# Bölüm 12 #

2.5K 136 5
                                    

Bu bölümü "insan sevdiğiyle uğraşır" diyip sürekli bana laf sokan biricik arkadaşıma ( eski çapraz arka sıra arkadaşıma ) hediye ediyorum. Sevgili ...... ÇELİK seni çok ama çok seviyorum.

Gökçe nin Ağzından

Öğlen arasında koyu kahve saçları beline kadar gelen bir kız benle tanıştı. Çok sıcak kanli birisiydi. Adını sorduğumda kikirdayarak "Ebru" dedi. Bende kocaman tatli kiz gulumsememi takinarak "Memnun oldum. " dedim.

" Neden buraya geldin ? " dedi yeni arkadaşım.

"Mmm... Şeyy .. " şuan kimseye açılacak durumda deildim.

"Neyse onemli deil anlatmak istedigin zaman dinlerim" dedi anlayışla.

"Çok saol. Emin ol bi ara anlaticam." dedim tüm içtenligimle.

Günün geri kalanını Ahmet ' in yaninda onla konuşarak geçirdim. Berk ise kendi grubuyla takılıyordu sanirim sinifta olmadığı için tam olarak bilemiyordum.

Eve geldiğimde pardon geldiğimizde Berk bi atar yaptı sormayın. Neden yaptığını ne ben ne de ailesi anlamamistik. Hayır yani bir erkeğede trip atmakta hiç yakışmıyordu yani düşünün Berk ede yakışmiyorsa artık.

Berk in odasi benimkinin tam yanindaydi. Odamdayken bile onun müziğinin sesini sanki kendi kulakligimda dinliyormus gibi duyuyordum. Tamam müzik zevkine diyecek yok ama bende biraz sessizlik istiyordum ve buda benim en doğal hakkım.  Ailedekiler ne alemde die assagi indiğimde herkesin mutfağa yani onun odasının en uzağındaki bölüme sığındiklarini gördüm.  Herkes çok gergindi.

"Selam!"dedim.

"İşte buldum. Gökçe abimin yemeğini sen götürürmusun lütfennn. " Elçin bana benim herzaman yapmak istediğim ama kesinlikle yapamadigima emin olduğum o yavru köpek bakışıyla bakiyordu. Normalde zaten tatliydi ama şimdi oldukça şirindi. Hem neden bunu bu kadar sorun ettiğini anlamamistim.

"Elbette " dedim. Ona sanki dünyalari vermişim gibi baktı bana sonrada tepsiyi bana uzattı.

     *       *       *      *       *       *         *       *

Üstümdeki spagetti parcalarini temizlerken Elçin in bunu neden bu kadar sorun ettiğimi anlamıştim.

Berk in Ağzından

Sinirli olduğum günlerde kimse bana yaklaşmayi denemezdi. Bende müziği son ses açıp yatakta uzanarak sinirimi atmaya çalışırdim. Yemek zamani geldiğinde genelde Elçin yemeğimi getirirdi. Masanin üstüne koyup giderdi. Ama bu sefer herzamankinden daha fazla sinirliydim. Elçin bunu müzik sesinden anlamış olcakki yemeği getirmeyi  geciktirmisti.

Yani inanamiyordum. Ona deil kendime nasıl böyle birşeye sinirlenebilmistim. Sanki içimde bi yerlerde kalbimi avuçlarina alıp sıkan biri vardı. Ben hiç bir zaman böyle hissetmemistim.  Sanki kırk yıllık sevgilim . Kendimi aptal gibi hissediyorum . Hemde büyük bir aptal gibi. Kimden mi bahsediyorum şuana kadar anlamadiysaniz söyliyim. Gökçe ve Ahmet ten . Gökçe bütün gün nerdeyse çocuğun içine düşmüştü. Tam bunlari düşünürken daha bir sinirlendim. Hayır yani bana nee !!!!

Tam o anda içeri biri girdi omzuma dokundu o kadar sinirliydimki kim olduğuna bakmadan elindeki tepsiyi elimle ittim . Aptal kafam yine sıralamayi yanlış yapmıştı.  Önce yüzüne bakmaliydim.

Sinirle bana dönüp " Sorunun ne senin beyinsiz ??!?!?" dedi

" Yemek istemiyorum" sesim hiç istemesemde suç işlemiş bir çocuk gibi  çıkmıştı.

"Söylemen yeterliydi !!!" Eliyle üstünü temizlerken söyleniyordu.

"Özür dilerim tamam mi ??"

"Şımarık iste ne olcak !! " dedi ve odamdan çıktı.

Benim ol !Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin