•16•

6.9K 729 306
                                    

Dördümüz yavaş adımlarla park yolunun tersine doğru yürürken kimse konuşmuyordu.

Jungkook'un ceketini aldığı için artık üşümeyen Yooseul, ceketini Yooseul'a verse de üşümüyormuş gibi rol yapan Jungkook, bana ceketini vermeyi bırakın, bunu teklif etmesinin imkansız olduğunu düşündüğüm Taehyung ve bu ortamın yine nasıl ve neden oluştuğunu anlayamayan ben... Hepimiz birbirine uyumsuz adımlarla yürüyorduk.

Gerçekten.

Harika bir ekiptik.

Yeniden rüzgar estiğinde istemsizce derin bir nefes aldım.

"Aa Sunya, üşüyor musun?"

Yooseul bunu sorduktan saniyeler sonra pişman olmuş gibi görünüyordu çünkü Taehyung, kendi ceketini çıkarmaya yeltendi.

"Hayır, gayet iyiyim." dedim.

Bangtan'ın V'si, bana ikinci iyiliğini yapmak üzere vücut ölçülerime göre oldukça bol ve soluk renkteki ceketini çıkarıp bana uzattı.

"Gerek yok," derken kibar görünmeye çalışıyordum. Onu sert bir tavırla reddedersem... İçime sinmeyecekti çünkü 1) bana bir kez iyilik yapmıştı (birkaç sayfa gerilerde düştüğüm sırada insanların bana o iğrenç ifadeleriyle bakmaması için ölümcül bakışlar atan Taehyung'u hatırlayın) ve 2) onu reddetmek için herhangi bir sebebim yoktu.

Ciddi bir tavırla konuşurken sesini kalınlaştırdı.

"Al işte, bu kez pelerin giymeyen bir kahraman olmama izin ver."

Eski bir film karakterini taklit etmesi bana göre komikti çünkü tüm çabasına rağmen, biraz bile benzetememişti. İkimiz gülerken Jungkook ve Yooseul bize iğrenç bir şey yapıyormuşuz gibi bakıyordu.

Ceketi giydim. Sonuçta üşümek istemiyordum. Tamam, giymesem soğuktan ölmezdim ama yine de hasta olmak da pek cazip gelmiyordu.

Sessizlik etrafımızı yeniden sardığında, Yooseul bir şeylerden rahatsız gibiydi.

Tabii ikimizin de üşümemesi fikri onu rahatsız ediyor olmalıydı. Çünkü ona göre bir başkası üşümüyorsa, sıcak hissetmenin bir anlamı yoktu. Ona göre, o iyiyse, diğerleri kötü olmalıydı ki iyinin tadını çıkarabilsin.

Yooseul'ın eviyle benimki arasında sadece kısa, ufak bir sokak vardı. Yol ayrımında durduğumuzda herkes birbirine bakarken konuşan ilk kişi Taehyung oldu.

"Pekala, ben Sunya'yı bırakacağım. Jungkook sen de Yooseul'ı bırakırsın, GARAJ'a birlikte döneriz."

Hepimiz onaylaması için birbirine bakarken, Yooseul bir anda üzerindeki ceketi yere atıp, benim üzerimdeki ceketi çekiştirerek çıkardı.

"Sana intikam alacağımı söylemiştim!"

Soldaki sokağa doğru koşmaya başladı.

"Gel de ceketini al Kim Tae Hyung!"

Taehyung onun ardından koşarken gülüyor ve diğer yandan bağırıyordu.

"Of! Bu kız! Yooseul! Bekle!"

Daha sonra, kafasını çevirip bize baktı.

"Kook! Sunya'yı evine bıraktıktan sonra parka gel! İyi geceler Sunya!"

O ikisinin bedeni karanlıkta gözden kaybolana kadar arkalarından baktım.

Jungkook ise, yerdeki ceketini alıp bana doğru uzattı.

"Ceketi giy, seni eve bırakacağım."

Tamam. Bu onun için fazla sert ve erkeksi olmamış mıydı?

Tavrına şaşırmayı kenara bırakıp ifademi bozmadan konuştum.

sunya Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin