{2}

22 3 4
                                    

Yani kurtuluş yoktu..!
☆☆
Herkes oldugu yerde okulun içinde yankılanan sesleri dinliyordu.
Sesler gercekten korkutucuydu.4 kisi haric kimse bu seslerin sahibini bilmiyordu.
Yalnız ters giden bir şeyler vardı.
Bu durum Herkül'e yan etki yapmıştı.
Akli dengesini elinde tutamamış, Kafayi yemek üzereydi. Ne yaptığını bilmiyor ordan oraya koşuşturuyordu.
Sınıftakiler ise onun bu haline sadece bakıyor hic bir sey yapamıyorlardı.
☆☆
Bir kac dakika sonra idare iceri girdi ve Toprak'ı alıp gitti.
Toprak ne olacağından ve kimin yanina götürüldüğünden  habersiz bi şekilde etrafi izleye izleye idareciyi takip etti.
En sonunda bir gizli odaya geldiler. Iceri girdiklerinde anında kapı kitlendi.
Toprak ilk önce kapinin kitlenişine daha sonra önüne bakti.
Önüne baktığı an kendini yere atti ve:
--O-o da ne öyle. Burda N-ne oluyor..!?
Gördüğü şey bir şeytandan ibaretti...
Zar zor aklına mukayyet oluyordu.
Daha sonra idareci onu yerden kaldırdı ve:
-Sakin ol evlat korkmana gerek yok o sadece sana görev verecek ve ne yapman gerektigini söyleyecek. O zararsız korkma..!

Toprak kafasıyla onayladı ve idarecinin yardimiyla ayağa kalkti.
Daha sonra o şeytani şeye yaklaştı.
O sey ona şöyle dedi:
-MErhaba  Toprak! Benden sakın korkma! Sana bi şey yapmayacağım. Lakin istediklerimi yerine getirirseniz hem sen hemde diger arkadaşların burdan kurtulursunuz. Ona göre ayağını denk al ve beni iyi dinle..!
Simdi sana bir görev vereceğim. Bunu yap ve 1. Dereceden hem sen hemde arkadaşların kurtulun. Ama yok yapamam diyor-

Toprak aninda sözünü kesti ve:
-Yapacagim. Her ne olursa olsun yapacağım.  Arkadaşlarım icin .Simdi şöyle ne istiyorsun..!?
O:
-Peki söylüyorum.  Arkadaşlarının icinden en soğuk kanli olanının el parmağından birinin tırnağını keseceksin..!Anlaşıldi mi?
Toprak şok olmuş bi sekilde:
-Peki bunu yapacağım ve sende sözünü tutacaksın. En sonunda bizi bırakacaksın.!
O:
-Sen iste yeter ki Toprak!

Toprak arkasini döndüğünde kapınin kilidi açıldı ve direk geldiği yoldan sınıfa dogru yürümeye basladi.
Arkadaşları arasinda en soguk kanlı David idi.
Zaten kendine zarar vermekte ustaydi.!
O yüzden bunu ona korkuyla yapacaktı.
Gerçekten canı yanıyordu.  Arkadasina zarar vermek o seyin böyle bir şey istemesi sinirlerini zıplatmıştı.
Ama yapmak zorundaydı. Arkadaşları icin bunu yapması gerekiyordu.
☆☆
Suratsız bir sekilde iceri girdi ve David'e yanina gelmesi icin işaret etti.
David yanina geldiğinde:
-Noldu Toprak? Neyin var senin?
Toprak:
-Ahh David kendine zarar veriyorsun degil mi?
David:
-Evet hatta zevk aliyorum bundan neden?
Toprak:
-O zaman burdakiler ve kendin icin bir parmağının tırnağını kestirebilir misin?
David:
-Huh? Ne bu nasil bi saçmalık! Demek isterdim ama demeyeceğim. Acı çekmeyi seviyorum bunu yapabilirim.
Toprak:
-Aohh sen cok iyisin David hadi gel..!
Toprak David'i yanina alarak kesici aletlerin oldugu yere yani labaratuvara gittiler. Iceri girdiklerinde masanın üzerinde bir sürü kesici alet oldugunu gördüler.
Toprak oraya gitti ve Tırnak makasini aldi. ((Büyük olan varya o sjsj))
David elini uzatti. Toprak ise içindeki arkadaşına zarar verme acısıyla David'in tırnağı cekti.
David acıyla inledi. Ama daha sonra bozuntuya vermedi ve eline sargı yapip oradan çıktılar.
☆☆
Toprak acı cekiyordu ama bir yandan da arkadaşlarını kurtarmak icin yaptığından dolayi az da olsa gururlanıyordu.
David ise hic bozuntuya vermiyor. Elindeki acının zevkini çıkartıyordu. Ne de olsa o böyle şeyleri cok seviyordu.
☆☆
Biraz sonra sınıfa girdiler. Herkes David'in eline şaşkın bir sekilde bakıyordu. Kimse bir şey diyemiyordu çünkü başlarında Lanet olasi Edebiyat hocası vardi. O kimseye konusma hakki vermiyordu. Ve hatta elinden gelse isteyenlere su bile vermeyecekti..!
Oo gerçekten cok acımasızdı. Bir keresinde  cok çalışkan 3 öğrenciyi sadece kavga ettiler diye sınıfta bırakmış ve bir de can çekişen ayılara benzer kahkaha atmıştı. Ahh o cok sinir bozucu biri. Insanlara aci çektirmekten ve bundan zevk almaktan baska bir sey yapmiyor.
☆☆
Kimse bir şey demeyince  o sinir bozucu Lanet pırasa kafali edebiyat Hocasi yine tiftirik kahkahasini atti ve masasina oturdu.
Cok mutlu gözüküyordu. Ne de olsa birisi aci cekiyor.
Sonra konuşmaya başladı.:
-Heyy David ilk kurbanımız sen mi oldun? Aohh ne aci verici degil mi?  Simdi nasil da canin yaniyordur.

Pırasa kafali lanet hoca yerinden kalkti. Ve David'in yara olan parmağını sıktı.
David acıyla biraz inledi ve elini hemen çekti.
Hoca:
-Ne o canin mi yandı?
David:
-Hayir
Hoca bu cevaptan dolayi biraz bozuldu ve sadece:
-Peki o zaman gec ve otur.
Diyebildi.
Bu lanet pırasa kafali Edebiyat hocasının bozuk yüzünü görenler kikirdamadan edemedi.
En azından o bu sesleri duymadi.
Yoksa kötü seyler olabilirdi.
☆☆
Herkes sessiz sakin yerinde oturken bir ses duyuldu bu ses David icindi:
-Woah canına David. Demek ilk soğuk kanli kurbanimiz sensin ha? Ah ne kadar hos öyle degil mi? HAHAHA..!
Ahh neyse fazla uzatmayacagim merak etme David bir daha canın yanmayacak..!

Bu ses herkesin moralini bozmuştu.

Yani bu demek oluyordu ki tek kurban David değildi...!

♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡
Selam gençler.  Kitabımın 2. Bölümünü yazdim.Ve biraz korkutucu oldu sanki, umarım beğenirsiniz.  Eger böyle seylerden hoşlanmıyorsanız bu kitabi okumaniza gerek yok. Lütfen ama lütfen böyle şeylere fobisi olanlar okumasin. Kimsenin psikolojik olarak zarar görmesini  istemiyorum.
Neyse fazla uzatmayacağım.
Vote'lemeyi unutmayınız lütfen.
♡ 😊♡

REKABETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin