GERÇEKLER

4.8K 160 13
                                    

Bölüm şarkısı; (Kürşat Zengin-Kalp Yolu)

Boğazımın kuruduğunu hissederek araladım gözlerimi. Geceydi halâ. Hareketlenerek doğruldum ve yattığım yatağın diğet tarafında uyuyan sevdiğime baktım.

Tam 1 hafta geçmişti Yiğit'in vurulmasının üzerinden. Hastaneden taburcu olmuştu ve ben şuan Yiğit'in evindeydim. Ona bişey olmasından çok korkuyordum ve yalnız bırakmak istemiyordum.

Ayağa kalktım ve odanın kapısını açarak dışarı çıktım. Koridorda ilerleyip merdivenlerden aşağı indim.
Yiğit'in evi iki katlıydı. Modern ve spor döşenmişti.

Mutfağa girip buzdolabındaki sürahiyi çıkardım ve dolaptan bardak alıp doldurdum. Suyu içtikten sonra boğazımda rahatlama hissettim.
Tekrar yukarı çıkıp odaya girdiğimde, Yiğit uykulu birşekilde yatakta oturur pozisyona gelmişti. Kafasını kaldırıp bana baktığında anlına dökülen saçlarıyla ne kadar tatlı göründüğünü düşündüm.

-Noldu canım, ağrın mı var?

Yanına ilerlerken merkala konuşuyordum. Kafasını iki yana salladı.

-Hayır, senin varlığını hissedemeyince uyandım. Çok alıştım kolumun altında olmana. Sensiz uyuyamıyorum

Dedi. Bir insan evladı bu kadar tatlı, sempatik, yakışıklı olabilir miydi?

Yatağa doğru ilerleyip kendi tarafıma oturdum ve yanağına sulu bir öpücük bıraktım. Anında uykulu hali giderken beni kendine çekti ve anlımdan öptü.

-Su içmek için mutfağa gitmiştim. Hadi bakalım ben de geldiğime göre uykuya devam

Dedim gülümseyerek. Karşılık olarak bana kocaman bir gülümseme bahşetti ve;

-Uyuyalım bitanem

Dedi. Beni tekrar kollarının arasına alarak saçlarıma bir öpücük kondurdu. Ben de köprücük kemiğinin üzerini öptüm.
Huzurlu bir uykuya dalmak üzereyken Yiğit'in;

-Seni seviyorum güzelim

Dediğini duydum. Bende

-Seni seviyorum

Diye mırıldandıktan sonra tamemen uykuya teslim ettim kendimi..

Burnuma bişey dokunduruluyordu ve bu fena halde kaşındırıyordu. Gözlerim açmadan elimi burnumun üstüne götürdüm fakat bişey yoktu. Elimi çekip tekrar uyku pozisyonu aldığımda yine aynı şeyi hissettim.
Gözlerimi yavaşça araladığımda, gülümseyen yakışıklı bir surat ve parıldayan yeşil gözlerle karşılaştım.

Anında yüzümde gülümseme oluştu. Her sabaha böyle uyanmak mükemmel bir histi. Sevdiğim adam baş ucumdayken,  nasıl mükemmel olmazdı ki.

Gözlerim eline kaydığında bir tutam saçımı tuttuğunu gördüm. Demekki burnuma dokundurduğu şey benim saçımdı.
Sanırım azıcık oyun oynasak fena olmazdı.

Yataktan kalktım ve gülümseyerek halâ yatakta oturan sevdiğime doğru eğildim. İyice yaklaştığımda gözleri dudaklarıma kaydı. Tam dibine girdiğimde gözlerini kapatmıştı. Hızla çenesini öptüm ve koşarak odadaki banyoya girip kapıyı kilitledim.

Yiğit'in arkamdan yaptığı söylenmeleri duyabiliyordum ve bu kahkahalarla gülmeme sebep oluyordu.
Elimi, yüzümü yıkayıp saçlarımı at kuyruğu yaptıktan sonra kapının kilidini açarak dışarı çıktım.

Adım atmamla, sırtımın duvara yapıştırılması bir olmuştu. Karşımda sırıtarak bana bakan Yiğit, yaptığım oyunu gerçekleştireceğini ifade ediyordu. Aslında şikayetçi olacağım da söylenmezdi ama bunu ona belli etmeye gerek yoktu.

ÖĞRETMENİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin