16. BÖLÜM

289 9 7
                                    

Taksiye ücretini verdikten sonra kapıyı açıp aşağıya indim. Buraya en son gelişimde kafamda bir ton soru işaretleri doluydu. Şimdi ise bu fabrikaya hiç olmadığım kadar rahat giriyordum. Pamir'in dediği gibi flash belleği teslim etmek için fabrikaya gelmiştim. Devasa ve bir o kadar da eski kapılarından geçtikten sonra merdivenlere doğru ilerledim. Merdivenleri bitirdiğim sıra karşıma dikilen kız ile duraksadım. Kız birkaç saniye beni süzmeye başladıktan sonra konuştu.

"Sen kimsin? Seni burada ilk defa görüyorum."

Kendime nasıl bir sıfat bulacağımı bilemezken aklıma gelen ilk cümleyi söyledim.

"Pamir'in bir arkadaşıyım." dediğimde kız gözlerini devirerek konuştu.

"Pamir halbuki arkadaşlarını buraya pek getirmezdi. Huyu değişti herhalde." 

Kızın cümlesini cevapsız bırakıp gideceğim sıra yeniden konuşmaya başladı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Kızın cümlesini cevapsız bırakıp gideceğim sıra yeniden konuşmaya başladı.

"Adım ne demiştin?"

"Minel." dedim elimi karşımdaki kıza uzatırken.

"Demek Minel sensin. Baştan söyleseydin ya."

Kız bu sefer daha sevecen yaklaşmayı tercih etmişti.

"Bende Selen. Memnun oldum. Pamir'in kız kardeşiyim."

Demek Gece'den adını bolca duyduğum Selen bu kızdı. Benimde gözlerim istemsizce Selen'i süzmeye başladı. Açıkcası kız fazlasıyla güzeldi. Kocaman mavi gözleri uzun kumral saçlara sahipti. Fiziği ve üzerinde ki kıyafetleriyle fazla alımlı duruyordu. Selen'e kısa bir gülümsemeden sonra gidecekken yeniden konuşmaya başladı.

"Pamir senden çok bahsetti. Seninle gerçekten tanışmayı istiyordum. Bu karşılaşma çok iyi oldu."

"Tanıştığımıza bende sevindim." diyerek cevap verdim.

"Pamir daha gelmedi. Biraz sohbet edelim ne dersin?"

Selen bana fazlasıyla samimi geldiğinde  başımla onayladım. Koridordan ilerleyen Selen'i takip ederken bir yandan Gece'ye ihanet mi ediyorum diye düşündüm. Gece'nin anlattığı kadarıyla Yiğit'in onu aldattığı kız Selen'di. Ama nedense karşımdaki Selen'i bir ilişkiyi bilerek bozacak gibi biri olduğunu düşünmüyordum. Selen koridordaki kapılardan birini açıp içeri girdiğinde bende onu takip ettim. Odanın içi aynı diğer odalardaki gibi devasa eşyalarla donatılmıştı. Tek farkı ise diğer odalardaki iç karartıcı renklere nazaran daha aydınlık olmasıydı. Selen çalışma masasının yanındaki koltuklardan birine oturduğun da bende karşısına yerleştim. Konuşmayı fazla sevdiği her halinden belli olan Selen ise daha fazla bu suskunluğa dayanamadı.

"Kendinden bahsetsene biraz. Neler yapıyorsun anlat."

"Tek başıma yaşamaya çalışıyorum diyebilirim. Okumuyorum elimde de elle tutulur bir mesleğim yok. Sanırım fazla boş yaşıyorum."

ALABORAWhere stories live. Discover now