ANLAMSIZ

Bölüm~9

Merhabalar. Bu bölümü canım arkadaşım ve kapağımı yapan Şevval Karapınar yani Alone_Angel_1907  ithaf ediyorum. Bu arada kızımın annesi olur musun? Adlı hikayeye bakar mısınız. Şimdiden teşekkürler.
Bölüm~9
Sinem Kuran
Sabahın erken saatlerinde uyandım. Ağrım çok fazlaydı. Bir hafta geçmesine rağmen canım çok yanıyordu. Bana yaptıklarını çok ağır ödeyecek. Şuan gerçekten bedensel ve ruhsal açıdan çökmüştüm. Ama bir andan da sevinmiştim. Çünkü annem ve babam bu olaydan sonra yurt dışına dönmeme kararı aldılar. Orada olan şirketi amcam, buradakini ise babam yönetecekti artık. Annem de çalışmama kararı almıştı. Babam hala beni öyle görünce sinirden kuduruyordu. Ama bir yandan da beni mutlu etmek için ellerinden ne gelirse yapıyorlardı. Gerçekten de mutlu oluyordum. Artık hayatımın değişeceğini düşünüyorum.  Babam çok disiplinli biridir. Eminim ki saat kaçta geldiğimi gittiğimi gece dışarı çıkamayacağımı biliyordum. Ee tabi peşime koruma da takar. Doruğu düşünüyordum. Bu kadar da acınacak halde olduğunu bilmiyordum. Ondan nefret etmek istesem de olmuyor. Hafif bir kin beslemekten başka içimde başka hiçbir duygu yok. Artık sevmediğimi sadece bir ihtiyaç olduğunu düşünmeye başladım. O beni çirkin bir kız olarak görüyor bende onu ihtiyaç olarak görüyormuşum. Ama şimdi daha güçlü olduğumu bilmesi lazım. Onun canını benim yakmam lazım ama ben kimsenin canını yakamam ki. O zaman çok üzülüp kendimi onun yerine koyarım. İşte bu kadar aciz ve acınacak haldeyim. Tabi unutmamak lazım çok da merhametliyim. Bugün okula gidip gücümü göstermem lazım. Tabi ki vücudumdaki yaralar belli olmasın diye uzun giyinecektim. Heleki yüzümdekiler çok hafif kaldı. Şimdi fondatenle onu kapatırım. Fondatenimi sürdükten sonra kapatıcımı sürdüm. Gözlerime siyah kalın bir eyeliner ve gri simli far sürdüm. Yeni aldığım narçiçeği tonunuda ki ruju da sürdükten sonra kıyafet seçmeye başladım. Narçiçeği ceket beyaz bluz kot pantolon hine narçiçeği topuklu ayakkabı çantamı da narçiçeği fıstık yeşili beyazlı tercih ettim. Gayet de güzeldim. Güçlü olduğumu belli ediyordum. Ayaklarımda hafif bir ağrı olsa bile gayet iyi. Evden çıkmadan önce anneme söyleyip arabamın anahtarını alarak çıktım. Okula on dakikaya varmıştım. Tüm gözler benim üstüme dönünce çarpık bir gülümseme attım.  Bahçede kızların yanına gittiğimde ikisi de şaşırmış şekilde bakıyorlardı. Biraz şaşırın şaşırmaktan bir zarar görmezsiniz. Doruk bey bir gelsin bakalım...
Doruk Kurtuluş
Duyduğuma göre kız ayaklanmıştı. Ve birşek öğrendim bu benim iki yıl önce reddettiğim kızdı. Şimdi gayet güzeldi. Tabi ki de benim ilgimi çekmiyordu. Onunla sevgili olunmaz düşman olunur. O kadar salak ki bugün okula gelmiş. Yüzünün halini çok merak ediyorum.  Morarıklarla doludur. Ay yazık şuan ağlamak istiyorum.  Okula geldiğimde herkes sadece bir tarafa bakıyordu.  Arabadan inip kapıyı kapatınca birkaç göz bana döndü. Çoğu kişinin gözü hala onda olunca o tarafa gitmeye başladım. Ve bom bu benim dövdüğüm kız değil mi? Yüzünde hiçbir şey yok. Galiba vücudunda var ama onları da gayet güzel saklamış. Şuan sinirden köpürüyordum. Bana bakarken suratı farklı bir hal aldı. Bana acıyormuş gibi bakıyordu. Üzerime doğru yürüyor herkes hayretle bizi izliyordu. Bugün okul çıkışında bahçede ol dediğinde ona *senden korkan senin gibi olsun*
Dedim ve okula doğru yürümeye başladım...
Sinem Kuran
Son iki ders kalmıştı. Ellerim ayaklarım titriyordu. Kantinciyle konuştum. Duyduğuma göre doruk son iki teneffüste kahve içermiş. Bende ne yapacağım uyku ilacı attıracağım. Kime diye sorarsanız tabiki de kantinciye. Pislik ne kadar da çok para koparmıştı benden. Neyse olsun doruk beyi bir yıkalım da o zaman görsün. Çok şanslıyım doruk kendi kahvesini kendi alıyor. Teneffüs zili çaldığında kantine indim. Kantinci baba göz kırpınca gülümsedim. Demek ki Doruğun kahvesi hazırdı. Bir anda içeri doruk ve grubu girince heyecandan ne yapacağımı şaşırmış haldeydim. Dkruk kahvesini alınca tadını çıkara çıkara içmeye başladı. Sen öyle iç iç doruk sonucunu görürsün. İlaç tam bir saat sonra etkisini göstericek ve etkisi dört saate yakın sürecek. Honzırca gülümsedim. Kendimden böyle bir şey hayatta beklemezdim. Planım doruk bahçeye geldiğinde arabaya bineceğiz.  Bir yirmi dakika içinde kendi uyuyacak. Depoya götürdüğümüzde ilk önce bağlayıp güzelce döveceğim. Sonra üstüne adamlar dövecek. Telefonunu da aldıktan sonra depoyu terk edeceğiz. Ama tabiki kamerayla gayet güzel izleyeceğiz. Duvara da kocaman bir ödeştik yazınca iş bitmiştir. Bence gayet güzel bir plan. Son ders de bitti ve doruğu dışarıda beklemeye başladım...
Doruk Kurtuluş
Son derste bitmişti.  Bana tabiki de hiçbirşey yapamayacaktı. Hafiften uykum olsa da gayet güzel onu tekrar dövebilirdim. Artık yanına indiğimde uyku çok bastırmıştı. Araba gelince ona bindik zorluk çıkarmadım daha doğrusu çıkaramadım. Uyku ağır basınca uykuya istemesem de daldım.
Sinem Kuran
Uykuya dalınca gülümsedim. Bir on beş dakika sonra depoya varmıştık. Adamlar doruğu sürükleyerek götürüyordu. Buna acıdım. Sandalyeye oturtulunca ilk bağlandı. Gözüne sert bir yumruk attım. Sopayı alıp bacaklarına tekme atmaya başladım. Gerçekten şuan kendimden utanıyorum.  Ben devamını yapamayacağım için adamlara bıraktım ve arabama binip son gaz sürmeye başladım. Eve vardığımda şuana onları izliyordum. Hala dövüyorlardı. Yeter diye bağırdım. Durdular ve uyutucu iğneyi yaptılar. Sabah olsun da yapacaklarımı bir görsün...