19-"GÜVEN BANA"

18.2K 592 38
                                    

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Bş; MÜSLÜM GÜRSES - NİLÜFER🌷
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

1:30 saat sonra... 🌷🌻🌾🌷🌻🌾🌷

Gözlerimi yavaş yavaş açarken başımın ağrısı kendini belli etmeye başlamıştı bile.

Bakışlarımı tavandan çekip etrafa baktım.
Mekandaydık.
Ne olmuştu bana?
En son arabada oturmaktan sıkılmış ve savaşın yanına aşağıya iniyordum.
Ama sonrası yoktu.

Savaş ve babam ise karşımdaki tekli koltuklarda oturuyorlardı.

Savaşın ellerini saçlarıdan geçirmiş yere bakıyordu.
Hadi savaşı anladım da babam neden buradaydı?
Babamla göz göze geldiğimiz an kafamı başka yere çevirdim.
Ve koluma bağlı olan seruma baktım.
Bitmek üzereydi.
Oldukça rahat olan siyah deri koltukta doğrulup ,oturur pozisyona geldim.
bunu yaptığım an savaşın bakışları da beni bulmuştu
"Ne oldu bana?"

Saçlarımı geriye atıp başımı ovdum.
Nasıl bir baş ağrısıydı bu.

"Bayıldın "
Kısa bir açıklama yapan babam elindeki telefonunu cebine atıp ayağa kalktı ve merdivenlere doğru gitmeye başladı.
Kolumdaki damar yolunu çıkarıp
Bakışlarımı savaşa çevirdim.

"Gidelim"
Dedi ve ayağa kalktı.
Baya yorgun gözüküyordu.
Ayağa kalktığım an başım tekrar dönmeye başlayınca hızlıca tekrar oturudum.

Savaş bunu görünce yanıma geldi ve elini uzattı.

Bir uzattığı eline birde gözlerine baktım.
Yorgunluğun vermiş olduğu şeyle baya sessiz duruyordu.

Sanırım onun yardımı olmadan buradan çıkmayacaktım.
Elini tuttuğumda yavaşça kendine çekip ayağa kalkmamı sağladı ve elini belime koydu.

Kafamı omzuna yaslayıp yürümeye devam ettim.

Şuan bulunduğumuz durumu sorgulayacak değildim.

Ama Nasıl oluyordu bu?
Hem nasıl savaş en korktuğum kişi olurken hemde yanındayken sanki beni herkesten ,başıma gelecek herşeyden koruyacak gibi hissettiriyordu,
Bilmiyorum.

Bazen onun katil olduğunu unutuyordum.
Tıpkı şuan da olduğu gibi.ya da belkide unutmak değil de.inkar etmekti bu.bir şekilde kabul etmek istemiyordum.nedenini ben bile bilemezken hemde .

Arabanın yanına giderken savaşın bu halini gören korumalardan biri yanımıza gelip

"Abi istersen ben kullanıyım arabayı iyi gözük-"

Diye başladığı cümlesini savaş kafasıyla onayladı.
Koruma
Hızla gidip başka bir arabayla önümüzde durdu.

Savaş binmem için kapıyı açtı.
Ben içeri girdikten sonra da kendisi de yanıma oturup kapıyı kapattı.

◻◾◻◾◻◾

Bakışlarımı Karanlık yolda gezdiririken zamanın nasıl hızla geçip de eve geldiğimizi anlamamıştım bile.

Eve girdiğimizde savaş direk yukarı çıkmıştı.

Ama benim uykum kaçmıştı.
Sanırım baygınken uykumu baya almıştım.
Mutfağa gidip kahve makinasına gerekenleri koyup kahvenin olmasını bekledim.
Filtre kahve yerine nescafe tercih ederdim her zaman.
Kahve kupasını elime alıp oturma odasına geçtim.aslında amacım bahçede oturmaktı.

Bahçe kapısını açıp havuzun önünde ki koltuğa oturdum.
Havuzun içindeki spot aydınlatmalardan dolayı havuzun yansıması eve vuruyordu.
Tabi çok güzel bir görüntüydü bu.
Kahve bardağını ellerimin arasında sıkıca tuttum.ve ağzıma götürüp bir yudum aldım.

❇❇❇

YAZARDAN;
[birazda ardadan bahsedek yav sıkıldım artık aslı- savaş muhabbettinden😂😂]

tıpkı aslı gibi arda da kahvesini eline almış bahçede oturuyordu.

Ona ne kadar kızgın olsada
Yaşadıkları onca şeyi unutamıyordu.
Hayatı aslı sayesinde düzene girmişken ,onu kaybetmek istemiyordu.

İkisi tanışalı 3 yıl olmuştu.
İlk tanıştıkları gün sanki 40 yıllık arkadaşlarmış gibi davranmıştı aslı ona.arda ne zaman kötü olsa onu teselli edip mutlu etmenin bir yolunu bulurdu.
Ama aslı yı ne kadar çok özlesede bir tarafı onu görmek dahi istemiyordu.
Çünkü söz verdiği gün bırakıp gitmişti hemde evlenmek için!!

tabi o öyle biliyordu.aslında aslının ona böyle birşey yapmayacağını da biliyordu.ama savaşı yanında gördüğünden beri istemeden de olsa sinirleniyordu.

✒✒✒

"Arda"

Ardanın bakışları ona seslenen annesini bulunca birkaç saniye bakıp kafasını kahvesine geri indirdi.

"Aslıyı mı düşünüyorsun?"

Arda birşey demedi.annesine olan öfkesi geçmiş sayılmasa da umursamıyordu artık.sadece aslıyı düşünüyordu.

Oğlunu böyle üzgün görünce
"Aslıyla konuşacağım"
Diye çıkıştı.

Arda kafasını annesine çevirdi. annesinin dediği şeyi duymazdan gelip ,kahvesini yanındaki küçük sehpaya koydu.ve konuşmaya başladı.

"Ona zarar verdim"dedi.
bakışları Bahçe de ki havuzu bulurken. üzerinde aslıyla yarış yaptıkları oyuncak gemiler duruyordu.aslıyla bu bahçede attığı kahkahalar kulağında yankılanıyordu.
Elleriyle kulağını kapatıp

"Ben ona zarar verdim"
Diye tekrar etti.
"Kovdum onu yanımdan."

Annesi oğlunun pişmanlığını görebiliyordu.

"Tamam git konuş o zaman onunla.pişman olduğunu söyle.özür dile."

"yapamam.beni görmek bile istemiyordur"

Dediğinde annesi hayretler içinde gülümsedi.

"Aslı mı seni görmek istemeyecek."

Annesi bir anda ciddileşti ve

"Aranızda ki sevgiyi bizzat ben kendi gözlerimle gördüm.ne kadar tartışmış da olsanız.aslı eminim ki olgunlukla karşılayacaktır."

Arda içinde yeşeren ümitle annesine baktı.

"O sana çok değer veriyor arda.sadece konuş onunla neden gittiğini sor.eminim iyi bir açıklaması vardır"

Annesi sevecen bir şekilde gülümseyip oğluna sarıldı.

"Güven bana"...

❇❇❇
Burada kestiğim için üzgünümmm.ve kısa bir bölüm olduğu içinde .
Diğer bölüme göre baya kısa oldu ama daha fazla bekletmek istemedim sizleri.
Kitabın sıradan gittiğini fark ettim ve o yüzden artık olaylara geçmeyi planlıyorum.

Veee sizce kitap nasıl gidiyor?
Yorumlarınızı bekliyorum.🙏🙏

SERT MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin