"Sadece minik bir tehditti. Böyle bir şeye cesaret edemez." dedim Eric'i yatıştırmaya çalışırcasına. Ağzından minik bir kahkaha çıktı.

"Tehdit umrumda değil. Bir acemiyle yattığımı nasıl söyleyebilir." dedi. Beynimden vurulmuşa döndüm ve istemeden bir adım geri gittim. Tam Eric aslında iyi biri olabilir sonra yine orospu çocukluğu yapıyordu. Nasıl bir kişilikti bu? Henüz Erudite (Bilgin)ler bile tanımalayamamıştı. Sinir ve üzüntü duygusunun kalbimi ezip geçtiğini hissettim.

"Canın cehenneme." dedim ve arkamı dönüp yatakhaneye doğru ilerledim. Bunun için ne ceza alacağımı bilmiyordum ama umrumda değildi. Yatakhaneye gittiğimde çoktan Alice ve James Alice'in yatağında oturmuş konuşuyorlardı.

"Selam huysuz kedi." dedi James ben yatağıma oturunca. "Sorun nedir?"

"Eric beni deli ediyor. Neden bu kadar kötü olduğunu anlamıyorum. " dedim ellerimi saçlarımdan geçirirken.

"Bu onun kişiliği." dedi Alice bana bakarak. "Ne güzel gider biliyor musun? Gidip dövme yaptırmak."

"Harika." dedim ve yataktan kalktım. Her zaman dövme yaptırmak istemiştim ama ailem her zaman bunun çok sıradışı ve gereksiz olduğunu söylemişti. James iki kolunu Alice ve benim omzuma attı ve yürümeye başladık. Alice'in kıpkırmızı olduğunu hissedebiliyordum. Kendi içimden güldüm. Birkaç kat indiğimizde dövmeci salonlarına girdik.Bize para gibi puanlar veriliyordu ve biz puanları isteiğimiz şeye harcayabiliyorduk. Dövme, kıyafet, eşya... Ben hiç harcamamıştım ve fazlasıyla puan biriktirmiştim. Alice ve James birkaç dakikaya yanımdan kayboldu. Bende dövmelerin arasına girip duvarda asılı olan çizimlere baktım. Bir dövmeye gözüm takıldı. (multimedyada) Kağıdı elime aldım ve bir adamın yanına ilerledim. 

"Bunu istiyorum." dedim kağıdı adama verirken. Adam kağıdı aldı ve beni bir sedye tarzı bir yere ilerletti. Bluzumu çıkardım ve yüzüstü yattım ve sütyen kopçamı açtım. Adam iğneyi sırtıma geçirdi ve dövmeyi yapmaya başladı. Kafamı ellerime koydum ve etrafı izlemeye başladım. İğne sırtıma girip çıkarken gözüm bir dövmeciye takıldı. O adamı tanıyordum. O adam bana testi yapan adamdı. Evet benim Doğrucu olduğumu söyleyen adamdı. Adamı izlerken sabırsızca  dövmemin bitmesini bekledim. Gidip onunla konuşmak istiyordum. 

"Bitti." dedi adam ve kartımı adama adetaa fırlattım ve sütyen kopçamı takarak bir odaya giren adamı izledim. Adamın olduğu odaya girdim. Oda kocamandı ve insanlarla doluydu. Bu odada onu bulmamın imkanı yoktu. Sıkıntıyla geri döndüm. 

"Bak sen." dedi James yanıma gelerek. Gülümsedim.

"Hey. Yakışmış mı?" dedim arkamı dönerek. 

"Mükemmel olmuş." dedi dövmemi inceleyerek. Soru sorar gibi ona baktım. Güldü ve kolunu açtı. Kolunda kocaman NO WAY OUT yazıyordu. 

"Havalııı. Alice nerede?" dedim etrafıma bakınarak. 

"Bizi kapıda bekliyor." 

"Dövme yaptırmadı mı?" dedim saçlarımı dağınık topuz gibi toplarken. 

"Hayır iğneyi gördükten sonra kaçtı." dedi. Güldüm.

"Hadi gidelim." dedim ve kapıya yürüdüm. 

"Iııı- Katy. Memnun olmadığımdan değil ama, hala sütyenlesin." dedi James vücudumu süzüp dudağını ısırırken. Üstüme baktığımda o aceleyle hala bluzumu ve kartımı almadığımı farkettim.

"Siktir." dedim ve dövmemi yapan adamın olduğu yere koştum. Adam kartımı ve bluzumu sehpanın üzerine bırakmıştı. Bluzumu üstüme geçirdim ve kartımı arka cebime soktum. James'le birlikte Alice'in beklediği yere ilerledik. 

Korkusuz -Divergent/Uyumsuz Fanfiction-Where stories live. Discover now