11. Bölüm / Rüya

378 19 2
                                    

•Uzun bir aradan sonra yeni bölüm koyabildim .Lafı fazla uzatmayacağım. Oy veren yorum yapan herkese minnettarım. Multimedyadaki şarkı ile okumanızı tavsiye ederim. Çok sevdiğim bir şarkıdır. Keyifli okumalar !

Saat on ikiye çeyrek kala eve girdiğimde teyzem koridorda beni bekiyordu.Sinirlendiği her halinden belli oluyordu.Şimdi asıl macera başlıyordu.”Neredesin sen bu saate kadar?”dediğinde umursamaz bir tavırla ellerimi saçıma götürüp “Arkadaşımlaydım.” dedim.Tek kaşı kalkmış bir biçimde bana bakarken mavi gözleri o kadar büyümüştü ki beni korkutuyordu.”Arkadaşın demek ?” dediğinde gözlerimi devirerek merdivenlere yöneldim.Kolumdan tutup beni hırpalayarak karşısına geçirdi.

-Kraliçe olman kurallarımı çiğnemeni göstermez Hayley.

-Geçmişini bilmediğim bir cadıya boyun eğmem ben.

Kolumu elinden kurtarıp,merdivenlerden yukarı doğru çıkmaya başladım.Teyzeme biraz sinirliydim,bu harika günümün berbat hale getiriyordu.Dediğimi hak edip hak etmediği konusunda hiçbir fikrim yoktu.Tek bildiğim ona doğruları söylemiş olmamdı.Üzerimdekileri hızla çıkarıp,pijamalarımı giyerken pencereden çıkan elle irkildim.Gelenin Kevın olduğunu görünce rahat bir nefes alıp,kaşlarım çatık bir biçimde ona bakmaya başladım.O günden sonra geleceğini hiç düşünmemiştim.

-Korktun mu yine ?

Başımı olumsuz bir anlamda sallarken,kapımı iyice kilitledim.Teyzem aniden gelebilir ve onu burada görürse sonu iyi olmayan şeyler olabilir.Yatağıma geçip bağdaş kurduktan sonra yüzüne anlamsız bakışlar atmaya başladım.Yanıma oturduğunda onun hareketlerini gözlemliyordum.Değişik bir çekim vardı ama bu değişik çekim doğru olan bir şey değildi sanırım. İç güdülerim onun yanlış kişi olduğunu söylüyordu.

-Hayley,kararını verdin mi?

Gözlerimi devirerek,halımdaki yuvarlak desenlei incelemeye başladım.Önce küçük açık renk bir daire,sonra gittikçe koyulaşan büyük daireler...Hayatta böyle değil mi? Önce küçük sorun olan şeyler gittikçe büyümeye başlar. Ben ne hissediyorum peki?Kaşlarını kaldırmış cevabımı beklerken,onun beni sevmediği gerçeğini biliyordum.Neredeyse hiç tanımadığın bir kıza karşı ne hissedebilirsin ki? Peki hiç bilmediğin bir erkeğe karşı ne hissedebilirsin ? Bu erkek Jeffrey ise ? Koca bir bilinmezlik daha ! Gözlerimi onun gözlerine dikince hala şaşkınlıkla bana bakmaya devam ediyordu.Bu iş fazla uzamamış mıydı ?

-Ben yapamam.

Derin bir nefes çekip bana yakınlaştığında geri çekildim.Buna rağmen yüzümü ellerinin arasına alıp fısıldayarak konuşmaya devam etti.

Expectatur ad praedicendam paulo Regina oculis caerula colores ad confirmandos vos in omni virtute, interficies.Cor amet ignarus, omnis dolor paulatim.Tu denique. Get a voluptate emergit in malum.Ego autem steti in eo manet mala exire.Hoc regnum tuum debitum generi.Sed et nunc amabit me fallat.Et exáudi me justus.Quod honestum est mihi.”*

Gözlerimi açık tutmak istedim ama bunu becerememiştim.Gözlerimi yavaşça kapatırken bilincim hala açıktı.Sadece gözlerim kapalıydı.Büyük bir alana doğru ilerleriyordum.İki kapı vardı.Bu noktada seçim yapmam gerekiyordu sanırım.Alice gibi...Kapılara yaklaştıkça üzerlerinde yazan yazıyı okuyordum.İlk kapıda büyük harflerle İYİ yazıyordu,ikinci kapıda ise yine aynı şekilde KÖTÜ yazıyordu. Rahatsız edici bir ses vardı. Bu ses bana bir şeyler demek istiyordu belki ama ben anlamıyordum.

