ODÇ|Bölüm•8

10.4K 489 51
                                    

Bölüm şarkısı; Gece-İyileşmiyor
Medya; Bölümle ilgili

••••

Olur muydu? Acaba yapabilir miydi benim için?

"Şey..sen onun senden vazgeçmesini istiyor musun? Ya da seviyormusun onu işte?"

Şüpheyle gözlerini kıstı. "Ne sevmesi ya! Vazgeçse kurban keserim kızım ben! Ama hiç umut yok Asre, vazgeçecek gibi değil."

Melis'te vazgeçmesini istiyorsa eğer bu fikir tamamıyla uygun oldu, yaşasın!

"Ya benim sana bir şey söylemem gerekiyor."

"Dinliyorum?"

"Şey..senin Araz var ya ben Kaan'ın amcasının barına gittiğimde hava almak için dışarı çıkmıştım, yolda sarhoşlardan kurtardı beni. Sonrasında ise bu sokakta kasıtlı olarak burada olduğumu, böyle bir amacım varsa ona gitmem gerektiğini söyledi."

Söylediklerimle -doğal olarak- ağzı açık kalmıştı.

"Asre ne diyorsun sen?! Ciddi olamazsın!"

Gerçekten sinirlenmişti. Gözlerindeki kızgınlık parıltıları kendini oldukça belli ediyordu. "Ciddiyim Melis. Bende ondan intikam almak istiyorum ve sende yardım edebilirsen aklımda bir fikir var. Böylece senden de uzak duracağını tahmin ediyorum."

"Nasıl bir planmış bu?"

****

Ertesi gün tüm gruba planı anlatmıştım. Hepsi onayladı. Elime yüzüme bulaştırmaktan her ne kadar çok korksamda yapmam gerektiğine inanıyordum. Araz bir dersi çoktan hak etmişti!

Kaan'ın amcası Araz bara geldiğinde bize haber verecekti.

Yaklaşık 00.00'a kadar beklemiştik fakat arayan yoktu. Hepimiz bizim evde toplanmış, Kaan'ın amcasından haber bekliyorduk. Sanırım Araz bugün bara gitmeyecekti.

"Arkadaşlar saat geç oldu, bu saatten sonra geleceklerini sanmıy-"

"Amcam mesaj attı. Bir saate Araz'lar gelecekmiş, masa ayırtmışlar." dediğinde içimde tedirginlik ve heyecan duyguları çoktan baş göstermişti.

Odama çıkıp Melis'e kıyafet bakıyorduk. Sonunda kırmızı, vücudu ikinci bir deri gibi saran elbisenin uygun olduğuna karar vermiştik. Saçlarının uçlarını hafif maşalayıp, ufak bir göz makyajı ve kırmızı rujla hazır olmuştu. Siyah topuklularını giyip aşağı indiğinde bende dolaptan siyah pantolon ve bordo tişört giyip bizimkilerin yanına geçtim. Melis doğal haliyle çok güzel bir kızdı fakat böyle gerçekten yanından geçenleri hayrete düşürecek kadar güzel olmuştu.

Sonunda bara varabildiğimizde kimsenin bizi göremeyeceği bir köşeye geçmiş, Arazlar'ın gelmesini bekliyorduk. Kapıya baktığımda havalı havalı yürüyen Araz ve grubundan başkası değildi. En gözde masalardan birine oturup etrafa bakınıyorlardı. Planın iyi işlemesi için Araz'ı yalnız yakalamamız gerekiyordu.

Of! Bu çocuklar bu kadar konuşacak ne buluyordu Allah aşkına?!

Masalarına üç kız gelmişti, Araz oralı bile olmamıştı. Demir, Sarp ve Arda kızlara bir şey söyleyip onları yolladılar. Arkalarından Araz'la konuşup onlar da kızların peşinden gitti. Araz, Beran ve Arda hala oturmuş sohbet ediyorlardı, iyice sıkılmaya başlamıştım. Ayrıca uykum da geliyordu.

"Of! Bu çocuk ne zaman yalnız kalacak. Sıkıldım lan!" diye sitem etti Buğra. Haklıydı da.

Araz'ın ayaklandığını görünce hepimiz Melis'e baktık. Kendini hazırlar gibi bir hali vardı. Araz'ın bar tezgahının önündeki sandalyelerden birine oturduğunu görünce Melis'te rahatsızca ayaklandı. Derin bir nefes alıp yürümeye başladı. Arkasından Batuhan "Göreyim seni kızım." diye fısıldadı.

OKULUN DÜŞMAN ÇETELERİ #wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin