5. Bölüm

8.3K 212 89
                                    

Multimedia: Çağla Ft. Sinan Akçıl - Pardon (Karşılıklı dans ederken ki müzik)

Geç gönderdiğim için özür dilerim, malum okul zamanı. Beklediğiniz için teşekkür ederim <3

İyi Okumalar!

~~~~~~~

Eve geldiğimde kendimi direk duşa attım. Bir gün de yeterince heyecan yaşamıştım. Kalbime yeterince kan pompalanmıştı, hatta fazlasıyla.

Duşu aldıktan sonra yatağa oturdum. Saçlarımı önüme aldıktan sonra, gevşek bir şekilde örmeye başladım. Saçlarımı örerken aklımdan bugünün sahneleri geçiyordu. Öylesine ihtimalsiz bir şey gibiydi ki, benim için abim dışında hiç birşeyim olamazdı hep ama şuan küçükken oynadığımız o evcilik oyunu gerçekleşiyordu.

Öylesine bakarken bir yere doğru, kapımın çalmasıyla dalgınlığımın verdiği etkiyle irkildim. Ayağa kalkıp masaya doğru ilerledim, kapıyı açtım ve kim olduğuna bakmadan toka kutusundan lastik tokamı aldım. Lastiği parmağımdan geçirdikten sonra saçıma bağladım. Arkamı dönünce Yaman tam karşımdaydı, yutkunmadan edemedim o an da.

Ellerini bana uzattığında hafif bir ürkeklik edip, geriye doğru gittim fakat arkamdaki masaya kalçam yapışınca gidecek yerim olmadığı anladım. Bunun farkına varınca gülümseme kapladı yüzünü ve yanağında çukur oluşuverdi. Ellerini iki yanıma uzatarak masaya dayandı. Bana daha yakın olmuştu bu duruşuyla.

"Eskiden böyle yakın olduğumda, kalbin bu kadar hızlı atmazdı. Sence bunla umutlanmalı mıyım, beni sevmeye başlıyorsun diye?" dedi gülerek. Saklambaç oynarken, ikimiz aynı yere giderdik ve hep böyle dipdibe olurduk bunu bile unutmamıştı.

"Unutmamışsın. " diyebildim bir tek. Bu sefer gülünce, yanağındaki çukuru daha bi derinleşmişti.

"Ben seninle olan hiç birşeyi unutmadım ki. Zaten unutsaydım, seni de unuturdum Kainat. Ama şurada," sol tarafını işaret ederek "şurada küçük bir yer var, kalp denilen. İşte o kalp yıllardır sen diye atıyor. Tam 17 senedir. " gözlerime yine o ışıkla bakarken, kafamı huzursuzca eğdim. Gülme sesi kulaklarıma dolarken, masaya daha sıkı tutundu. Kulağıma doğru eğilmeye başlayınca nefes tuttum. "Benden utanma, yoksa sana daha çok aşık olurum, masumane hallerine. " boynumda nefes almaya devam ederken, kafamı kaldırmıyordum. Sonunda ellerinden destek alarak üstümden çekildi ama hala bana baktığını hissediyordum. "Nefesini de tutma. " diye hatırlatma yaptı daha sonra tuttuğum nefesi verdim. Kapıya doğru yönelince kafamı kaldırdım. Elini kapının koluna koydu ama açmadı kapıyı. Aklına birşey gelmiş gibiydi. Bana bakınca gözlerimi kaçırmadım bu sefer. "Senin beni sevmeni umut etmek bile güzel Kainat, bilmeni isterim. İyi geceler. " diye ekleyip, gitmişti.

Yaslandığım masadan kalkıp yatağa attım kendimi. Saat baya geç olmuştu ve uykuma yeterince direnmiştim. Vücudum yorgundu, hem fiziksel olarak hemde ruhsal olarak çok sarsılmıştım. Yorganın altına girdiğimde Poyraz'ı düşünmeden edemedim. Madem ayrıldık neden bana olması gerektiğinden fazla sevgi gösteriyordu? Hala sevgili gibiydik? Beni neden öpmek istedi?

Bu sorular başımı ağrıttığında göz kapaklarımı kapattım. Baş ağrım hafif dinerken, düşüncelerden uzaklaştırdım kendimi. Uykuma direnmeyi kesince, hemencecik uykuya dalmıştım.

~~~~~

Uyandığımı fark edince, gözlerim kapalı şekilde komodin üstündeki telefonumu aradım tek elimle. Daha dün akşam buraya koymuştum. Gözlerimi açmak istemiyordum ama bulmak için açmak zorundaydım. Gözlerimi açıp komodinin üstüne baktım. Hala yoktu. Hemen kalktım ve yerde şarjda olan telefonuma gözlerim kısık şekilde baktım.

Akraba Evliliği Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin