Vampirlerin ve kurtların gittiği bir okula gidecek olan Clarke insanların yaşadığı hayatta bir çocukla tanışır ve çocukdan hoşlanır ama o insandır yada Clarke öyle sanıyordur Clarke o okula gittiğinde ne yaşayacak ve bilin bakalım orada kimleri göre...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Anneme nasıl olmuş diye göstermek için aşağıya indim Parrish' de oradaydı ,babamda oradaydı, annemde oradaydı ,Clara 'da oradaydı yani anlayacağınız herkes oradaydı . :D Clara bana bakarak;
"Müthişsin!Değil mi millet ?" herkes bir evet deme isteğiyle aynen dercesine kafasını salladı . Clara 'ya bakarak;
"Clara saçımı yapalım hadi." dedim neden mi çünkü saçlarım düzdü ve dalgalı bir şey olsun istiyordum. Clara'da yanıma gelip saçlarıma hafif dalga katmaya başladı . Hala içimde kötü bir his vardı ve bu yüzüme yansımış olmalı ki Clara bana bakarak ;
"Ne oldu abla?" diye soru sordu ona bakarak üfledim ve ;
"Bilmiyorum Clara içimde çok kötü bir his var." dedim o da bana bakıp gülümsedi ve ;
"Öyle şeyler olur heyecandandır korkma hiç bir şeycik olmaz ." dediğinde tamam dercesine kafamı salladım cidden içindeki kötü bir his var ve hala sürüyor....
Deal'ın Gözünden=
Heyecandan evde dört dönüyordum. Annem bizi aşağıya çağırınca koşarak aşağıya indim . Evden çıkarak yola koyulduk.Kenarda bir çiçekçi olduğunu yanında da market olduğunu babama söyleyince babamda aynısını yaptı.Onların evine doğru yola koyulduk . Elim ayağım titriyordu Dylan bana bakarak ;
"Sakin olur musun ağabeyciğim hı ?" dediğinde ona bakarak ;
"Ne bu resmilik bakayım ?" diye sordum biraz baktıktan sonra ;
"Hiç ayrılmayın abi o kızı üzme o mutlu olmayı hak ediyor tamam mı?" dediğinde ona bakarak sözümü yönelttim;
"Şuan bu durumda doğru konuşmasaydın bana karışmana izin vermezdin ve ya seni dinlemezdim ama şuan çok doğru konuştun biliyor musun o kız daha fazla acıyı kaldıramaz yani hak edemez ." dedim haklıydım, Dylan'da haklıydı . Artık Clarke'ı üzemem . Evlerine gelmiştik babam bir anda kornaya basınca irkildim ve gülmeye başladım. Tam o anda göğüsümün hizasında bir ağrı hissettim kendimi biraz kötü hissediyordum zaten .
Arabadan inip kapıya doğru ilerledik. Benim prensesim kapıyı açmış ve bizi bekliyordu. Herkes içeri girdi kapıda bir tek biz kaldık. Ona bakıp alı koyamadığım şekilde bakmayı kesemiyordum .Oda bana bakıp gülümsedi. Gülme be kızım çok daha güzel oluyorsun bile diyemedim. İşte tam çiçeği verecekken yere düşürmem de bunu belli etti.Bir çiçeğe bir bana bakıyordu. Sırf benden geldi diye yere eğilip çiçeği alması da beni benden almıştı. Yanağından öpüp içeri geçtim.Etrafta çok ciddi bir koku vardı. Ama ben ve Clarke birbirimize bakışıp gülüyorduk .Clarke bir anda ayağa kalkıp ;
"Kahvelerinizi nası içersiniz?" dedi ben de ona bakıp ;
"Bence herkes sade içsin burada şeker var zaten." dediğimde herkes gülmeye başladı Clarke ise bana bakıp masumca gülümsüyordu. Şimdi uzun uzun anlatmıycam kahveler geldi ve sohbete başladık . Babam çocuklar hazır mısınız dediğinde ben ;
