3-ÖLMEK ÜZERE

37.1K 1.1K 135
                                    

🌷 ATİYE- SOR 🌷

Gözlerimi açıp tavanı seyrettim uzun bir süre.
Ne olduğunu hatırlamaya çalışmadım ve doğruldum.

En son hatırladığımın aksine başım ağrımıyordu.

Kolumdaki banta bakılırsa serum takılmıştı.
Ama şimdi bir şey yoktu.
Doğrulup cama yaklaştım.Dışarısı sakindi.
Uzun süre etrafı seyrettim.
Manzara o kadar güzeldi ki.Başka bir durumda burada olmuş olsam oturur izlerdim hergün.Gerçi şuan da yapacak bir şeyim olduğunu sanmıyordum.

Islak kıyafetlerim hala üstümdeydi.
Çok ıslak sayılmazlardı artık ama rahatsız ediciydi.
Üstelik yatakta ıslanmıştı.

Kapıdan anahtar sesi geldip,açıldığında içeri giren Savaş'a baktım.

Elinde beyaz bir gömlek ve ne olduğunu anlayamadığım başka siyah bir şey vardı.

"Al şunları giy."
Dedi ve yatağa attı ellerindekini.
O anlayamadığım şey kısacık bir etekti.
Çalışanlardan aldığı o kadar belliydi ki.

Bir kıyafetlere bir ona baktım.

"O eteği giymem."

Tanımadığım bir adamın evinde kıçımı kapatmayacak bir etek giyip oturacak değildim heralde.

Bana şaşkınca baktı.
Cama döndüm tekrar.

"Kendi kıyafetlerimle iyiyim.Gerek yok."Dedim sakince.

Kapı çarpılma sesi duyunca sıçradım.
Ne vardı sinirlenecek?

Hala yatakta duran gömlekle eteğe baktım.
Giymeyecektim tabii ki de.

Tekrar kapı açıldığında ellerimi saçlarımdan geçiriyordum.Saçlarımı geriye atıp gelene baktım.

Savaş elinde beyaz bir kıyafetle gelmişti şimdide.
Elbiseye benziyordu.
Az önce yaptığını yaptı ve elbiseyi yatağa attı.

"Giymeden önce duş almayı dene."

Dedi alayla ve kapıyı çarpıp çıktı.
Dediğine göz devirip elbiseyi tutup,havaya kaldırdım.

Uzun ,askılı beyaz bir elbiseydi.

Banyoya gidip ıslak kıyafetlerimi kirli sepetine attım.
Duş almak ne kadar doğruydu.
Aynaya baktığımda yarı nemli saçlarımla papaz gibiydim.
İğrenç görünüyordum.
Dediğini yapıp duş aldım.

Banyo dolabındaki temiz havlulardan biriylede kurlanıp ,elbiseyi giydim.
Kurutma makinasıyla saçlarımı kuruturken banyo, şampuan kokusuyla dolmuştu.

Ellerimi saçlarımdan geçirip,geriye attım.
Saçlarım düz olduğu için kabarma gibi sorunum olmuyordu Allahtan.

Banyodan çıkıp cam kenarına doğru yürüdüm.

Aşağıda bir hareketlilik vardı.
Cama daha çok yaklaşıp aşağıya göz gezdirdim.

O sarışın kadın yine Savaşla tartışıyordu. Ve etraftaki korumalar başka bir yerde topluca bir şeylerle uyraşıyorlardı.

Sarışın kadın yani ,Seda Hanım çekip gittiğinde Savaş arkasını dönüp korumalarla bir şeyler konuşmaya başladı.

Sıkıntıyla offlayıp yatağa oturdum.
Ne yapacaktım?
Dinlemiyordu beni.
Üstelik ne saçma bir düşünceydi böyle.
Orada bekliyorum diye illa birinin mi göndermesi gerekiyordu beni?Birine mi çalıyor olmalıydım?

Kapı tekrar açıldığında kapıya bakmadım bile.

Arda'yı dinlemeliydim.
Kesinlikle dinlemeliydim.

"Kalk, gidiyoruz."

Dediğinde ona çevirdim bakışlarımı siyah kot,siyah ceket ve siyah tişörtle beni nedense hiç şaşırtmamıştı.
Evde çok gördüğüm bir renkti.

Ama ta

SERT MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin