A.Y.H.-6-

75 19 7
                                    

Herkese keyifli okumalar..

Halı saha maçından sonra aradan neredeyse bir buçuk hafta geçti..

Maçın sonucuyla aramızda almış olduğumuz kararı hocaya belirtip, okulun yeni kaptanı olmaya hak kazandım. 

Okul takımını yeni baştan kurmak içinde bu bir buçuk hafta boyunca epey çaba gösterdik. Tabi bu süreçte değil Irmak ile görüşme, derslere bile katılamadım.

Onu görmeyince belki ilgim azalır diye düşünmem tamamen aptallık.!

Okul çıkışında bile denk gelemiyorduk bir türlü.. Ama bu günden itibaren takım çalışmalarımız, hafta da iki kere olacaktı. Yani Irmak'ı tavlamam için önümdeki en büyük engel kalkmıştı.. Zor bir kızdı. Farkındaydım. Ama zoru sevmek, benimde yapımda vardı..

Ve bir başka konuda, bu cumartesi 12. sınıflar için düzenlenecek olan moral gecesiydi.. Sanırım ilk adımı orada atabilirdim.

''Kaptan.! Biz çıkıyoruz.!'' diyen, yedek oyuncumuz Anıl ile kendime geldim. Takımdaki arkadaşları çalıştırmak benim görevimdi. Ve kadromuz artık hazırdı. İlk antrenman epey yorucuydu. O yüzden yarın takımdaki herkesin izin günüydü..

''İyi tatiller, beyler.! Yarın bol bol dinlenin. Hafta da iki kez, okul saatleri dışında çalışmaya devam edeceğiz.. Unutmayın.!'' dediğimde, herkes iyi akşamlar dileyip, spor salonunu terk etmeye başladı..

''Bu sene bomba gibi döneceğiz.. Sayende..'' diyen sesten sonra, yüzüme gelen havluyla durakladım. Gülümseyerek suratımdaki havluyu alıp, boynuma astım..

''Geçen sene, üçüncülükle kapatmışsınız sezonu..'' diyerek kaleye doğru ilerledim. Yerdeki su şişesini alıp, tek solukta kafama diktim. Fazla yorulmuştum..

''Bence bu sene kesin finaldeyiz..''

Diğer şişeyi alıp bu kez ben fırlattım, Toprak'a..

O da epey yorulmuştu.. Üzerindeki gri atletinin terden siyaha dönmesinden anlaşılıyordu zaten..

''Yine de fazla uçmayalım..'' diyerek, göz kırptım.

Suyu içtikten sonra soyunma odasına doğru ilerleyen Toprak'ı takip ettim. Sohbetimiz de devam ediyordu..

''Tek sıkıntı, forvet. Biraz daha yüklenirsek gayet de uçabiliriz..'' dediğinde, başımı salladım.

Atletini hızlı bir şekilde çıkarıp, katlamadan çantasının içine sıkıştırdı. Onu izlemeye bir son verip, bende kıyafetlerimi değiştirmeye başladım..

''Okul gecesine gelecek misin.?'' dediğinde, çıkmak için hazırdık.

''Bilmem.. Gelirim, büyük ihtimal..''

''Bizim cadı, Aysima ile gitmeme engele olacak gibi..''

Esprili bir şekilde çıkan kızgınlığı, derdini belli etti. Gülümsedim bu dediğine...

''Neden.? Kıskanç mıdır yoksa.?''

Konuyu açan kendisiydi.. Bende ayağıma kadar gelen topu, kaleye doğru sürmeye kararlıydım.

Okul bahçesine çıktığımızda, kimsenin olmadığını fark ettim. Yorgun bir şekilde ağır ağır Toprak'ın motosikletine doğru ilerlerken, soruma cevap verdi.

''Kıskanç mı.? Valla kıskançlık halt etmiş.! Kız resmen elindekileri paylaşmak istemeyen yaramaz çocuklar gibi..''

Gülümsedim.. Onun sahiplenmesini, cidden hissetmek istiyordum.

AŞKIN YOĞUN HALİWhere stories live. Discover now