>>Evat Part 2'yle geri döndükk :3 Biraz uzun olsu ama neyse. Çok uzatmayacağım o yüzden direk bölüme geçitorum xoxo:p.
Aynada son kez kendimi kontrol ettim. Sanırım artık hazırdım.
Odamdan çıkıp merdivenleri indim ve montumu giyip evden çıktım. Sadie, Caleb, Finn ve diğerleri beni evimin önünde arabada bekliyordu. Finn arabanın penceresinden kafasını çıkartarak "Hadi Y/N!! Ağaç olduk burda.." diye bağırdı dalga geçercesine. Kıkırdayıp öbür çocuklar gibi arka koltuğa bindim. Finn ön koltuktaydı çünkü arabayı kullanan kişi annesiydi.
"Nbr Y/N?" diye atıldı hemen Gaten. "İyi sizden?" "Bizde iyiyiz." Millie ve Sadie hemen bana döndü ve birşeyler anlatmaya başladı. Caleb, Noah, Gaten ve Finn de aralarında garip garip şakalar yapıp gülüyordu.
"Eee millet röpörtaja heyecanlı mısınız?" Gaten "Ayn yaa" dedi.
Sezon 3 için olan ilk röpörtajımıza gidiyorduk. Açıkçası hemen hemen neler olacağını biliyordum... Noah ve ben.
O gün sette olanlardan sonra bizimkiler herkese olayı söylemiştiler ve fandom çıldırmıştı. Şimdi ise röpörtajcıların ilk ne soracağını tahmin edebiliyorum.
Noah'a döndüm, yüzü kızarmıştı ve anlayabiliyordum. Büyük ihtimalle o da aynı şeyleri düşünüyordu. Sonra beni farketti ve bana gülümsedi. Bende gülümsedim..
———-
"İşte geldik!" dedi Finn'in annesi.
Uzun bir yolculuktan sonra sonunda röportaj yerine gelmiştik. "Teşekkürler Bayan F/A." (Finn'in annesinin ismini bilmiyorum 😫) dedi Gaten ve öbürleri. Arabadan indiğimiz gibi etrafımızı papparaziler ve bir sürü hayranlar sardı.
Herkes bağırıyordu "Bu tarafa bakın çocuklar! Bu tarafa!!" Aldırmadan yolumuza devam etmeye çalıştık. Sonra bir paparazzi iyice yanımıza yanaşıp Noah'la beni fotoğrafa çekmeye başladı. "Noah! Y/N! Snowball sahnesindeki öpücüğünüzün senaryoda olmadığı söyleniyor, doğru mu? Bilerek mi yaptınız ?!"
Yüzümüze o kadar çok flaş patlamıştı ki gözlerim kamaşmıştı. Paparrazi tekrar Noah'la bana bağırmaya başladı, sonra aniden Noah elimi tuttu ve beni kalabalıktan çıkardı.
Biraz daha yürüdükten sonra Noah bana döndü ve kıkırdadı. "Şapşal..." dedim gülümseyerek. Caleb ve diğerleri bize sırıtmakla yetinlendi.
xXxXxX
"Evet sayın seyirciler, bugün yanımızda çok değerli konuklar var!" dedi Ellen (jvjvjnv Ellen'ı bilmeyen yoktur herhalde)
Millie, Sadie, Finn, Caleb, Gaten, Noah ve ben sahne arkasında Ellen'ın bizi çağırmasını bekliyorduk.
"Off çok heyecanlandımmm" dedi Millie ellerini çırparak. Gaten ve öbürleri karşılık verdi ama ben veremedim, çünkü Noah'la benden tedirgindim..
Bir anda Noah bana döndü ve elimi tuttu. Gözlerimin içine bakarak "Herşey iyi olacak, inan bana.." diye fısıldadı. Gülümsedim ve elini daha sıkı tuttum.
"Lütfen merhaba deyin, karşınızda Stanger Things!" diye bağırdı Ellen ve salondaki herkes alkışlamaya başladı.
Noah'la hemen ellerimizi bıraktık ve salona doğru yürümeye başladık. Herkes bize el sallıyordu. Bizde karşılık veriyorduk. Ellen'la el sıkıştık ve koltuklara oturduk..
xXxXxXx
Röportajın ortalarına gelmiştik ve herkes kahkaha atıyordu, herşey eğlenceli gidiyordu. Noah'la ben yan yana oturmuştuk, ara sıra bana kafasını çevirip gülümsüyordu. Bende karşılık veriyordum.
Ellen "Sizleri utandırmak istemiyorum çocuklar ama.. Y/N ve Noah, sizin Snowball'da bir öpüşme sahneniz var değil mi?" dedi bize dönerek.
Bütün kalabalıktan 'ooooo' sesleri yükseldi. Bizimkilerde gülmemek için kendilerini zor tutuyorlardı.
Noah'la ben utanırcasına başımızı salladık.
"Bu aralar gündemde o öpücüğün senaryoda olmadığı ve herşeyin o sırada gerçekleştiği söylentileri var... Bu doğru mu?" diye sordu Ellen.
Herkes yine ama bu sefer daha yüksek bir sesle 'oooo' diye bağırdı ve alkış sesleri yükseldi. Bizimkiler bu sefer kendilerini tutamayıp gülmeye başladılar. Noah'la ben de dudaklarımızı ısırıp gülümsememeye çalışıyorduk. Konuşamaz hale gelmiştik. Noah dayanamayıp sırıtmaya başladı. Herkes bunu fark edip ben, Ellen ve öbür çocuklar dahil kahkaha atmaya başladık.
Ellen "Evet? Ne diyorsunuz çocuklar?" Millie "Söylesenize!!" diye gülmeye başladı.
Sonunda Noah konuşmaya başladı "Imm..evet. O öpücük senaryoda yazılı değildi.." seyircilerden alkışlama sesleri geldi. Ben "Susun!" diye güldüm.
"Y/N ve ben olanların farkındaydık ve...evet bunu bilerek yaptık-" Ellen "Rolünüz için mi?" Benle Noah aynı anda "Hayır." dedik ve herkes yine oooo lamaya ve alkışlamaya başladı.
"Yani....Şu an aranızda birşeyler var mı??" diye sordu Ellen. Biz Noah'la birbirimize döndük ve gülümsemeye başladık. "Uhm...sanırım.....evet." dedi Noah gülümseyerek.
Sadie ve diğerleri "Awwww!!" diye bağırdılar ve el çırpmaya başladılar.
Birkaç dakika boyunca Noah'la ben hakkında konuştuk ve espiriler yaparak güldük. Hayatımda edindiğim en güzel röportajdı...
xxxxx
Arabadan inip tekrar Finn'in annesine teşekkür ettik. Güzel bir röportajdan sonra hep birlikte parka gitmeye karar vermiştik. Finn'in annesi bize el sallayıp gittikten sonra Noah hemen elimi tuttu ve sırıttı, birlikte parka kadar koşturduk.
Herkes eğleniyordu. Caleb ve Sadie birbirlerini koşturup kahkaha atıyorlardı, Finn ve Gaten Millie'yi sırtında taşımaya çalışıyorlardı(hhdhcbc yanlış anlamayın lütfen😂). Herkes eğleniyordu..
Ben ve Noah parkın arka kısmında çimenliklere oturmuş gökyüzünü izliyorduk. Her yer kapkaranlıktı, sadece yıldızları görebiliyorduk. Noah saçımla oynuyordu. Bir an ona döndüm ve gözlerimi gözlerine diktim. "Seni seviyorum schnipper." diye gülümsedim, o da "bende seni seviyorum..." diye gülümsedi, ve alnımdan öptü.
>>>XÖXXÖXÖX NASIL OLMUŞ BAKALIM ehehehe hadi bye
