Şeytanın Meleği

ŞM-4

Helin Hoca'nın sözünden bir şey anlamamıştım. Melez anlam olarak farklı iki ırkın birleşiminden oluşmuş demek diye biliyorum. İzlediğim film ve okuduğum kitaplarda bu şekilde veriliyordu en azından.

Helin Hoca'ya ben hala anlamamış bir şekilde bakarken konuşmasını bekledim. Hiçbir fikrim olmadığı için konuşma tarafı olmamamıştım. 'Senin gücün dövmen gibi nadir bulunur, hatta yüzyılda bir geldiğine dair bir inançta var. Senin gücünün belli bir kısıtlaması yok , birçok güç bir arada anlayacağın. Fakat zaman içinde göreceğiz hangi alanlarda iyi olduğunu. Sana belli bir alan üstünde de eğitim veremeyiz. Zaman içinde nelerde iyi olduğunu göreceğiz ve gözlemlediğimiz alanlarda seni geliştirmeye çalışacağız. Güç kontrolü. Temeli budur tüm yeteneklerin. İlk önce zihnini kontrol etmelisin. Ayrıca kendinle bir olmalısın yani kafanın içindeki seslere göre hareket etmelisin. Doğru yolu sana o sesler gösterecektir. Bu durum karışık biraz çünkü melezler pek rastlanan bir tür değildir. İki taraftan iki kişinin kızısın. Bu kesin peki annen ve babanın kim olduğunu biliyor musun? Bu biraz garip oldu yani hangi taraftan kimler, ne mevkide olduğu gibi şeyler biliyor musun?'

Kafamı hayır anlamında iki yana salladım. Zihin gücü nasıl olabilir ki? Kafamın içinde ki sesleri nasıl dinleyebilirim? Ayrıca ben bu yaşıma kadar bu tür şeyleri belki hayal etmiş olabilirim ama hiç duymadım/görmedim. Nasıl bu kadar güçlü olabilirim ki? Babam mimar, annem ise önceden bir şirkette çalışıyordu. Ya da hala çalışıyor bilmiyorum, o işler şuan karışık. 'Annem ve babam beni bıraktılar, söylemesi hoş olmasa da bu durum böyle tanıdığım pek bir akrabam yok. Tanıdıklarım da ulaşmaya çalışmadım. Güç konusunda ise bu konulara pek aşina olduğum söylenemez. Biraz daha anlayabileceğim gibi anlatır mısınız?' konuşmamın sonunda konuyu başka yere çekmeye çalışıyordum.

'Kendini ne kadar değişik bir benzetme olsa da karışıma benzetebilirsin. Herkesin bir gücü varken senin belirli bir gücün yok, fakat her şey zihinden geçer. Kontrol konusunda ilk rehberin zihnin ya da iç sesin. Tüm güçlerin kontrolü bu şekildedir. Bu yüzden okulda güç ağırlıklı olarak zihin konusunda dersler veriyoruz. Bazı durumlarda yani gücü ilerletmek geliştirmek içinse Aytun ile aynı sınıfta olacaksınız çünkü ikinizin yetenekleri yakın, en azından dövmeleriniz benzer. Herkesin gücü zihinde biter , az öncede dediğim gibi. Aytun'un yeteneği ve senin yeteneğin için daha çok yüklenilmesi lazım. Konuyu çok uzatmayalım sen konuşmak/bilgi almak istersen bir ara tekrar yanıma uğrayabilirsin. Okula hemen bugün başlayabilirsin. Itır ile aynı sınıfta olmak istersen o sınıfa gidebilirsin. Formalarını şimdi verebilirim istersen, bugünlük forma konusu sıkıntı olmaz ama yarından itibaren giymelisin ,bilirsin okul kuralları.' dedikten sonra gülümsedi. Ben de gülümsedikten sonra konuşmaya başladım 'Formaları şimdi alabilirim. Yardımcı olduğunuz için teşekkürler.'

Kafasını sallayıp bedenimi bir süzdükten sonra odasındaki birkaç kapıdan bir tanesini açıp odanın içine girdi ve iki-üç dakika içinde elinde okul formalarının olduğu paketi bana verdikten sonra gülümsedi 'Eveeet tahminimce bu beden sana olur. Okulumuza hoş geldin. Ayrıca saçlarına bayıldım canım.' dedikten sonra göz kırpıp el salladı bize 'Teşekkür ederim.' diye kısaca mırıldandıktan sonra odadan çıktık. Ne kadar çok teşekkür ettim. Günlük hayatımda bu kadar kullansam kibarlıktan ölürdüm herhalde.

Itır kapıyı kapatmamızın ardından 'İstersen soyunma odalarında giyin , hem sana yeni dolaplarını göstermiş olurum. İki farklı dolabın var şifre daha konulmadı istersen kendi şifrelerini koyabilirsin. Biri soyunma odasında diğeri ise koridorda kitaplar ve vesaire şeyler için.'

Kafamı salladıktan sonra sessizliğimi korudum. Kızlar soyunma odası yazan kapıdan içeri girdikten sonra içeriyi inceledim. Giyinmek ve duş almak için kabinler, duvar kenarında dolaplar vardı. Oda da oturmak için yerler de vardı. Kıyafetlerim ile giyinme kabinlerinden birine girdiğimde formaları paketinden çıkarıp kenara koyduktan sonra kıyafetlerimi değiştirip üzerimden çıkardıklarımı o paketlere koyup kabinde ki aynada kendime baktım formalar üzerime olmuştu. Beyaz gömleğimin eteklerini siyah okul eteğimin içine sokmadan okul ceketini üzerime geçirdim. Formalar yakışmıştı ve oldukça havalı gözüküyordu. Etek gözüme biraz kısa gelse de normal olduğunu biliyordum, hatta bazı kızların daha da yukarı çektiklerine adım gibi emindim. Etek dizimin beş parmak üzerindeydi. Yine de etek giyerken hareketlere dikkat etmek lazım değil mi?