Bilinmeyen Numara.

Start from the beginning
                                    

"ciddi mi lan?."

Veridigim tepkiye Mehmet kahkaha atarken Ege gözlerini deviriyordu iç sesim o gözlere çığlık atsada sakinliğimi koruyarak melisin Sag yanına oturmuştum

"Azra melis senin yerine de kesti,bir bakışı var çocuklar korktu lan."

"yaparım bilirsiniz."

Mehmet dogru söylemiş olsa dahi sırf melise takılmak amaçlı

"Mehmet melis öyle şeyler yapmaz."

Ege konuştu benim arkamdan.

"itiraf var elimizde."

Agzımı yayarak

"inanmam. O bensiz kimseyi kesmez."

"sende tek başına kimseye bakamazsın sevgilim."

..

Mehmet ve Ege den biraz uzak kalmak istiyordum çünkü onların yanında melis le daha farklı yapıda idik en azından yan yana gelince ikisininde dedikodu sunu yapabiliyorduk. Bir cimcik daha atınca melis boğazından inilti sesine de dayanamayacak olmalı ki 'biz kız kıza konuşalım'  dedi ve kolunda beni takarak biraz uzaklaştık

Karşıma geçti ve muhteşem sorularına başladı

"Niye geç geldiniz.?"

"annem le biraz atıştık benim de moralim bozuldu evden çıkınca aglamaya başladım bi de baktım Ege karşımda."

"ciddimisin?."

"aynen."

"bir şey sordu mu?."

"sence?."

"ee sonra."

"geldik işte."

"kötü olmuş istersen bugun bende kal."

"can gelir akşama onu özledim."

Sessiz kalınca

"sen le Mehmet ne iş?."

"yok bir şey."

"emin misin?."

"evet."

İki gözümde devirdim

"esmer seviyorum, hem benim aklım can ' da."

"bak sen."

"hı hı yengen olucam benle aranı iyi tut."

Kahkaa atmıştım o ise Mehmetle Ege nin yanına dogru yürümeye başlamıştı

Hafif hafif yağmur başlayınca kafamı gökyüzüne dogru kaldırdım yüzüme gelen damlalar huzur verirken telefonum titremişti elime telefonu alırken gözümde arkadaşlarıma takılmıştı melis in attığı kahkalar ağaçların da yardımı ile yankı yapıyordu Mehmet in gözlerinin içi gülüyor, Ege ise şaçlarını bir Sag bir sol a atıyor onlara eşlik ediyordu. Hava kapalı olmasına ragmen yarısı bizim okulun ögrencisi ile olan park toprak kokusu nu yayarken bilinmeyen bir numaradan aldığım mesaj a tıklamıştım

"insanlara güvenme, senin tek dostun yağmurlar, ve bir gün herkes gider."

Bu da neydi şimdi, yagmur damlaları telefonun üzerini iyice mahvederken mesajı iki üç kere okumuştum ıslak saçlarımla bizimkilerin yanına dogru yürüken bir mesaj daha geldi

"bu mesaj dan onlara bahsetme."

Şok olmuştum ne yani yanlışlık la gelen bir mesaj degilmiydi bu, nasıl yani bilerek özellikle mi bana atılmıştı ve en önemlisi benim nerde oldugumu nasıl biliyordu,....

Beş dakika boyunca hiç konuşmamıştım aklım da o mesaj da idi ürpermiştim ve bu beni tedirgin ediyordu

Ege yavaş adımlarla bedenime biraz daha sokulmuştu kendini bana yaslamak amacıyla belimden tutarak beni kendine dogru çekerken bende refleks olarak gülümsemiştim. Elim onun boyununa dogru ilerlerken kafasını köprücük kemiğime yaslamıştı hafifçe bana bakan gözleri ile

"niye tedirginsin.?"

Anlamıştı. Ah nalet olsun beni benden iyi tanımasından nefret ediyordum.

"değilim."

"yalan söyleme."

Mesaj ı ona bahsedersen atan kişi ye Çin işkencesi yapardı kız veya erkek ona göre farketmezdi bir kere bana bile vurmuştu o yüzden sesiz kalmalı idim

"can ı özledim."

Yalan söylediğimi anlamazdı bu sefer çünkü ben her zaman özlerdim can' ı oda bu duruma sinir olduğundan dolayı ses çıkarmazdı çünkü can'ı sevmiyordu, can da ondan farksız degildi oda Ege den hoşanmıyordu tahmin ettiğim gibi sessiz kalmayı tercih etti bende Sag elimle onun sarı saçları arasında oyalanma başladım

Melis 'i  dinliyorduk üçümüz de melis de olmasa galiba sıkıntıdan patlardık o kendince şakalar yapmaya devam ederken ben istemsizce dalıyordum..

.................................

Eve geldiğim de saat 17'08 i gösteriyordu
Sessizce kimseye gözükmeden odama çıkmıştım telefonumundan pera nın aşk biter şarkısı çalarken bende dolabımının önüne geçerek üstüme pijama takımı mı giyiyordum kirli çamaşırlarımı banyom daki sepete atarken nemli şaçlarımıda bir toka ile toplarken şarkı bitmiş yeni bir parça çalıyordu
Cem Adrian ın sesi odama dolarken yatağımın üzerindeki paket dikkatimi çekmişti ellerimle paketi alınca onun en sevdiğim çikolata paketi oldugunu farkettim. Gözlerim kocaman olurken yüzüm de ki tebessüm le can a binlerce teşekkür yağdırdım onun bu küçük sürprizleri beni benden alıyordu böyle sevecen bir abiyi kim sevemezdiki telefonuma uzanırken
Can kararsu adını rehberde buldum
Sol kulağıma dogru götürürken mor pijamamın üzerinde duran paketle aşk yaşıyorduk

"Alo."

"şu çikolata paketleri."

"eheh."

"tanıdık geldi dimi."

"ee afiyet olsun."

İç çektim.

"teşekkür ederim, ihtiyacım vardı."

"biliyorum içime dogdu."

Gülümsedim

"ee akşam ne yapıyoruz güzelim."

"sarhoş olsak."

"hep Ege den senin bu içki merakın."

Bu sefer gülüşüm daha sesli iken bu aklımı kurcalayan mesaj olayını ona anlatmalıydım

"teşekkür ederim seni çok çok seviyorum öptüm."

"görüşürüz güzelim."

Kafamı geri attım ve bir derin uykuya daldım







Yazdıklarımı beğenmemiş olmanıza inanmak istemiyorum bu yüzden yazdıklarımı bir kaç gözden geçirdim. Bölüm geç geldi bu okuyup da oy vermemeniz den kaynaklı yinede hepinize saygım var inşallah kendinizden  bir kaç olay bulabilirsiniz bu bölümler kısa tutmayı bilerek yapıyorum gelecek bölüm daha uzun ve diyalog lu olacak jdjdjjdj sizleri seviyorum

Yağmur Gibiyim. Where stories live. Discover now