sabah..

10.8K 752 4
                                    

Lisa uyandığında şimdiye kadar hiç bu kadar huzurlu uyumamıştım diye düşünüyordu. o an belinde hissettiği ağırlıkla irkilmiş aniden yataktan fırlamıştı ama olduğu yerde sabit kalmıştı. Alex o tam yataktan çıkacakken kolundan tutmuş ve yeniden yatağa yatırmıştı.
"sakin ol ve yat"alexin sesi otoriter çıkıyordu.
"hala uykum var ve sende uyuyacaksın"lisa anlamsızca alexin yüzüne bakıyordu. Alex ise o yatakta kıpırdanmaya başladığı an uyanmış ve onu takip ediyordu. Aniden yataktan çıkacağını hissedince onu tutmuş ve kollarına çekmişti. Bu anın bitmesini istemiyordu alex ne kadar uzun zamandı hasretti ona,kokusuna ve tenine. Lisaya sarılmak bile bir ömre bedeldi alex için.

"sende kimsin bırak beni" lisa alexin kollarından kurtulmak için çırpınıyordu.

"kim miyim hafızan mı gitti yine"

lisa kim olduğunu biliyordu ama yaşadığı şokla idrak edememişti.
Sonra gözlerini açmış ve kendine bakan alex ile göz göze gelmişti. Bu gözler okadar tanıdıktı ki sanki defalarca görmüştü ve bakmıştı lisa. Ama imkansızdı bu adamı sadece üç gündür tanıyordu.

"sen" sesi fısıltıyla çıkmıştı.
Alex ise gözlerinde yine o tanıdık ışıltıyı görünce nefessiz kaldı bir an.

"bırak beni evime gitmek istiyorum" lisanın sesi ağlamaklı çıkıyordu artık. Gerçekten gitmek istiyordu, korkuyordu. Bilmediği bu yerde yaşayamazdı. Evi, çevresi arkadaşları vardı onu seven şimdi ise hepsi çok uzaktaydı hatta daha doğmamışlardı bile.

"asla seni bir kez bıraktım bir daha asla" alexin sesi artık öfkeyle çıkmaya başlamıştı. Öfkeliydi çünkü kendini hiç olmadığı kadar çaresiz hissediyordu. Lisa yanındaydı ama ona bakmıyordu dokunmuyordu ve öpmemiyordu. Çaresizliği arttıkça öfkeside katlanıyordu.

"bana bağırma beni zorla getirdin!"

"burası senin evin"demişti alex, lisa ise umutsuzca alexe bakıyordu.

Burası lisanın eviydi ama ölmeden önce öyleydi. Öldüğü gün druidler ve alex haricinde herkesin hafızasından silinip gitmişti. Bu büyücünün alexe yapacağı son iyilikti. Herşeyin dahada zor olmasını böylelikle engellemiş oldu.

"sakin ol lisa ve yanıma gel"lisa yataktan kalkmış çaresizce pencere den aşağı bakmaya başlamıştı. Nefes alamadığını hissediyordu artık. Biran kendini boşluga bile bırakmayı düşündü. Alex lisanın ne yapmaya çalıştığına bakıyordu. Lisa dahada aşağı sarktı.
"dayanamıyorum burda kalmaktansa" alex lisanın fısıltısını duyar duymaz ok gibi fırlamış ve ona sarılmıştı.

"sakın, sakın bunu düşünme bir daha buna dayanamam"alexin korkudan sesi titriyordu.

"sen nasıl duydun beni" buda alexin bir yeteneğiydi lanetin bir parçasıydı.en ufak sesi bile duyabiliyordu.

"lisa gel ve otur" alex lisayı tuttugu gibi yatağa oturtmuştu.

"şimdi meg çağırıcam giyinip kahvaltıya inelim"lisa alexin söylediklerini duymuyordu.

Alex kapıyı açıp meg e seslendi.
"meg buraya gel"meg aynı katta kalıyordu. heran lisaya yardımcı olmak için hazırdı.

"buyrun beyim"genç kız koşarcasına odadan çıkmış ve alexin karşısındaydı.

"hemen lisaya yardımcı ol giyinsin ve yemeğe insin"

"peki beyim hemen"meg alexi kızdırmak istemiyordu.tüm klan onun öfkesinden çekinirdi.

"leydim yüzünü yıkamak için su burda gelin" lisa megin sesini duyunca kendine geldi ve gülümseyen kıza baktı.

"teşekkür ederim" lisa meg ile suyun yanına geldi. Meg bir tas suyu lisanın eline döktü. Lisa soğuk suyla kendine gelmişti.

"teşekkür ederim"lisa mege nazik olmaya çalışıyordu.sonuçta kötü davranmasına bir neden yoktu.meg dolabı açmış ve gördüğü belkide en güzel elbiseyi alıp lisaya uzatmıştı.

"bunu giyin leydim size çok yakışıcak" meg elinde zümrüt yeşili bir elbiseyle lisaya gülümsüyordu. Lisa içliğini çıkarmış elbiseyi giymişti.meg ise saçını tarayıp hafif dağınık örüp omuzlarına bırakmıştı.

Lisa aynadaki görüntüsüne şaşkınlıkla bakıyordu. Sanki yıllardır burda yaşamış diğerleri gibi görünüyordu. Aslında çok kişi görmemişti ama öyle hissediyordu.

Birlikte odadan çıkmış merdivenlerden iniyorlardı. İnsanların önünden geçtikçe fısıltılar dıyuyordu.

"insanlar ne diyor meg"

"leydim güzelliğinizden ve lordumuza layık bir güzellik olduğunuzdan bahsediyorlar" lisa utanmıştı. Hoşuna gitmişti bu iltifatlar aslında. Büyük bir salona önündeydiler lisa içerden gelen sesleri dinledi bir süre ve ardından içeri girdi.masada herkes birbiriyle sohbet ederken birden susmuş ve kapıya dönmüşlerdi.lisa ilk kez alex i böyle içten gülümserken görmüştü bu gülüş okadar tanıdıktı ki kendini gülümsemekten alıkoyamadı.

Lisa masada sadece iki tanıdık yüz görmüştü biri alex diğeri ise marwindi.
Yavaşça alexin yanındaki sandalyeye oturmuştu ve yüzüne bakmamaya çalışıyordu. Başını kaldırmış masadakileri merakla incelemeye başlamıştı. Çok garipti sanki bu yüzleri tanıyordu. Ama ilk kez gördüğüne emindi.

"bu güzel leydi kim alex"ilk konuşan will olmuştu alexin kardeşi.

"leydi lisa cruise müstakbel eşim" kısa bir sessizlikten sonra herkes kendini tanıtmıştı. Masadakiler alexin kardeşi, kardeşinin eşi mary, ordu komutanı alec ve kız kardeşi emily di.

"kaleye hoşgeldin leydim" lisadan bir kaç yaş küçük sarı saçları beline kadar uzun belkide lisanın gördüğü en güzel kız onunla konuşuyordu.

"teşekkür ederim"alex will ile konuşurken diğer yandan lisaya bakıyordu.

"demek alexi sonunda evliliğe ikna eden biri çıktı"emily konuşmayı seven güleryüzlü bir kızdı. Lisa hemen ısınmıştı ona.
"evet"diyivermişti biran.

Emily yüzünde kocaman bir gülümsemeyle lisaya sarılmıştı.

"ailemize hoşgeldin leydi lisa"

Son Druid (efsane Leydiler Serisi 3)(TAmamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin