8

6.2K 244 4
                                    

Uzun bir aradan sonra okulda olmak iyi hissettirmişti. Projeksiyon odasında işlediğimiz derslerden nefret etsemde şu durumda o bile gözüme güzel görünüyordu. Yasemin hoca dersimize geldiğinde durumumu sordu. 

"Çok iyiyim. Bana bir şey olmaz bilirsiniz" dedim gülümseyerek. Eymen'le karşılaşmaktan korkmuyordum. Murat'ın sözleri de artık kulaklarımda çınlayıp durmuyordu. "Çalışma yapmayalım bugün istersen" dediğinde bu yüzden "İyiyim hocam yapalım. Hem İmran'la, Eymen benim gibi her dakika okulda değil." dedim.

Öğle arasında Kadir'le Serap'ı kantinde gördüm. Birlikte yemek yiyorlardı ama pek muhabbetleri yok gibilerdi. Umursamadım ve bizimkilerle güle oynaya yemeye koyuldum. Yemeği öyle hızlı yemiştim ki doyduğumu anlamamıştım. Bir İsa'nın bir Elif'in elindekilere saldırıyordum.

"Al al kolumu da ye. Kaşla göz arasında götürdün yemeğini şimdi de bizimkilere sarıyorsun"

"Ama ben yeni atlattım hastalığı. Hem ne olur paylaşsan" dedim yanaklarını sevimlice sıkıştırırırken.

"Hastaya bak sen" 

"Kalbim kırıldı. İsa bir şey de şuna ya"

"Kız haklı madem doymadın bir tane daha al sandviç niye bizimkilere sulanıyorsun?"

"Hain... Demek öyle bende daha buralarda durmam gidiyorum."

"Aman nazını sevsinler. Sırf kuyruğa girmemek için yapıyorsun değil mi?"

"Beni nasılda biliyorsun canım. İsa sen uzunsun hemen alırsın hadi ya"

"Git kızım aaa bir yemek yedirmedin."

Onlara baka baka girdim sıraya. Birkaç sıra önümde Murat'ı gördüm. Parayı uzatıp bana da almasını rica ettim ve masayı gösterdim.Masaya gidince de "Adamı görün sizin gibi tek kelime laf etmedi" dedim. "Sıradaydı zaten birde laf etseydi istersen" dedi Elif bilmişçe.

Bir süre sonra elinde siparişimle Murat geldi.
"Sandalye çeksene. Bu arada benim tayfayı tanıtayım sana. İsa, Elif, Bahar, Volkan, Ümit, Canan" 

Kulağıma eğilip "Bu gürültüde seni çok net duyamıyorum" dedi.

"Görende orduyu tanıttım sanır sende var ya neyse tekrar sayamam .Konuşma arasında öğrenirsin." dedim sandiviçimden kocaman bir ısırık aldım.Bu esnada Elif gülmeye başladı.

"Kulaktan kulağa mı oynuyoruz hayırdır"

"Gel gel yanımda sen olduğuna göre Murat'ın ne dediğini sana söyleyeceğim" deyip kulağını çektim.

"Aman!! Sana da şaka yapılmıyor."

"Benle uğraştığın kadar ders çalışsaydın dereceliktin"

"Elinden o mevkiyi almak ne haddime"

Murat'a baktım iyiden iyiye bizim grupla anlaşmıştı. Erkeklerle futbol muhabbetine başlamışlardı. Dönüp tekrar kulağıma eğildi. "Burada çok gürültü var. Çocuklar falan bahçeye çıkalım diyoruz. Ne dersiniz?"

"Kızlar herkes elindekini bitirdiğine göre istikamet bahçe"

"Sor dedim. Emir ver demedim."

"Biz böyle anlaşıyoruz. Sorun yok"  

Dışarı çıkınca  kızlarla çardağa geçtik, çocuklarda çimenlere oturdu. İsa ceketini çıkarıp bana verdi.
"Bu ne?"

"Daha yeni düzeldin. Tekrar hastalanma. Bu kez Zehra teyze öldürür bizi valla" 

"Tamam abi."

Murat yüzüme baktı. Doğruya hasta olduğumu bilmiyordu. İsa'yı el hareketiyle yanıma çağırdım.

Hala UnutamadımWhere stories live. Discover now