle şey gibi.." derken gözlerimi gözlerinden ayırmıyordum.
    Hatta heyecandan parmağımı bile kıpırdatamıyordum. Neden bu heyecan? Nasıl bu kadar strese giriyorum karşısında? Eskiden böyle değildi. Neden şimdi böyleydi? Ne değişmişti?

   Talu hala hafifçe gülümserken gözlerimden gözlerini ayırmadan konuştu.

   "Belkide seni çok seviyorumdur."

  İlk şaşkınlıkla yüzünü incelerken sonradan  "Hee o muydu ya?"  deyip gülümsemeye çalıştım.

   Sanırım bu aralar fazla duygusaldı. Bir kez daha erkeklerin özel durumlarının var olma ihtimalini düşünmeden devam ettim konuşmaya.

    "Bende seni seviyorum tabiki de." dediğimde şaşkınlıkla yüzüme baktı ama sonradan kaşları çatıldı.

   "H-hayır....hayır Dicle ben seni çok seviyorum derken-"

   Telefonumun çalmasıyla Talu'nun lafı yarıda kaldı.

   Arka cebimden telefonumu çıkarıp arayana baktım. Buğra arıyordu. Omuz silkip sessize aldım ve geri cebime koyup Talu'ya baktım.

   "Üzügünüm. Sen ne diyordun?" dediğimde gözlerini kaçırıp kafasını iki yana salladı.

  "Ö-önemli bir şey değildi. Boşver." dediğinde ben şaşkınlıkla hala gözlerine bakarken tekrar konuştu.

   "Şey..sen eve kendin gidebilir misin? Benim.. bir işim var da."

  "E-evet. Yani gidebilirim. Gidebilirim de sen iy-"

  "Sonra görüşürüz o zaman." deyip hızlı adımlarla yanımdan geçip gitti.

   Arkamı dönüp gidişini izledim şaşkınlıkla. Kaşlarım çatıldı.

   "Görüşürüz!!" diye arkasından bağırdığımda olduğu yerde durup bana döndü. Bir süre gözlerime baktı. Sonradan bir şey demeden tekrar önüne dönüp gitmeye başladığında sadece arkasından bakabilmiştim.

  Omuzlarımı düşürdüm.
  "N'oldu şimdi ya?"

Onu kırmış olmaktan korkuyordum. Yanlış bir şey mi söylemiştim?

 Talu'nun ağzından:

     İki elimi cebime atmış akşam üstü sessizleşmiş kumsalda yürürken karşımdaki güneşin son ışıklarının süslediği denizi izledim.

   Olduğum yerde durup ayakkabılarımı çıkardım ve ayaklarımı kumla buluşturup üstümün pislenmesini umursamadan kuma oturdum. Dizlerimi hafif kırıp kollarımı dizlerimin üzerine koydum.
    Kıyıya vuran küçük dalgalar parmak uçlarıma değerken derin bir nefes verip başımı gökyüzüne çevirdim.

   Güneşin pembeleştirdiği bulutlar ağır ağır hareket ederken yutkundum.

  Sevdiğimi düşündüm. Dicle'yi sevdiğimi düşündüm.
  Gülüşünü..heyecanlanışını..her bir hareketini. Her bir hareketini ezberlediğimi..düşündüm.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 20, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

-DENİZ-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin