Ali Hoca ve Barış Hocaydı.. Ali Hocayı görür görmez nedensiz bir şekilde yüzüm düştü ve bakakaldım. O değil de Barış Hoca pikniğe gelmemişti. Ali Hocayla Barış Hoca ne ara buluştular da kahve içmeye karar verdiler. 

    Ali Hocayla yakın olduğum zamanlarda Barış Hocayla da baya yakındım. Nedeni belli zaten baya yakın arkadaşlar.. Hatta bir kere Ali Hocaya sürpriz hazırlamak için Barış Hocadan yardım bile almıştım. Ne günlerdi ama diye düşünürken bir ses geldi..

- Aa ne büyük şans.. dedi Barış Hoca. Hasan Abi de hemen karşılık verdi.

- Evet şansın da böylesi ama ne yazık ki bizim kalkmamız lazım..

- Hayırdır niye birden kalkıyorsunuz ?

- Yanlış anlamayın sakın tam kalkarken siz oturdunuz. Ben bugün baya yoruldum hem ben dinleneyim hem de Mira'nın yetiştirmesi gereken bir yazı var ona yoğunlaşsın. dedi ve o an gözüme Ali Hoca çarptı bana bakıyordu. Barış Hoca bana döndü ve ;

- Miracığım beni kırmaz ya ?

- Hocam tabii ki sizi kırmak istemem ama emin olun yetiştirmem lazım..

- Burada yazamaz mısın ? Hasanla uzun uzun konuşmak istiyordum ne zamandır.

- Hocam bilgisayarım yanımda yok. Tablet var onunla denerim ama etkili olmaz.. Zaten yazmam için kulaklıkla şarkı falan dinlemem gerek şimdi ayıp olur..

- Olur mu canım sen nasıl rahat edeceksen davran zaten biz burada konuşuruz. dedi ve o an Hasan Hoca bana döndü ve ;

- Canım benim rahatsız olacaksan gidelim..

- Yok abi şimdi ayıp olur ama istersen sen kal ben giderim..

- Öyle olmaz ya beraber gidelim ya beraber kalalım.

- Tamam abi öyleyse siz biraz konuşun bende yazmaya çalışayım..

- Tamam canım yorulursan haber ver beraber kalkarız.

- Tamam abi siz keyfinize bakın bu arada baştan diyeyim eğer olurda bana seslenirseniz ben büyük ihtimal duymam ve o zaman biri kulaklığımı çıkarsın. dedim ve masadaki herkes gülmeye başladı.  Tabii herkes gülünce bende yalandan tebessüm ettim. Ve yazmaya başladım..

Ali Hoca'dan

Evinde cümlemi tamamlıyamadan gitmişti Mira. Saat tam 20.00 dı ve Hasan Mira'yı aradı. Ve Mira hemen çıktı. Mira Hasana ne kadar çok değer verdiğini düşünürken aklıma bugün onunla konuşmam gerektiği geldi. Ve Mira'nın gideceği yeri kesinlikle Starbucks olacağı belliydi. Belki orada onunla zaman yaratıp konuşabilirdim ama bir sıkıntımız vardı. Hasan!!

O oradayken ben Mirayla konuşamazdım onun için Hasanı birinin oyalaması lazım.. Tabii ki Barış!! NE zamandır Hasanla oturup konuşmak istediğini söylüyordu. Hasan da onu kırmaz herhalde.. Bende o arada Mirayla baya konuşurum. Yani umut ediyorum ki konuşuruz..

Evet Barışı aradım ve kahve içelim mi diye sordum. Ve o da kabul etti. Hemen Starbucks'ın yolunu tuttuk. Ve içeride ilk gözüme çarpan Mira'nın içten gülmesiydi. Hemen girip selam verdik. Ama Mira hiç memnun değildi. Yüzünden belli oluyordu. Tam Barış konuyu ilerletirken Hasan gitmeleri gerektiğini söyledi. O an içim ne kadar yandı anlatamam. Ama zoraki ikna ettik ve oturdular. Şimdi benim Mirayla konuşmak için zaman bulmam lazım. 

Öğretmenim (!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin