"Rica ederim. Sadece her zaman yanında olduğumu hatırla."

Gülümseyerek dudaklarından dökülen birkaç kelimenin bile Taehyung'ı bu kadar heyecanlandıracağını ve kıvrandıracağını Jungkook asla tahmin edemezdi. Diğer her şeyde olduğu gibi.

**

"Yoongi seni öldürecek."

Taehyung Jimin'i baştan aşağı süzerken lafları ağzının içinde geveledi. Erkek için inanılmaz kısa olan bir şort ve düğmelerinin bir tanesi bile iliklenmemiş olan bir gömlek giymişti. Cidden Yoongi onu öldürecekti.

"Biliyorum."

Hoşnutsuz bir ifadeyle gömleğinin önünü kapadı ve kalçalarını masaya yasladı.

"Sana gösteri sonrası vereceği ilk tepkiyi söyleyeyim mi?" Jimin'in ekşi yüzüne bakarak zevkle güldü ve devam etti. "Hiç giymeseydin Jimin?" Söyledikten sonra bozulan yüz ifadesine karşı büyük bir kahkaha atmıştı.

"Çok eğlencelisin Taehyung... Cidden..."

Taehyung omzunu silkti ve kemanının tozunu almaya başlarken Jimin'e önünü kapaması için sırıtarak işaret verdi. Deli gibi sahneye çıkmaktan korksa bile burada Jiminle uğraşmak stresini azaltıyordu. Hem de geleceğine dair söz veren Jungkook'u beklerken sıkıntısını gideriyordu.

"Her neyse. Seninki nerede? Gelecek demiştin."

"Benimki?"

"Jungkook."

Taehyung elindeki bezi bırakarak kaşlarını kaldırdı. "Nereden benimki oluyormuş o?"

"Eh sen Jungkook'a aşık değil misin?" Bu sefer Jimin sırıttı ve Taehyung'ın kendisine hızla gelip güçsüzce koluna vurmasını eğlenerek izledi.

"Biri duyacak, sessiz ol!"

"Ama neden? Bu doğru değil mi? Aşıksın, benim sevimli ördeğim."

Taehyung Jimin'in aegyo yaparak söylediği cümlelere ağlamaklı bir şekilde karşılık verdi ve kapıya baktı. İnce camın arkasından sürekli birilerinin geçtiğini görebiliyordu. İyice yaklaşarak kaşlarını kaldırdı.

"Kimsenin yanında bundan bahsetme."

Jimin ağzını açtığı sırada kapı açılmış ve içeri nefes nefese olan bir adet Jungkook girmişti. Taehyung'ın şansı varmış ki, Jungkook görmeden Jimin'in dibinden hemencecik ayrılmıştı.

"Bay Oh tam bir çatlak... Ona görevli olmadığımı söylediğim halde tüm eşyaları bana taşıttı! O kadar ağırlardı ki..." Ağır ağır soludu ve kendini en yakınındaki sarı koltuğa attı.

"Sehun hyunga çatlak deme. O adam benim idolüm!" Jimin Jungkook'un ona ters ters baktığını görünce aynı şekilde karşılık verdi ve kafasını çevirmişken saati fark etti. Bir kez daha Jungkook'a sinir bir bakış atmış ve ayağı kalkmıştı.

"Nereye?"

Jimin saati gösterdi ve tekrar gömleğinin önünü kapadı. "Bay Kim dans için gösteriden yarım saat önce son kez tekrar yapacağımızı söylemişti. Oraya gideceğim."

baby // vkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin