Bölüm 5 : Seni Sevimli Domuz

65.9K 4.2K 256
                                    

Topuklu ayakkabı bir kadının bazen kurtarıcısı, bazen ise kabusudur. Ama bir kadın her ikisinin de olmasını reddederek, çıplak ayak geziyorsa işte o kadın, sevilesi, öpülesi, içine çekilesi bir kadındır. Erkeğini şaşırtıp, bozguna uğratan çıplak ayaklı bir kadına asla 'kötü, umursamaz, kaba' davranmamalıdır. Çünkü kadın bunun acısını mutlaka çıkartacaktır. Ah sizi erkekler. 


Yol boyunca bir şekilde yol altında kalmamak için arabaya sıkı sıkı tutunup durdum. Tavşan gibi yerimde zıplayıp dururken Bera bu duruma alışkın görünüyordu. Benim ise öğle yemeğinde yediğim tavuk ciğer dürümü bütün mide bulandırıcı görüntüsüyle kucağıma dökülmek üzereydi.

Allah aşkına benim ne halde olduğum umrunda bile değildi. Yüzümü buruşturmuş ciğeri içimde tutmak için çaba verirken, o gayet kontrollü bir şekilde bu ölüm canavarını sürmeye devam ediyordu.

Benim kızımın gözünü seveydim, yolda bıraksa bile, yavaş gitse bile hiç değilse ömrümde bu kadar zıplamaz, midemin içi ise bu kadar karışmazdı.

Şuan benim ne halde olduğumla ilgilenmiyor olabilirdi ama arabasının bakımlı koltuğunu ciğerlerle şenlendirdiğim vakit içimden bir ses gereğinden fazla ilgileneceğini söylüyordu.

Arabanın üstü açıktı. Yol boyunca korkarak arabaya resmen yapıştığımı herkes görmüş olmalıydı. Bir de arabaya kucaklanarak bindirilmiştim ...boyumun kısalığı hayatım boyunca hiç bu kadar utanç verici gelmemişti bana.

Gözümün ucuyla yanımda oturan adama çevirdim bakışlarımı. Kaşları çatık bir şekilde yola odaklanmış eliyle de direksiyonun üzerinde ritim tutturmuştu. Halbuki arabada radyo falan da açık değildi.

Ben ona bakarken araba bir çukura girdi, benim tarafım yola doğru çöktü.
Beklemediğim için ellerim kaydı ve düşeceğimi zannedip çığlık attım.

Vücudum yana doğru kaydı ve koltuğumdan havalandım. Kemerim sıkı sıkıya bağlıydı ama o bile benim kapıdan sarkmama engel olamadı.

Yüreğim korkuyla ağzıma gelirken araba birden durdu. Kollarım çılgınca bir hareketle arabanın kapısına yapışmıştı. Bir an geldik diye derin bir nefes alırken o çoktan arabadan inmiş benim tarafima gelmişti.

Korku beni nasıl bir hale getirmiş ise kollarımı kapıya sardığım yerden güçlükle ayırdı.

"Allah aşkına kemerini sıkı bağlamadın mı sen?" Sinirli görünüyordu. Kapıyı açtı ve dev gibi cüssesiyle tepemde dikildi. Ben ne yapacak diye beklerken eli kemerime gitti. Eğildi.

Saçları burnumun dibine kadar girdi. Göğsüm hızla inip kalkarken kokusunu duymamak için nefes almayı kestim.

Eğer kokusunu duyarsam dayanamayıp ellerimi o saçlara geçirecektim. O ise bana bu kadar yakın olmayı hiç dert edinmiyormuş gibiydi. Kemerimi o kadar sıkılaştırdı ki tuttuğum nefesimi istemsizce bıraktım.

Homurdanarak geri çekildi ve kapıyı sertçe geri kapattı.

Hayır, daha yolumuz vardı. Midemdeki ciğerler isyan ediyordu. Daha fazla kendimizi tutamayız Feride diye bağırıyorlardı.

O da geri bindi ve jeepi çalıştırdı. Yolun geri kalanı boyunca sıkı bağlanan emniyet kemerim yüzünden kazık gibi oturarak gittim. Bütün uzuvlarımı kilitlemiş gibiydi.

Sonunda bir apartmanın önünde durduğumuzda şaşırdım. Şaşırdım çünkü beni getirdiği yer benim evime iki sokak uzaklıktaydı, ürkütücü bir şekilde gözlerimi kırpıştırdım.

Sanaldan Gerçeğe | TAMAMLANDI!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin