49-KAR TANESİ

3.9K 146 98
                                    

Keyifli okumalar pamuk eller vote ve yorumlara lütfeen !

***

Kaan kızın dibine düşmüş bir şekilde onu izlerken Barış gülerek kafasına vurdu. "Sen bu kıza cadı demiyor muydun ?" 

Gülerek "Evet diyordu," deyip onu onayladığımda Kaan ofladı. "Güzel bir cadı olamaz mı ?"

Şimdiye kadar izlediğim tüm çizgi filmleri aklıma getirirken güzel bir cadı görmüş olup olamayacağımı tartıyordum.

Sanırım yoktu.

Zeynep'in telefonu çalmaya başladığında hepimiz ona baktık. Can kolunu omzuna atıp onu kendine çektiğinde Zeynep telefonunu çantasından çıkardı. Ardından açıp kulağına götürdü. "Efendim abi ?"

Kafeye girdiğimizde Zeynep "Dışarıdayım. Merve de burada," deyince Barış kulağıma eğildi. "Kıvırcığın abisi mi var ?"

Kafamı salladım. Ben de onun kulağına doğru "İsmi Oğuz," dediğimde kafasını salladı ve doğruldu.

E tabi çocuk 1.80 di ve bana bir şey demek için eğiliyordu.

Kuzum ya.

Büyük bir masaya geçtiğimiz sırada Zeynep oturmadı ve uzaklaştı. O konuşurken garson "Hoş geldiniz," deyip menüleri dağıttığında Barış "Ne içeceksin ?" diye sordu. Dudaklarımı büzdüm. "Bilmem. Seninkinden olsun." Kafasını sallayıp kolunu arkamdaki sandalyeye attı ve menüyü kapattı.

Can ile Kaan da menüyü kapatıp masaya koyduklarında Can bana kaş göz yaptı. "Bir şey mi var ?" Kafamı iki yana salladım. "Yoo."

Dudağını büzdü. "Bir hal var gibi Zeynep'te."

Kaşlarımı kırıştırdım. Benim fark ettiğim bir şey yoktu ama bilemiyordum. Şu sıralar pek fazla yanında olamadığımdan Can daha iyi bilirdi.

"Bilmiyorum."

Kafasını salladı. Zeynep yanımıza geldiğinde boğazını temizledi ve yapmacık bir gülümseme yerleştirdi yüzüne. Kaşlarım çatılırken Barış'a baktım. O da kaşlarını çatmış Zeynep'e bakıyordu. Can ve Kaan da dahil herkes ona bakarken Zeynep çatallı sesiyle "Ne bakıyorsunuz ya ?" diye sorunca Can ayağı kalktı ve onu kolundan tutup çekiştirmeye başladı.

Barış dizini sallarken yutkundum. Kötü bir şey mi olmuştu acaba ?

Kaan "Ortam gerildi," dediğinde garson yine yanımıza geldi. "Siparişleri alayım."

Arkama yaslanıp Zeynep ile Can'a bakarken Barış "Birazdan vereceğiz," dediğinde garson gitmedi. "Yalnız çok yoğunuz şuan. Şimdi alayım ben."

Kaşlarımızı çatıp ona baktık. Ben kendimi tutamayıp "Daha sonra dedi," dediğimde Barış tek kaşını kaldırarak garsona baktı. "İkile,kardeşim."

Garson bana göz kırpıp arkasını dönünce gözlerimi kapattım. Barış histerik bir kahkaha atıp ıslık çaldı ve "Bak bakayım bir buraya," dedi.

Elim hemen koluna giderken sinirli bakışları bana döndü. Hızlıca "Barış. Lütfen," dediğimde sinirle derin bir nefes verdi.

Sandalyemi ona çekip kollarımı boynuna doladım. "Sakin ol tadımız kaçmasın."

Aklıma 'Ali Rıza Bey tadımız kaçmasın' gelirken gülmemek için dudağımı dişledim.

Seyiren damarını görünce ellerini tutup belime yerleştirdim. Taş gibi olmuş olan kolu belime yerleşirken tekrar aklına gelmiş olacak ki beni ittirip hızla ayağa kalktı. Sandalyeyi ittirerek sesle garsona yaklaştı ve onu kendine çevirip suratına yumruğu indirdi.

KIRMIZININ SİYAH HALİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin