6.Bölüm

27.1K 905 70
                                    

Arkadaşlar Sağda Kapak Resmigörünene "BİR ŞANS DAHA" adlı kitabım satışa çıktı. Uşlaşmak isteyenler D&R mağazalarından alabilir... Teşekkürler...

Rüya'lar Gerçek Olsa

Tür: Romantik, Tutku

6. BÖLÜM

Sağa dönüyor olmuyor, sola çekiliyor olmuyordu. Kıçında sanki kızgın mızraklar, sırtında çakıl taşları gibi sivri sert mıcırlar duruyordu. Bu merhametsiz koltuğun insafsız derecede rahatsız edici bir işkenceye sahip olduğunu, şu ana kadar fark etmemesi, burada bu kadar uzun oturmamasından olsa gerekti. Sitemkâr bakışlarını kızgınca yatağa çevirdi. Hayır cinnet geçirirken sırf ego yüzünden, centilmenlik taslamanın âlemi neydi! Vur kıçına tekmeyi, o çeksin huzursuzluğu sen rahatça yat yerine... Ama yok! İçindeki az gelişmiş dağ kaçkını azamın duygusallığı depreşmiş ve tam bir nezaket çerçevesi altında kıza küçük bir jest yapmıştı. Hay o azmanın içinde beslenen insaflı hergelenin sülalesinin elini öpeyim! Düşündükçe düşünceleri kıza çelikten kelepçeyle daha bir sıkı bağlandı. Yumuşak yatağının içinde kıçında onun pirelerini rahatça uçuştururken,  kızın keyifli uykusunu kıskançlıkla izledi. Ritmik olarak huzurla kalkıp inen narin omuzlarını, loş ışığın altında dahi görünüyordu. Ne kızdı Yarabbi! Uyuyana kadar işkence aleti gibi hiç susmamış, uyumuş hala işkencesine devam etmişti. Şahin elini şakaklarında sıkkınca dolaştırırken, onunla olanları zihninde teyit etmek ister gibi tekrarlayıp, garip bir film karesinin heyecanlı sahnesi gibi sıkılmadan seyretti:

İri kahvelerini şaşkınca açarak, çikolata gözleriyle masum masum baktığı ilk anı... Öpülesi; kuşlokumu kadar lezzetli duran dudaklarını yuvarlayıp, şok olmuş kakavan hallerini... Hem cüretle kafa tutup, aynı anda olmayan cesaretiyle diklenmesini... Kof yanını fark ettirmediğini sanarak, verdiği çaresiz irade savaşını... Korkudan titrediği anlarda bile kuyruğunu dik tutma telaşını...

 Bu kız daha önce karşılaşmadığı Kraliçe karınca gibiydi. Zihni ondan bağımsız olarak katıldığı bu boykot eylemiyle kızı usul usul süzerken, birkaç saat daha o koltuğun cehennem azabı veren işkencesine katlanmak zorunda kaldı.  İçinde bulunduğu sıkıntılı durumu artınca da, kıza düşman bir bakış attı. Sinir kat sayısı artmıştı!

 Yok, bu kadarı da fazlaydı! Yerinden kalkıp uyuşmuş uzuvlarını, birbirine girmiş kaskatı olmuş kaslarını gevşetti. Yatağın yanına yöneldi. Önce hain bir dürtüyle kızı ittirerek, zalimleşip geriye çekmeyi düşündü. Sonra kendini frenleyip, en mantıklı olan gerçeği yapmaya niyetlendi. Yani bunun işe yaramayacağını bildiği halde, en azından denedim demeyi yeğlerdi. Yoksa onun çenesinden öldür Allah bir ömür kurtulamazdı!

"Rüya... İleri git, ben de yatacağım." Kız da hiç kıpırdanma olmadı. Şahin eğildi. Ufacık ağzı büzülerek yamulmuş ve yastığını şeklini alarak bütünleşmişti. Ilık nefesini usulca alıp verdiği her an, yüzüne düşen bir parça zülüfü havalanarak yanaklarının üzerine salınıyordu.  Şahin içinden gelen dürtüyle uzanarak yanağına hafif bir temasla dokundu ve o saç buklesini yüzünden geriye çekti. Oysa o saçları parmağına dolayıp ipeksi dokusunu hissederken koklamak gibi, garip bir ihtiyaç duruyordu. Yapmadı; ama kızın masumca durulmuş yüzüne birkaç saniye hayranca baktığını da, idrak edemedi. Yutkunurken aklındaki saçmalıklardan silkelenerek, fısıldadı. 

"Rüya, ileriye gider misin?" Gördüğü cennet hurisi gibi kızın şeffaf haliyle, bilinçsizce tok sesi yumuşacık bir hale bürünmüştü. Şu anda bu ufak kız masumluğuyla ona öylesine davetkâr geliyordu ki, onunla cinselliği değil, sadece masumluğunu paylaşmak istiyordu. Yanına yatarak sımsıkı sarılıp, kokusunu içine doldurarak ciğerlerine ziyafet çekerek varlığını hissetmek... Bu saçma düşünceye hiddetle karşı çıktı. İsyankâr oldu içinde şehvetle harmanlarının gevşekliğine. Yok, bu saçma fikirleri tüm dirayeti altüst olduğu için düşünüyordu. 

Rüya'lar Gerçek OlsaWhere stories live. Discover now