Asla mutlu olamayacağımdan artık eminim. Kalbimi kime tamamen emanet etsem sonunda paramparça olduğundan emin olduktan sonra iade ediyorlar.
Kris, Jongin...
Devamına gerek yok, başka isme; listemin uzamasına ihtiyacım yok. Evet, sonunda Jongin de verdiği bütün sözleri unutup, beni ortada bırakıp yoluna devam etti.
Sabahları saçlarımı okşayan elleri kimleri okşuyor, sevgilim şimdi nerede ve kiminle nefes alıyor, bilmiyorum. Hayatın bir karması olduğunu söyleyip duran bütün o bilmiş insanlara sormak istiyorum. "Bunları hak edecek ne yaptım? Açıklasın biri bana artık şu hatamı! "
Sehun kendi kendine yaptığı söylenme işine ara verip yol kenarındaki markete girdi.Bir süredir en yakın arkadaşı olan sigarasından bir paket alıp kasaya ilerledi. Soğuktan, soğuk günlerden, soğuk günlere sahip Seul'den nefret ediyordu. Elindeki rengarenk süt kutularını tezgaha bırakan adamın arkasında sıraya girip huysuzca söylendi. Sürekli çoluk çocuğa karışıp duran şu yeni nesilde nefretinden payına düşeni alıyordu.
Aldığı sütleri poşete yerleştiren adam sırtını döndüğünde, Sehun elindeki sigaranın parasını uzatıyordu.
"Merhaba Sehun, nasılsın?"
К сожалению, это изображение не соответствует нашим правилам. Чтобы продолжить публикацию, пожалуйста, удалите изображение или загрузите другое.
Elindeki sigarasına bakarken soruyu soran eski sevgilisine ne demeliydi Sehun? Mahvettiğiniz hayatımın keyfini sürüyorum mu ya da artık yapamadığı işinden kovulmanın verdiği huzurla sabahların keyfini nasıl çıkardığını mı?
Sadece ağzının içinde mırıldandığı bir "iyi" kelimesini paylaşıp sessiz kaldı. En iyisi buydu belli ki. Kimse mahvettiği yaşamlar üzerindeki imzasını kabullenmezdi nasıl olsa, değil mi? Sohbeti devam ettirme niyetinde olan Kris'i arkasında bırakıp sokağa attı kendisini. Yeni paketini aceleyle açıp bir dal sigara yaktı. vücudunda biriken fazla siniri beyaz dumanla üfleyerek uzaklaştırdı kendisinden.
"Uzun zaman oldu Sehun shi, nasılsın?" Bütün dünya Sehun'u merak ediyor, onun iyiliği ve mutluluğu için dönüyordu çünkü. "Siz ağzıma sıçmadan önceki, mutlu hayatımı istiyorum" diye bağırmak ve kalbine bir bıçak saplayıp bu sikik dünyadan defolup gitmek istiyordu.
"Seni biriyle tanıştırmak istiyorum."
Sehun eski sevgilisiyle bir örnek giymiş adamın yüzüne bakıp içindeki bütün acıyı ona devretmek istedi.
"Ben mutluyum, aşığım, hayatım çok güzel!" diye bağıran yüzünden nefret etti gamzeli olanın. Asla yüzüne hüzün değmemiş gibi gülümseyen Yixing'i başıyla selamlarken fark etti arabadaki bebeği.
Oturduğu yerden gülücükler saçarak kendisine bakan bebek o'ydu. Yixing ve Kris'in bebeği; belki de Yixing ortaya çıkmasa kendisinin olacak bebek.
Elleri titrerken uzandı ufaklığa. Hala saç çıkmamış başına bir öpücük kondurup kucağına aldı bebeği. Minik beden düşündüğünden zayıf ve narindi. Gözleri doldu; beyaz tenli, tombul parmaklar yanaklarını bulunca.