Reginam.Vos es exspectata ut sit nobilis genere.Electus es.Ius et arbitrium dupliciter.Verum est iudicium tuum.Omnia mutantur fata statuerit.Reginam.Tempus breve est, et quid eligam.**

Denilen şeylere pek kulak vermeden İYİ yazan kapıya doğru ilerlemeye başladım. Kapıyı açıp yürümeye başladığımda kendimi ateşlerin arasında buldum.Acı veriyordu.Her yanım yanarken ve acı içinde kıvranırken gülümseyebiliyordum.Ne olduğunu anlayamamıştım.Bilincimi kaybediyorum sanırsam...

Sabah büyük bir baş ağrısıyla uyandım.Elimle başıma vurmam pek de etkili olmamıştı.Gördüğüm rüyayı düşündüm bir an.Aslında bakarsak düne ait hiçbir şey hatırlamıyordum.Bazı şeyler canlanıyordu sadece aklımda.Kevın gelmişti,sonra uyudum ve rüya gördüm.Kevın gelmişti ama ne olmuştu ki ? Belirsizlik daha da düğümlenmeye başlamıştı.

•••••••

Odamın kapısını kırarak içeri giren Jeffrey' baktığımda gözlerindeki o kızgınlığı görebiliyordum.Hayatta yapacağım son işlerden biri Jeffrey'i sinirlendirmek olmalıydı.Ama ben bunu ilk sıraya koymuştum.Ne kadar çılgınca değil mi? “Pislik.Sen ne yaptığını sanıyorsun?” dediğinde onu daha fazla kızdırmayı isitiyordum.”Sana kapının çalınacağını ve kimsenin evine izinsiz girilemeyeceğini öğretmediler mi ?” dediğimde ise bana doğru yürümeye başladı.Korkutucu olduğunu mu sanıyordu bu aptal ? Hadi ama benim de kim olduğumu çok iyi biliyordu.Bu kadar kolay değil bazı şeyler.”O pislikler için geçerli değil.”

Kısa bir sessizlik ardından derin bir nefes aldım.

-Manyak mısın Jeff ?

Kışkırtıcı bir ses tonuyla konuşmuştum.

-Evet,sen kıza neler yaptığının farkında mısın ?

Gülmeye başladığımda boğazımı sıkmaya yöneldi.

-Hakketti.

-Bak Kevın seni ilk ve son defa uyarıyorum. O kıza bir daha zarar vermeye kalkarsan seni gebertirim.Adolfo ve amaçlarınız. Umrumda bile değiller. Ama Hayley'e zarar gelirse Adolfo dahil hepinizi gebertirim. Yeterince ölümsüz değilsin Kevın.

-İmkansızın peşinde koşuyorsun Jeff.

Daha fazla boğazımı sıktığında nefes alamamaya başlamıştım.

-Sana yorum yapmanı söylemedim.Çeneni kapa ve bu işlere bulaşma.

Bir an için öleceğimi bile düşünmüştüm.

-Ve dediğim gibi seni G-E-B-E-R-T-İ-R-İ-M.

Boğazımı en sonunda bıraktığında,derin derin nefes almaya başladım.

-Bunuu sana ödeteceğim Jeffrey.Hem de fazlasıyla.

Umursamamadan kırıdğı kapıdan geri dışarı çıktı. Adi herif !

Hayley'e yaptığımı daha öğrenmemişti.Bunu öğrenmiş olsa şurada beni öldüreceğini çok iyi biliyorum ama yapmadı.Hala zamanım var gibi gözüküyor.Sıra diğerindeydi.

•••○•••○•••○•••○•••○•••

*Kehanette beklenilen küçük kraliçe,gözlerindeki derin maviliğin tüm gücü seni güçlendirdiği kadar,öldürebilir.Bunun farkında olmadan yavaş yavaş tüm acı kalbine işleyecek.Yaptığın iyi olacak. İçindeki kötü ortaya çıkarken bundan zevk alacaksın.Çünkü içinde kalmış kötülük dışarı çıkmayı bekliyor.Bu senin soyunun gereği kraliçe.Şimdi gözlerini kapa ve sadece beni sev.Ve sadece bana kulak ver.Doğru olan benim.

**Kraliçe.Sen asil soydan gelmiş o beklenen kişisin.Sen seçilmiş kişisin.İki yol ve bir seçenek hakkın var.Gerçek olan senin kararındır.Kararların tüm kehaneti değiştirecek.Kraliçe.Zaman doluyor ve seçim yapmalısın.

SAVAŞÇIWhere stories live. Discover now