TM - 11

43.7K 1.7K 184
                                    

TM - 11

Ceyhun gittikten sonra ki bu geceyi bulmuştu, Yankı'yla eve geçtik.
Uyku acayip derecede bastırmıştı.

"Göz kapaklarım ağırlaştı."

Yankı güldü.

"Uyumak için odama çıkmam gerek ama çok susadım."

Yankı : Sen burada otur. Ben su getireyim.

"Teşekkür ederim, ben bekliyorum o zaman."

Bekliyorum, bekliyorum.
Ben bekliyorum ama göz kapaklarım aynı düşüncede değil. Bizim koltuklarımız ne kadar da rahatmış böyle. İki dakika gözümü kapatsam uyumam herhalde.

Uykumun arasında havalandığımı hissettim. Biri beni kucağında mı taşıyor?
Yerimde kıpırdanıp kucağında olduğum kişinin göğsüne sokuldum.

Bu koku...
Motordayken burnuma dolup da beni büyüleyen koku... Yankı'nın kucağında olduğuma emin olduktan sonra yavaş yavaş uykum açılmaya başladı. Yankı'nın beni taşıdığını bilirken gel de uyu şimdi!

Üst kata çıktıktan sonra muhtemelen odamın önünde durduk. Beni dizine doğru yaslayıp kapıyı açtı. İçeri girdiğimizde üzüldüğümü hissettim. Şimdi beni yatıracak ve gidecek. Ama gitmesin istiyorum ben. Yanıma yatsa ne olur ki?
O anda aklıma gelen fikirle uyuyor gibi mırıldanıp yerimde kıpırdandım ve kollarımı uzatıp Yankı'nın boynuna sardım.
Hadi bakalım şimdi kaç kurtul Yankı efendi.

Beni dikkatlice yatırdıktan sonra kollarımı çözmeye çalıştı ama olmadı.
Sonra pes edip yanıma uzandı.
Hiii! Kollarım boynunda resmen sarılıp yatıyoruz.
Tamam düzeltiyorum ben sarılıp yatıyorum o ise uyanmayayım diye yanıma yatıyor.

Sabah uyandığımda Yankı hâlâ yanımda yatıyordu. Yatar tabi. Çocuğu öyle bir sarmışım ki kendimden utandım. Resmen sarmalamışım.
Uff! Rezillikte seviye atlamışım yine. Uyurken bile rezil olmayı başarıyorum yani.
Tam üstüne attığım kolumu yavaşça çektim. Biraz mırıldansa da uyanmadı. Yatakta biraz kayıp ondan uzak bir köşeye geçtim ve komodindeki telefonuma uzandım.
İdil'den mesaj vardı. Hem de bir sürü. Mesajların ana fikri 'Ne demek Adonis? Çocuğun kaslarını mı gördün?' gibi bir şeydi.

'Dün Yankı banyodan çıkınca yanlışlıkla odasına girmiş bulundum. Yani ben bilmiyordum banyodan çıktığını... Sonuç olarak kasları dehşetti!'

İdil telefonun başında beklediğini düşüneceğim kadar kısa bir sürede cevap yazdı : 'Oha! Ben de görmek istiyorum ^_^'

Çok beklersin İdilcim. Kaslarını gör de bir daha peşinden ayrılma çocuğun di mi? Oh!

'Oldu bebek :P'

'Üff kıskanç cadı :S'

'Çok biliyorsun sen :P'

'Biliyorum tabi şekerim. Ama başka şeyler de bilmek istiyorum. Mesela gece naptınız?'

'Gece sarılıp uyuduk :*'

İdil bunu okuyunca kalp krizi geçirmiştir eminim. Ne diyorsun sen falan yazar şimdi.

':D :D İyi şakaydı böcek ama ben gerçekleri bekliyorum'

Aah! İnanmamış bile hanımefendi.

Yankı yanımda yatarken onu uyandırmamaya dikkat ederek bir resmimizi çektim ve İdil'e attım. Ardından da 'Ağzını yerden topla, göz bebeklerini de yuvalarına geri sok :*' yazdım.

İdil mesajla yetinmeyip aradı ama tabi ki açmadım. Yankı'yı uyandırmak istemiyorum hiç.

'Uyuduğunu gördün bebiş arama :*'

Tercih MeselesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin