1.9

509 34 8
                                    

-Yoda s-sen neden o koltukta oturuyorsun?

-Sen buraya neden geldin?

-Siz birbirinizi tanıyor musun?

-Bekle Kai. Kırmızı burun bir sorun mu var?

-S-sen bay P-park'ın o-oğlu musun?

-Neden bunu soruyorsun?

-Biliyordum sende onun gibi pisliksin.

- Ne pisliği kırmızı burun?

-Senin baban yüzünden ailem yıkıldı aptal!!

Hızla kapıyı açıp dışarı çıktım. Bu kadar berbat bir tesadüf olamazdı. Asansöre girdim ve hızla tuşlara basmaya başladım. Gözlerimden akan
Yaşları silerken Chanyeol'un bana doğru koştuğunu gördüm. Tekrar tuşa basacakken Chanyeol içeri girdi ve kolumdan tutup cama doğru ittirdi ve yüzüme yaklaşıp

-Sana ne olduğunu sordum doğru düzgün cevap ver ve ağlamayı kes kırmızı burun!!

-Ne oldu biliyor musun Yoda senin o pislik baban yüzünden ailem dağıldı. Şu an ikiside bizi bekliyor. Ama ben o adama oğlunuzla aynı evde kaldım onu çok iyi tanırım iyi arkadaştır mı demeliyim? Hatta oğlunuza Yoda ismini verdim mi diyim?

-Bak Na-Hee özür dilerim ama bu olanlar benim suçum değil. Senin için ne yapabilirim? Ağlamaman için ne yapmalıyım?

-Ne yap biliyor musun babanı da al ve hayatımızdan çık! Senin yüzün bile görmek istemiyorum.

Asansörün kapısı açılınca koşarak dışarı çıktım. Telefonumu çıkarıp Baekhyun'u aradım.

-Baek beni bıraktığın yere gelir misin?

-Oraya yakınım geliyorum hemen.

Çok geçmeden Baek arabasıyla önümdeydi. Dışarı çıkıp elini yanağıma attı ve
-Na-Hee noldu neden ağlıyorsun?

-Baek arabanı alabilir miyim?

-Alt tabi de sana ne oldu?

-Sorun yok sadece... sonra konuşsak.

Kafasını sallayınca hızla arabaya bindim. Motoru çalıştırıp hızla gaza bastım. Telefonumun melodi sesini duyunca cebimden çıkarıp baktım. Bilinmeyen bir numara arıyordu. Telefonu Yan koltuğuma attıktan sonra uçurumun olduğu yere sürdüm. Gözlerimden akan yaşlar görüş açım azalıyordu. Üstüne birde yağmur yağıyordu. Virajı geçerken kontrolü kaybedip yoldan çıkmıştım.

-Yoda...

Yoda'dan

Elimdeki şemsiye ile etrafa bakınıyorum. Ne yani babam hoşlandığım kızın annesi ile mi sevgiliydi. Ne kadar da kötü bir kader. Telefonumun sesiyle cebimden çıkardım kırmızı burun yazıyordu hızla açtım.

-Efendim?

-Merhaba telefonun sahibi en son sizi aramış.

-O şu an nerde?

-Efendim telefonun Sahibi büyük bir kaza geçirdi şu an ... hastanesine gidiyoruz.

~~~

Çok mu hayalperest bişey oldum lan bu nasıl kurgu kendim bile şaşırdım. Evet kitabı yazma hikâyemi anlatıyım. O gün elektrikler gitti yağmur yüzünden. Ee tabi ben teknoloji bağımlısı biri olarak çok sıkıldım. Kulaklığı taktım şarkı dinliyorum bi anda aklıma böyle bir hikâye yazmak geldi. Bide %20 şarjla yazıyorum gerisini siz düşünün💫💫

~Rain~ \ Park ChanyeolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin