4. Bölüm

1.3K 88 4
                                    

Bölüm Şarkısı : Avril Lavigne : Let me go. 

Bora bey'in yanında o kadar sessizdimki... Daha doğrusu Bora'nın bey'in yanında Deniz'i de görünce suskunlaşmıştım. Deniz sürekli bana bakıyordu ve bu benim hiç hoşuma gitmiyordu. Kendimi kötü hissetmemi sağlıyordu. Eskiden arkadaşken şimdi ondan rahatsız olmamda, kendimi suçlu hissetmeme neden oluyordu. Kısaca duygularımın arasında kaybolmuştum. 

" İmzalaman gereken belgeleri getireyim ben. " deyip çıkan Bora bey'in arkasından bakakaldım. Denizle bu odada tek kalmak istemiyordum, çünkü o birşeyler olduğunu bir şekilde anlamış ya hissetmişti. Deniz öksürünce ilgim bir anda ona kaydı ama yüzüne bakmadım. 

" Buse ? " Kafamı kaldırıp yüzüne baktım. Ama gözlerine bakmamaya özen gösteriyordum. 

" Efendim ? " 

" Neler oldu ? " Bu sorunun geleceğini biliyordum. Sanırım Deniz'e karşı cevaplayamayacağım tek soruda buydu. Ona neler olduğunu anlatmayacaktım. Olanlar sadece ben, Ceren ve ailem arasında kalacaktı. 

" Birşey olmadı. Her şey aynı. " Yalan söylediğim sesimin titremesinden anlaşılmıştı elbette. Denizde bana inanmamıştı tabiki. 

" Emin misin ? " 

" Evet. " dedim bağırarak. Bora bey neden hala gelmemişti ? Dudağımı ısırdım ve kafamı kaldırıp Deniz'in gözlerine baktım. Ağzı açık kalmıştı. Aniden bağırmamı beklemediği çok açıktı. Deniz kararlı bir şekilde gözlerimin içine baktı. 

" Birşeyler olmuş belli. Ege'yi kaç yıl kendine aşık etmeye çalıştın. O seni aldattı, seninle dalga geçti, yine de gitmedin. Şimdi de aniden başkasına aşık olduğunu söyleyip gittiğine inanmamı mı bekliyorsun ? Buna asla inanmam ! " Gözlerimi kapadım. Evet bunların hepsi yaşanmıştı. Ege geldiği zaman ben ona aşık olmuştum ama o beni umursamamıştı. Yaz boyunca kız olarak peşinden benim koştuğumu unutmam mümkün değildi. 

---- 

5 YIL ÖNCE 

Deniz'in yanında gördüğüm çocuğa şaşkınlıkla baktım. Çocuk resmen esmer bomba deyimine uyuyordu. Ama çocuğun kendini beğenmiş olduğu o kadar belliydi ki ! Deniz beni görünce gülümseyerek el salladı. Ona gülümserken, yanındaki çocuğu süzmeyi de ihmal etmiyordum. Sonunda yanıma gelip önümde durduklarında gülümsemem yüzümden silindi. Çocuğa bayılmıştım. Kafasını kaldırıp yüzüme bakınca nefesimin kesilmesine engel olamadım. Aynı anda çocukta tepkimi farketmiş ve yüzünü alaylı bir gülümseme kaplamıştı. Buna bile sinir olmamıştım. Elini kaldırıp uzatınca, bakışlarım eline yöneldi. 

" Ben Egemen. Ama yakın arkadaşlarım Ege der. " 

" Bende Buse. Memnun oldum Ege. " dedim elimi uzatırken. Ege kualğıma eğilince geri çekilme dürtüme zorlukla karşı koydum. 

" Yakın arkadaşlarım dedim hayran kız. "  

---

İşte Ege ile aynen böyle berbat bir şekilde tanışmıştım. Ama onu adam da etmiştim yani. Gülümsediğim sırada içeri Bora bey girdi. 

" Çok bekletmedim değil mi ? " Başımı iki yana salladım. Aslında çok bekletmişti ama bunu ona söyleyecek değildim. Deniz yüzünde garip bir ifadeyle bana bakıyordu. Kaşlarımı kaldırıp ona baktım. 

" Bende Buse ile çalışacağım sevgilim. " Gözlerimi şaşkınlıkla kırpıştırdım. Tamam Deniz'in burada ne işi olduğunu bilmiyordum ama sevgilisi olacağı ihtimali aklımın ucundan geçmemişti. Ayrıca nasıl benimle çalışabilirdi ? 

BIRAKMA BENİ Where stories live. Discover now