Lets get out here

588 52 45
                                    

Bu yayınladığım 40. Bölüm *-*

Birkaç güne sargılarım çıkacaktı ve bunu bilmek beni son derece mutlu ediyordu. Dikişler ile bir şeyler yapmaya çalışmak neredeyse imkansızdı.

Matt de bugün bize gelmişti ve şuan odamda onunla konuşuyordum.

"Zach hala size bunları yapanları arıyor fakat bir gelişme yok. Dikkat etmelisiniz."

"Zach'e güvenmediğimi biliyorsun değil mi?"

"Bu olayda onun parmağı yok Malia, buna emin olabilirsin."

Parmağı olmadığını biliyorum ama güvenmiyorum işte. Neden, çünkü o da yeri geldiğinde yine aynısını yapıp hem beni hem de Tate'i öldürecek. Ona güvenmek için elimde sebebim yok.

"Neyse benim gitmem gerek. Tate ile aranın iyi olduğunu görmek beni mutlu ediyor."

"Yani iyi sayılır. Sonuç olarak ağzıma sıçmıyor ve şu dikişler sayesinde bana iyi bile davranıyor. Geçen akşam ağrım vardı ve ilacım bitmişti. Gidip gecenin bir yarısı bana ilaç için eczane aradı. Ve ben hala şoktayım. Ne halin varsa gör de diyebilirdi."

Matt elini bana uzatıp saçımla oynamaya başlamıştı. Bende ona içten bir gülümseme attım.

"Kendine dikkat et ufaklık"

"Sende"

Onu kapıya kadar geçirmiştim. Tate de bu esnada mutfakta bir şeyler hazırlıyordu.

"Yardım lazım mı?"

"Aslında lazım değil ama istersen yardım edebilirsin. Nasılsa iki gün sonra dikişlerin çıkacak değil mi?"

İğneleme yapmasa olmaz.

"Bekle geliyorum."

Mutfağa girip Tate'in beni ne için yardıma çağırdığını çözmeye çalıştım bir süre.

"Sorun ne?"

"Her şeyi halletmiştim ama seni buraya çağırıp sinir etmek istedim."

"Biliyor musun?" Dedim yanda duran bezi ona fırlatarak "İşe yaradı"

Tekrar içeriye döndüğümde arkamdan gülüyordu.

"Yapma Malia sadece biraz eğlenmek istemiştim."

"Ama ben eğlenmiyorum" dedim koltuğa çökerek. "Neyse en azından içimizden  biri eğleniyor bu da bir şeydir."

"Matt ile odada ne konuştunuz?"

"Hiç, havadan sudan... senin ne kadar pislik olduğundan... Kısaca her zamanki konular."

Tate de yanıma çöküp oturmuştu. Sonra elimdeki kumandaya uzandı.

"Çok zevksiz şeyler izliyorsun, yakında pembe diziler filan da izlemeye başlarsın sen."

Kanalları gezinmeye başladı ve rastgele bir filmde durdu.

"Güzele benziyor. Senin açtığın saçma şeylerden iyidir."

Kumandayı yana bırakıp filme odaklamıştı. Bense o esnada kanepeden kalkıp pencereye yöneldim.

"Ya bugün hava çok güzel. En azından kısa süreliğine etrafta gezinsek filan olmaz mı? Söz sana zorluk çıkarmam."

"Daha tam olarak iyileşmedin. Ayrıca dışarısı güvenli değil."

"Ev çok güvenli zaten. Evin içinde bıçaklanmıştım hatırlatırım."

Tate bana yine benim suçum olduğuna dair bir şeyler derken ben dışarıyı izliyordum. Hava cidden çok güzeldi ve gökyüzünde tek bi bulut bile yoktu.

Run From Me (Tate-Malia)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin