Parfüm Sıkmak

178 26 45
                                    

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

Esselamualeyküm rahmetullahi ve berakatuhu ve mağfiretuhu ebeden ve daiman..

Bugün inşallah parfüm sıkmak konusuna değiniceğiz. Öncelikle parfümün eski zamanda hangi amaçla kullanıldığını belirtmek isterim. Osmanlı'nın varolduğu dönemlerde Fransa' nın meşhur Louvre Sarayı'nda tuvalet yoktur. Pislik dolu leğenler öğle üzeri pencerelerden aşağı boşaltılmaktadır. Hatta şemsiyenin, leğenlerdeki atıklardan korunmak için icat edildiğinden bahsedilir... Zaten Avrupalıların o tarihlerde yıllarca yıkanmadıkları bunun bir nevi "dindarlık" göstergesi sayıldığı, hatta vaftizin etkisini ortadan kaldırdığı gerekçesiyle bazı papazlar tarafından sık sık yıkanmak yasaklanmıştır. Mesela Aziz Francis, "Yıkanmamış vücut dindarlığın işaretidir." diyerek, yıkanan Hristiyanları neredeyse 'kafir' ilan etmişti. Fransa'da parfümün, yıkanmamaktan oluşan kötü vücut kokusunu gidermek için icat edildiği biliniyor. Evet artık parfümün ne için kullanıldığını öğrendik. Ancak ben birazcık konudan sapıp o zamanlar Osmanlı'nın batılı toplumlara göre ne kadar medeni ve temiz olduğuna değinmek istiyorum. Osmanlı toplumsal yapısının özü her anlamda temizliktir. Osmanlı insanı "Temizlik imanın yarısıdır" şeklindeki hadisi şerifi hattatlara yazdırıp evlerinin ve ibadethanelerinin duvarlarına asmıştır. "Temizlik imandandır" sözüde bu hadisten türetilmiştir. Osmanlı insanı ruh ve beden temizliğine önem verirdi. Şimdi batılıların gözünden Osmanlı'nın temizlik adabına bakalım. Adab ki ne adap ben hayran kaldım açıkcası😊
Osmanlı askeri teşkilatını Avrupa' ya tanıtması ile meşhur Comte de Marsigli, yere tükürmedikleri için atalarımızı şöyle eleştirmişti: "Türkler hiç bir zaman yere tükürmezler. Daima yutkunurlar. Bunun için de saçların da sakalların da bir hararet olur ve zamanla saçları, kaşları, sakalları dökülür."
Dr. A. Brayer: " Halkın üstü başı çok temizdir. Hal ve tavırlarında büyük bir asalet, yüz çizgilerinde tatlı bir sukunet ve nezaket vardır! Konuştukları dilde tatlı ve ahenklidir... Sohbet edenlerin ifadeleri veciz, telaffuzları ter temizdir. Tebessümlerine incelik, el hareketlerine zarafet ve sadelik hakimdir... "

Görüyormusunuz medeniyeti? Hayalleri Paris olan gençler Fransa'nın medeniyeti Osmanlı 'dan ögrendiğini bilse ne derler acep... Şimdide Batılıların durumuna geçelim. İspanyol Dr. Pedro, Kanuni Devrinde İstanbul isimli kitabında şöyle yazıyor:" İspanya' da ömrü boyunca iki kere yıkanmış hiçbir kadın ve erkek göremezsiniz. Türkler sık sık yıkanırlar. Türk hamamlarında bol su harcanır. Dünyada İstanbul kadar çeşmesi olan hiçbir şehir yoktur, her sokakta muhakkak bir çeşmeye rastlanır."

İspanya kraliçesi İzabel biri doğumunda, diğeri gerdek gecesi olmak üzere tüm hayatında sadece iki kez yıkanmış olmakla övünüyordu.
Görüyormusunuz aradaki farkı... Banyo yapmayı, tuvalet adabını ve daha nicesini bizden öğrendiler...

Evet şimdi asıl meselemiz olan parfüm sıkımına geçelim. Öncelikle dini boyutundan ziyade zararlarından bahsedeceğim inşallah.

Uzmanlar uzun zamandır parfümün zararları hakkında, halkı bilgilendirme amaçlı araştırmalar yürütüyor. Varsayımlarında yanılmış da değiller ne yazık ki! Bunlardan en dikkat çekeni, aslında hiç ihtimal vermeyeceğimiz, ancak acı bir gerçek olarak karşımızda duran bir sonuç var; ‘parfüm kısırlık nedeni!’

Parfüm neden kısırlık yapar?

Birçok parfümde ortak bir madde kullanılır; ‘fitalat!’ Fitalatlar, plastik ve pvc malzemelerin sertliğini azaltmak , esneklik ve yumuşaklık kazandırmak için katılan kimyasallardır. Plastik yumuşatma amacıyla kullanıldığı gibi, birçok kozmetik üründe, özellikle kalıcı parfümlerde, oyuncak, deterjan ve kişisel bakım ürünleri gibi günlük hayatta sıklıkla kullandığımız ürünlerde de kalıcı koku ve renklendirme amacıyla kullanılmaktadır.Fitalatların canlılar üzerinde hormon bozucu etkileri olduğu bilinmektedir. Bağışıklık sistemi tam olarak gelişmediğinden bebek ve çocuklar için yetişkinlere göre çok daha tehlikelidir. Fitalatlar, erkeklerde üreme hücrelerinde bozulmalara, kısırlığa, cinsel organlarda gelişim bozukluklarına neden olabilir. Fitalatlar, kanserojen kimyasallardır. Ayrıca fitalatlar hormonların dengesini bozucu etki gösterdiği için birçok hastalıkta tetikleyici etki gösterebilir.
Parfüm gibi birçok kimyasal içeren kozmetik ürünler, kısırlık yaptıkları yetmiyor gibi kanser riski de taşımakta!

Ayrıca bu maddelerin bir zararı da yan etki yapmaları. Özellikle alerjen etkiye sahip bu ürünler, ciltte ciddi hasarlara neden olabiliyor. Acil tedavi gerektiren durumlarla karşılaşılması söz konusu olabiliyor.

Zarralarındanda bahsettik şimdi işin dini boyutuna gelelim. Bu kitapta belki de en çok kullandığım cümle tesettür gizlenmek ve örtünmektir cümlesidir^^
Peki parfüm sıkınca bunu koruyabiliyormuyuz? En basit bir örnek yanınızdan geçen birisi parfüm sıkmış ise ve kokusu burnunuza geldiğinde çok güzel koktuğunu ya da iğrenç koktuğunu düşünmüyor musunuz? Tam tesettürlü biri olun diyelim parfüm sıkıp dışarı çıkıp bir erkegin yanından geçince o erkegin kokuyu alıp ne kadarda güzel diye içinden geçirdiği zaman tesettürün amacını korumuş oluyor musunuz ha? Ki zaten ter kokusunu emin olun yıkanarak giderebilirsiniz. Şimdide delilimiz olan hadisleri vereyim ve bu sohbetide bitireyim inşallah 😊

Kadının koku sürmesini yasaklayan hadisler, bunun mutlak manada yasak olduğunu bildirmemektedir. Bir kadın evinde eşinin, çoluk çocuğunun ve dinen kendisine yabancı olmayan akrabalarının yanında koku sürebilir. Yasak olan, dışarı çıkarken erkekleri etkilemeleri veya etkileyecek derecede parfüm sürüp erkeklerin dikkatini çekmeleridir.

💙💙Bir hadis şöyledir:
Ebu Musa el-Eş’ari radıyallahu anh’ın rivayet ettiğine göre Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Her göz yabancı bir kadına bakarak göz zinası işlemiştir. Bir kadın da güzel kokular sürünerek erkeklerin yanından geçerse o da aynen bakan erkekler gibi zina etmiş gibidir.” (Tirmizî, Edeb, 35; Ebû Davud, Tereccül, 7)

Erkeklerin ve kadınların nasıl koku sürünmeleri gerektiğine dair ise hadisler şöyledir:

💙💙Ebû Hureyre radıyallahu anh’den rivayete göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Erkeklerin sürünecekleri kokunun kokusu fark edilir fakat rengi olmaz. Kadınların kokularının ise rengi olur fakat kokusu başkaları (yabancı erkekler) tarafından fark edilmez olmalıdır.”(Tirmizî, Edeb, 35)

💙💙İmrân b. Husayn radıyallahu anh’den rivayete göre o şöyle demiştir: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bana şöyle buyurdu:
“Erkeklere ait güzel kokuların en iyisi kokusu açık, rengi gizli olandır. Kadınların kokularının en iyisi ise rengi açık olup gözüken ve kokusu çevreye yayılmayandır.” (Tirmizî, Edeb, 35) 

Hadislerde böyle umarım anlatabilmişimdir ve o güzel yüreğinize işlemiştir 😊
Dolu dolu bir sohbet olduğunu düşünüyorum tarih bilgisi dahi verdim ya hu😁😁
İnşallah faydalanmışsınızdır.. Âllah'a emanetimsiniz dostlarım.. Esselamualeyküm rahmetullahi ve berakatuhu ve mağfiretuhu ebeden ve daiman.. Hidayet yalnız Âllah'tandır vesile olabilme duası ile..


Nurun Kıymetlisisin HatunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin