KUKLA: Y.A.K ( -TAMAMLANDI- )

BÖLÜM 16

Bu şekilde ne kadar kaldım bilemiyordum. Aklım, düşüncelerim yüzünden bulanıklaşmış, kalbim ise hissettiğim acı yüzünden paramparça olmuştu. Bu acının nedeni tamamen Diana değildi, elbette onun da payı vardı ama kalbimi kıran ve beni acı içinde kıvrandıran şey onun yüzünden YEM'e düşmüş olmam değildi. Çünkü biliyor ve hissediyordum... Her şeyi beni korumak için yapmıştı. O, sıradan bir kız olmak için çabalarken bocalamış ve mahvettiği şeyleri düzeltmeye çalışırken işleri daha da batırmıştı. Samimiyeti ve pişmanlığı gerçekti. Bu yüzden içimdeki ıstırabınız nedeni o değildi. Asıl neden bana söylenen yalanlardı.

Victor, David ve en önemlisi de Rex tarafından söylenen o yalanlar...

Victor bir piyon gibi benimle oynamış, tıpkı bir kukla gibi beni istediği yöne kolayca yönlendirmişti. Eğer bana o şekilde davranmasaydı, başarısız olduğum her an ailemi öldürmekle tehdit etmeseydi Victor'un yaptıklarını görmezden gelebilir, hatta anlayabilirdim ama senet işi onun başının altından çıkmıştı ve bunu yaparken de çok iyi bir oyunculuk sergilemişti. Beni defalarca incitmiş, duvarlarımı bir bir yıkıp beni güçsüz bırakmıştı. Onun yüzünden kaç defa ağlamıştım? Başarısız olacağımdan korkup kaç defa suçluluk duygusuyla boğuşmuştum? Hatırlamıyordum ve hatırlamak istediğimden de emin değildim.

Ah, bir de Galina meselesi de vardı. Bana ilaç verip zihnimin kararmasına neden olup onu unutmamı sağlamıştı. Derin bir nefes alıp hala oturduğum yatağın çevresine boş gözlerle bakmaya devam ettim. Galina... Onu son gördüğümden beri, yani yanına gidip özür dilediğimden beri ortalarda yoktu. Yine de zihnimdeki varlığını hala hissedebiliyordum. Saklandığı köşeden çıkıp hayatımı bir kâbusa çevirmek için kolladığını biliyordum. Buna izin vermemeliydim. Ellerimi saçlarıma solup hafifçe sıktım ve beni kıran diğer kişiye odaklandım.

David.

O ise bana iyi davranarak sempatimi kazanmış ve arkamdan iş çevirmişti. Yine de ona pek kızamıyordum. İlk duyduğumda biraz bocalamıştım ama sonuçta o bir korumaydı ve ona ne deniyorsa yapmak zorundaydı. Belki de bu yüzden bana iyi davranmıştı. Arkamdan çevrilen işleri biliyor ve bana acıyordu. Bunun üzerinde pek durmadım, bulunduğum odaya adım atıp bana söylenenleri düşünmeye başladıktan sonra onu da tıpkı Diana gibi affetmiştim. Dediğim gibi o bir korumaydı ve Victor ne derse yapmak zorundaydı.

Ve Rex...

Benden hoşlandığını ve bu yüzden bana yardım etmek istediğini söylemişti. Oysaki sadece Victor için beni eğitmişti. Bir yanım Dianan'nın dediklerine inanamam için beni kışkırtıyordu, yine de büyük bir yanım doğruluğuna çoktan inanmıştı. Derin bir nefes daha aldım. Eğer tüm söylenenler gerçekse onun için diyecek pek bir şeyim yoktu. Beni seviyordu, bunu biliyordum ama sevdiğim biri tarafından kandırılmak, doğru olup olmadığını bilmesem bile, beni yerle bir etmişti.

Neyseki senet ve YEM'e asıl giriş nedenimi bilmiyordu, yani Diana bana öyle söylemişti. Bu doğruysa ona olan kızgınlığım da yavaşça geçerdi. Ama bazı pürüzlerin ortadan kalkması şarttı. Benden hoşlandığını söylediği zaman gerçekten de hoşlanıyor muydu? Ve en önemlisi bana ilaç verdiklerini biliyor muydu? Zihnim bana anında bir cevap verdi. Bu cevap yeniden tenimin buz kesmesine ve kalbimin teklemesine neden oldu. Herkes biliyor... Gözlerimi sıkıca kapattım ve sakinleşmeye çalıştım. Elbette herkes biliyordu. Galina'nın elenmemesi gerekiyordu. Sonuçta ilk elemeyi geçmişti ama birden bire ortadan kaybolmuştu ve bu da onun öldüğünü gösteriyordu. Tanrım! Bunu daha yeni fark ediyor oluşum ne kadar da aptalcaydı.

Aptalsın, Andy!

Çok aptalsın!

Aklımda YAK yemeğine gitmeden önceki sahne canlandı birden bire. Konferans salonundaydık ve Cade kazananları kürsüye davet etmişti. O an içimde bir tedirginlik vardı ve Galina'yı nasıl yendiğimi düşünüp duruyordum. Sonra Cade kazanları tebrik etti ve bazılarımızın yaralandığını bazılarımızın da küçük sıyrıklarla kurtuldu demişti ve sonra adaylar arasından biri keşke yaralanmayla kalsaydı diye araya girmişti. Gözlerimi açıp derin bir iç çektim. Benim dışımda herkesin bildiğine bir işaret değil miydi bu?