8.-Özür dilerim.-

349 21 6
                                    

İyi ki yaz he. Yoksa bu kadar sık yazamam. :D Neyse öncelikle okunma sayısı ve vote az. Ama yazmak hoşuma gidiyor işte, bir kişi okusa bile yazarım cidden. Birde Tuna'nın ağzından istenmişti, bir kısım yazdım. Tuna'nın geçmişi.

Keyifli okumalar. Öptüm.

Not: Lanet laptopum yapılınca her bölüme multimedia eklicem.Boyle kendimi kotu hissediyorum :(((((

Telefonlarımı bir türlü cevaplamıyordu Burak. Ben de bir süre sonra pes ettim ve okulda yüz yüze konuşmaya karar verdim.

Pazartesi günü erkenden kalkıp giyindim ve kahvaltıyı beklemeden evden çıktım. Çantamı açtığımda geçen gün Mehmet'in unuttuğu ceketini gördüm ve Mehmet'e bir mesaj attım.

Okula geldiğimde kulaklığımı çıkarıp bahçede gördüğüm Hale'nin yanına gittim.

"Selam Hale." dediğimde beni fark edip gülümsedi.

"Selam tatlım. Burak'ı gördüm, morali bozuk gibiydi. Bir sorun mu var?"

"Ah, şey biraz tartıştık da. " diyerek konuyu kapatmaya çalıştım, o da anlayışla karşılayarak benimle birlikte sınıfa çıktı.

Sınıfa girdiğimizde Burak'ı Rüzgar'ın yanında otururken buldum. Kafasını çevirince göz göze geldik, hemen bakışlarını kaçırdı.

Oturacak yer bulamayınca beni yanına çağıran Nur'un yanına oturdum.

"Seninle pek fazla konuşmadık ama iyi birine benziyorsun Eylül." deyince gülümsedim. Gerçekten çok tatlı ve samimi bir kızdı.

"Teşekkürler Nur, sen de öyle." deyince konuşmaya başladık. Hoca gelene kadar sohbet ettik sonra ders başladı zaten.

Öğle arasına kadar Burak'la konuşamadım. Yüzüme bakmıyordu ki!! Öğle arası Hale ve Tuğçe'nin ısrarlarıyla Nur'la birlikte Burakların masasına oturduk. Beni görünce kaşlarını çatan Burak yemek boyunca ağzını bile açmadı. Yemekten sonra herkes kalkarken Burak'ın yanına gittim.

"Konuşabilir miyiz?" deyince Doğu ve Rüzgar'a işaret etti ve yalnız kalmamızı sağladı.

"Seni dinliyorum." dedi kollarını birleştirerek.

"Özür dilerim." deyince suratını buruşturdu. Hemen lafıma devam ettim.

"O gün orada indim çünkü barmen çok yakın bir arkadaşım. Anlatmak istemedim çünkü hayatımda benden başka kimseyle tanışsın istemiyorum. "

"Nasıl yani?"

"Aslına bakarsan herkesi tanıyor. Hayatımdaki her şeyi ona anlatıyorum ve bana fikir veriyor. " dediğimde bakışları biraz yumuşasa da tavrı değişmemişti.

"Sana tekrar nasıl güvenmemi bekliyorsun?"

"Ne yani? Bitsin mi?" diye şaşkınca sordum.
Burak'ı gerçekten sevip sevmediğimi bilmiyordum. Aynı anda iki kişi sevilebilir miydi?
Ondan ayrılma düşüncesi canımı yakıyordu. Ona ihtiyacım vardı. O bana iyi geliyordu.

"Bitmesini istiyor musun?" deyince kafamı olumsuzca salladım. Gözlerim dolmaya başlamıştı.

Ellerimi tutarak,

"Bitmesin, Eylül." dediği an ellerimi çekip boynuna sarıldım.
"Bitmesin."

******

"Esmer, çakacağım suratına iki tane! Kızım kafayı mı yedin sen? Barda çalışıyorum ben lan! Gündüz uyuyorum!" diye bağırdığında telefonu kulağımdan uzaklaştırdım ve gülmeye başladım.

ESMER.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin