Sabah kalktığımda Wes uyanıktı. Deniz kenarında dolanıyor, suya tekme atıyordu. Yanına gittim ve hiçbir şey demeden bende aynı hareketleri yapmaya başladım. Gülümsedi. Sonra Emily'nin bağırmasıyla Wes'le birlikte Emily ve Aaron'a baktık. Emily "Yok bişeyim!" diye seslendi bize. Bizde tekrar başımızı denize çevirdik.
-Sende kötü kız tipi var bayan Criss.
Dedi bana bakarak Wes. Ama soyadımı nerden biliyor?Bu önemli değildi. Gerçekten doğru söylemişti. Tipim tam bir baş belası olan kötü kızlara benziyordu ama tam aksine kötü kızlardan tiksiniyordum.
-Evet ama öyle değilim.
-Biliyorum.
Dedi ve uzun süre kimse konuşmadı. Emily yanıma geldi ve beni çekiştirerek Wes'den uzaklaştırdı.
-Ne yapıyorsun sen?!
-Kızım sana önemli bişi dicem!
-Ne?
-Bak biz bu çocukları tanımıyoruz. Ya bizim 56 yerimizden bıçaklayıp gelinlik giydirip derimizi soyup göle atıp derimizden koltuk yaparlarsa?!
Garipçe Emily'e baktım. Düşündüm ve,
-Evet. Çok yaratıcısın bebiş.
-Ya ciddiyim. Zaten tek isteğim şu adadan kurtulmak.
-Bir dakika diğerleri nerde?
-Arkadadırlar.
-Arkada değiller!
Koşarak Wes'lerin yanına gittim. Emily bekliyordu. Aaron Wes'le hindistan cevizi kırıyorlardı.
-Diğerleri kaçmış! Hemde bizi almadan!
Kimse bişi demedi. Kısa süre sonra Aaron
-Umrumuzda değil çünkü kayık yapıp biz kendimiz kurtulacağız burdan.
Aaron ne diyordu? Burdan dandik bir kayıkla mı kurtulacaktık? Hemde biz yapacaktık! Hepimizi nasıl taşısın o kayık?!
Emily geldi ve bana eliyle bir yeri gösterdi. Koskocaman bir ağaç topluluğu vardı gösterdiği yerde. Şaşırdım ve sordum.
-Bir dakika! Siz ciddi misiniz?!
VOTE VERİP YORUM ATMAYI UNUTMAYIN LÜTFEN SİZİ ÇOOOK SEVİYORUUUM^^:*UMARIM BEĞENMİŞSİNİZDİR.
YOU ARE READING
The İsland
Action2 kız arkadaş bir gemiyle Seyehate çıkıyor ve gemi hortumun içinde kayboluyor. Kızlar adaya götürülüyor ve orda ilk aşklarını buluyorlar. Ve ülkelerine geri dönüyorlar. Tabiki aşklarıda onlardan vazgeçmiyor...
