Giriş

218 43 21
                                    

9 Ağustos 2011 saat akşam yedi civarlarındaydı.

Dışarıdan gelen seslerle yerimden fırladım, o kadar çok karmaşa ve bağırışmalar vardi ki etrafta, neler olduğuna anlam veremiyor ve dışarıyı izliyordum.

Manzara hiç iç açıcı değildi.Ellerinde silahlarla ev ev dolaşan bir grup adam vardı. Baktığımda bizim binaya gelmiş ve  kuşatmışlardı. Diğer evden aldıkları birkaç kişi vardı. En fazla benim yaşımda yani 24-25 yaşlarında görünüyorlardı ama neden götürüyorlardı onları anlamıyordum. Odamın İçinde korkudan titriyordum ve korkumun üzerine bir silah sesi yükseldi .

Dışarıda gördüklerim korkutucuydu bir kadın cansız bir halde yerde yatıyordu. Gerçekten ölmüş müydü ? Bu gerçek olamazdı değil mi ?
Kadını neden öldürmüşlerdi ?
Kafamın içindeki soruları bırakıp bakmaya devam ederken oradaki yaşlı adam zorluk çıkarıyor gibi görünüyordu adamı ittiriyorlar, engel olmaya çalışıyorlardı ama en sonunda onuda vurdular içim acımıştı, ağlamak üzereydim. Kendimi hemen yere atmıştım. O kadar çok korkuyordum ki dikkatimi toplamam gerekiyordu. Hemen ayağa kalkmak istesem de ayaklarım kalkmak istemiyordu. Hemen elime aldığım tahta sopayla aşağıya inmeye karar verdim ve ayağa kalktım. Merdivenlere yönelirken arkamdan gelen cam kırılma sesiyle merdivenleri üçer üçer iniyordum hatta inmeye çalışıyordum desem daha doğru olurdu çünkü arkamdan bir el tutmuştu ve beni çekiyordu kendine doğru ama bende boş durmuyordum kaçmaya çalışıyordum. Elimdeki tahta sopayla vurmuştum adama, tam kaçtım derken tekrar tuttu beni. Elinden kurtulmam imkansız gibi bir şeydi adam uzun boylu iri yarı biriydi, çabalarım boşa çıkıyordu ''Ne yapacaklardı bana ?'' diye düşünürken beni zorla zırhlı bir araca bindirmeye çalıştılar kaçmayı denemem gerekiyordu ama sayıca fazlaydılar kaçamazdım ama denemekten vazgeçmeyerek adamın elinden kurtulmuştum koşmaya başladım. Arkamdan seslenen adamları duymazdan gelerek koştum hiç durmadan nefes bile almadan.

Elinden kaçtığım adam :

-Gel buraya kaçma yakalayın onu !!! diye bağırdı yanındaki adamlara

Daha çok bile gidemeden bacağıma saplanan acıyla yere yığıldım, resmen bacağımı vurmuşlardı. Acıyla yerde dururken önümde bir adam durdu eğildi ve ''Bu sana ders olsun bir daha bu tür şeylere kalkışma. '' dedi ve boynuma sapladığı iğneyle her yer karanlık oldu ...

Evet arkadaşlar nasıl buldunuz ilk bölümü ? Düşüncelerinizi paylaşmayı ve vote yapmayı unutmayın.İlk kitabım olduğu için yazım hatalarım varsa affola.

KAÇIŞ ( MUTASYON ) #WATTYS2020Where stories live. Discover now