Bölüm 1

2.4K 164 45
                                    

"Senin benim yanımda ne işin var!?"

"Asıl senin benim yanımda çıplak bir şekilde ne işin var!?"

--------

İkisi de birbirine şaşkınlık ve kızgınlıkla bakıyorlardı. Bu odada birlikte, aynı yatakta ve en önemlisi çıplak bir şekilde ne halt ettiklerini ikisi de fazlasıyla merak ediyordu.

"Bir açıklama yaps-ah!" Jimin tekrar doğrulmaya çalıştığında yeniden arkasında şiddetli bir ağrı hissetmişti.

"Ne oldu?" Yoongi umursamıyordu fakat nezaketen sormuştu.

"Ne bileyim! Popom ağrıyor." Jimin dudaklarını ısırıp kaşlarını çatarak konuştu. Gerçekten şiddetli bir ağrı vardı.

Yoongi söylenen şeyi ve bulundukları durumu göz önünde bulundurup kısa bir gözden geçirme sonucunda gözlerini büyüterek baktı yanındakine.

"Ağrıyor? Yani...o zaman...biz!?" Son kelimeyi vurgulayarak söylediğinde Jimin de söyleneni anlayıp gözlerini büyüttü.

"Yok artık!"

İkisi de aynı anda bağırdıktan sonra etraflarına bakındılar. Belli belirsiz etrafa saçılmış kıyafetler, tamamen çıplak olmaları, ikisinin de dağılmış bir biçimde uyanması ve Jimin'in arkasındaki ağrı...

İki bedende birbirine bakıp derin bie nefes verdi.

"Pekala...düşünelim."

~~~~~~~

"Ho Seok?"

"Ah, geldiniz mi?" Ho Seok gülümseyerek baktı karşısındaki iki bedene.

"Gördüğün gibi. Sormanın alemi ne?" Taehyung gözlerini devirerek konuştu ve ardından koltuklardan birine attı kendini.

"Ee ne oldu? Her şey yolunda mı?" Jungkook heyecanla sorduğunda Ho Seok gülümsedi.

"Her şey tam istediğimiz gibi ilerliyor. Tek sorun şu anda hatırlamıyorlar. Verdiğin ilacın etkisinde hatırlamama gibi bir şey yoktu değil mi Jungkook?"

Sorulan soruyla kafasını iki yana salladı diğeri.

"Hayır tabiki. Hatırlayacaklar ama oturup düşünürlerse. Şey gibi bir ilaç bu. Sarhoşken bir şeyler yapmak ve bunları sonrasında etraflıca düşündüğünde anımsamak gibi. İkisini bir araya oturtup içiremezdik. Bu yüzden tek yöntem buydu. Yani Taehyung bana planı anlattığında en mantıklı olan yol buydu."

"Ah benim mükemmel sevgilim!" Taehyung oturduğu yerden kalkıp hızla sevgilisinin yanına ulaştı ve yanaklarına öpücükler kondurdu.

Jungkook da bu hareketle kıkırdadığında Ho Seok gözlerini devirdi.

"Cilveleşmeniz bittiyse anlatayım mı?"

İkili kafasını olumlu anlamda salladığında Ho Seok gülümseyerek anlatmaya başladı.

"Şimdi ilk olarak amacımız bu ikisinin birleşmesini, yani iyice birleşmesini sağlamaktı ya, başardık. Gece fazlasıyla +18'lik şeyler oldu. Nereden biliyorsun derseniz odaya kamera yerleştirdim."

"Hangisi alttaydı?"

"Kesin Yoongi hyung altta olandır. Sonuçta Park Jimin'le yani." Taehyung patronuyla övündüğünde Jungkook küçümser bakışlarını gönderdi sevgilisine.

"Hiçte bile asıl sert adam Min Yoongi üsttedir. Park Jimin ancak ve ancak daha fazlasını isteyerek inleyen taraf olmuştur."

"Hayır bir kere. Seme Park Jimin!"

"Hayır. Min Yoongi!"

"Park Jimin!"

"Min Yoongi!"

"Park Ji-min!"

"Min Yoon-gi!"

"Kesin be!" Ho Seok bağırdığında ikisi de susup sesin geldiği yöne çevirdiler bakışlarını.

"Hangisi seme?" Jungkook öne eğilerek sorduğunda Taehyung da sevgilisini taklit etmişti.

"Taehyung'un patronu Taehyung gibi. Jungkook'un patronu da Jungkook gibi. Yani seme olan Min Yoongi."

Jungkook gerinerek arkasına yaslanırken Taehyung kollarını göğsünde birleştirip sesli bir şekilde nefes verdi.

"Bir de 'ben Mükemmel Park Jimin'im' diye gezer ortalıkta..."

~~~~~~~~~

"Hatırlayamıyorum!"

"Ben...h-hatırladım sanırım."
Kısa olan söylediğinde diğeri hızla yanına oturdu. Kendisi giyinmiş ve diğerini de giydirmişti mecbur olarak. Saatlerdir neden bu halde olduklarını, dün gece neler olduğunu hatırlamaya çalışıyorlardı.

"Anlat hadi."

"Dün akşam her zamanki gibi kafeyi kapatmaya hazırlanırken yanıma Taehyung geldi. Sonra... benimle bir şey konuşmak istediğini söyledi. Kavga etmişler Jungkook'la. Konuşurken bir ara...kalktı. İçecek bir şeyler getirdi ve biz...içtik onları. Tadı...değişik ama güzeldi." Kaşlarını çatıp düşündü bir süre.
"Sonra içtim ve... Taehyung ortadan kayboldu. Ben...ben sarhoş gibiydim. Sonra...kendimi dışarı attım. Sen...seni gördüm. Bana doğru geliyordun ve ben de...sana doğru ilerlemeye başladım."
Jimin karşısındakine baktığında onun da kendisine dikkatle baktığını fark etti.

"Ben de... hatırladım." Yoongi söylediğinde Jimin devam etmesini belirtircesine birkaç el hareketi yaptı.

"Sana doğru geliyordum çünkü ben de bir şeyler içtim. Jungkook konuşmak istemişti aynı sebepten. Tadı değişik ama güzeldi. Sonra seni gördüm ve istemsizce sana doğru yürümeye başladım. Sonra... sen de bana doğru gelince sana...sarıldım ve sen de sarıldın. Sonra buraya... geldik yani evime. Ardından s-seni ö-öptüm." Yoongi dudaklarının üzerine parmaklarıyla dokundu.

"Ben de sana karşılık verdim." Jimin de aynı şeyi yaptığında ikisi de birbirine baktı. Neyin ne olduğunu anlamak artık hiçte zor değildi. Oyuna gelmişlerdi ve bu sebeple birlikte olmuşlardı.

"Jeon Jungkook öldün!"

"Kim Taehyung öldün!"

İkisi de aynı anda sinirle bağırdığında kurulu olan kameradan izlendiklerinin farkında değillerdi.

"Sanırım sıçtık." Taehyung sevgilisine dönüp söylediğinde, Jungkook ekrandan gözlerini ayırmadan onayladı.

"Fena halde sıçtık."

-------------

Ayy olmuştur inşallah ya
Başım ağrıyordu bu çıktı.
Umarım beğenirsiniz.
Sizi seviyorum~

@glambition_eunhae umarım beğenirsin hayatım ^3^

A Pinch Of LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin