.2.

1.7K 190 30
                                    

Pedal çevirmekten yorgun düşen ayaklarına rağmen koşarak apartmana girdi.
Her zamanki gibi posta kutusunu kontrol etti.
Kutudaki boş görüntü ile zaten dermansız olan dizlerinin bağı çözülmüştü.
Bugün o gideli 93. gün olmuştu.
Bugün de mektubu gelmemişti.
Zorlanarak da olsa ayağa kalktı.

Ondan sonra hiç otobüse binmemişti.
Saatlerce dil döküp babasını ikna ederek bisiklet aldırmış, okula bisikletle gider olmuştu.
Yarım saat pedal çevirmek zorunda olması ondan ayrılmak kadar zor gelmiyordu.
Ayaklarını sürüyerek de olsa evin kapısına ulaşmıştı.
Anahtarı ile kapıyı açtı.
Mutfaktaki annesine koştu.

" Telefon geldi mi bana?"

"Hayır oğlum bugün de arayan olmadı. "

Jongin annesinden sakladığı dolu gözleri ile salondaki telefonun yanına, yere oturdu.
93 gündür her gün ondan bu şekilde telefon beklemişti.
Yorgun sırtını soğuk duvara yasladı.
Yaşlı gözlerini kapattı.
Araması için dua etti.
Onu seviyordu.
Değil 93 gün, 93 yıl da geçse sevmeye devam edecekti.
Çünkü KyungSoo onun ruhuna dokunmuştu.
Bu dokunuşların sahibini ne unutmak ne de kaybetmek istemiyordu.
Kalbinde araması için tekrarladığı dualarla telefonun başında uyuya kalmıştı 93. defa.

Annesinin kaçıncı kez olduğunu bilmediği seslenişi ile gözlerini araladı.
Ne ara yatağına yatmış ne kadar zaman uyumuş bilmiyordu.
Ama güneşin yakıcı etkisine göre öğle olduğu anlaşılıyordu.

" Oğlum kalk biri telefonda seni bekliyor. "

" Ne biri mi? Beni mi bekliyor? "

Jongin heyecanla yatağından fırlayıp salona koştu, açık ahizeyi kaptı.

" A-alo."

İki adımda nefes nefese kalmış konuşmakta zorlanıyordu.

" Jongin."

Jongin adını fısıldar gibi söyleyen derin sesle içi titremiş, titreyen çenesinden kaçan hıçkırıklarını tutamamıştı.
93 günlük hasreti 94. günde en azından sesini duyarak dinmişti.

" KyungSoo. "

Telefonun diğer ucundaki de kendisi gibi hıçkırarak ağlıyordu.
Eski günlerdeki gibi bir süre hıçkırıklarını dinlediler.
'Seni özledim' leri
'Seni çok özledim' lere dönüşmüştü.
93 günde değişen tek şey buydu belki de. Birbirlerine olan hasretleri çoğalmıştı.
'Seni seviyorum' ları ertesi gün birbirlerinin yüzüne utanarak bakmayacakları gerçeğinin verdiği cesaretle
'Seni çok seviyorum' lara dönüşmüştü.

Nedenleri sormamıştı Jongin.
Ama KyungSoo bir bir sıralamıştı.
Babasının  gittiği yerde iş yerinde sürekli küçük değişikler olmuş, düzen kuramamışlardı.
Bir süre lojman misafirhanesinde kalmışlar, eşyaları bir depoda bekletilmişti.
Okulunun nakil işlemleri de sorunlu olmuştu.
En kötü tayinleri olmuştu bu.
KyungSoo'nun bu kadar aksiliği ayrıldıklarına yormasına gülmüştü Jongin.

" KyungSoo sanki sesin değişmiş biraz."

" Ergenlik çağına geldik Jongin."

" Benimki hala aynı."

" Bence seninki de biraz değişmiş. "

To See You AgainHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin