Kaybolan çocukluğunun kelebeği bir kıvılcımı ateşledi. Kanatları yanan kelebek karanlığa karışmış bir adamın göğsünde uyudu yılarca.
Bir çift yeşil göz uğruna yakılır mıydı koca dünya?
...
"Gitmelisin. " dedi, büyük bir yıkılmışlıkla.
"Hayır." di...
Kesik bir nefes alıp yüzüne baktım. Bir cevap vermemi beklercesine yüzüme bakıyordu. Dudaklarımı aralayacağım esnada sıcaklığı tekrar dudaklarımı örtmüştü.
Sikeyim.
Bedenim kasılırken, derince yutkundum. Farkında olmadan belindeki kolumu sıklaştırıp, onu biraz daha üzerime çekmiştim. Çıplak omuzlarıma yerleşirken, dudaklarımın üzerindeki dudaklarını hareket ettirmişti.
Kendimden bağımsız karşımdaki kadına karşılık verirken bulmuştum kendimi. Su damlaları dudaklarımız kenarlarından sızarken, beline doladığım elim yukarıya doğru tırmanıyordu. Omzumdaki elleri enseme gitti. Ensemdeki saçlarımı çektiğinde, bu bedenimin daha çok kontrolünü kaybetmesine sebep olmuştu.
Tadı güzeldi. Tadı sıcaktı. Tadı tanıdıktı...
Ups! Tento obrázek porušuje naše pokyny k obsahu. Před publikováním ho, prosím, buď odstraň, nebo nahraď jiným.
Siktir ben ne yapıyordum? Sarhoş bir kızdan mı yararlanıyordum amınakoyayım. Zorlukla dudaklarımı ondan ayırdığımda, nefes nefese kalmış bir şekilde bana baktı.
Üzerine geçirdiğim tişörtüm tamamen bedenine yapışmıştı. Öptüğüm için hafif şişen dudakları kızarmıştı. Kalbim tekledi.
O gerçekten güzeldi.
Kalbindekine ihanet mi ediyorsun Uraz?
İrkildim. Gerçek dünyaya döndüm. Ben ne yapıyordum? Kalbimdeki yangın büyürken, beline sardığım elim bile canımı yaktı.
"Geçti mi?" diye sordu, çocuksu bir tonda. Kalbimdeki yangına su serpmek istercesine.
Acım geçsin diye dudaklarımı örten dudakları acımı biraz daha harmanlamıştı. Kalbimi arafa itmiş gibi hissetim.
Sikeyim böyle duyguyu!
"Geçti." Dedim. Geçmedi dersem, bir kez daha öpeceğini biliyordum. Öperse, kendimi kontrol altında tutabilir miydim? İşte onu bilmiyorum.
"Gel hadi, hasta olacaksın çıkaralım seni." Dedim, belinden tutup doğrultum.
"Ayakta durabilir misin?" diye sorduğumda, kafasını aşağı yukarı sallamıştı.
Tereddütle elimi belinden çektim. Her an düşecekmiş iç güdüsüyle elim biraz arkasında durmuştu. Doğrulup bana baktığında, yeşillerine baktım. Biraz daha ayılmış görünüyordu.
İlerleyip büyük bornozu aldım, hiç kullanmadığım büyük bornozu.
"Sanırım kusacam." Sesini duymamla birlikte saniyeler içinde öğürme sesi gelmişti. Ona doğru döndüğümde duşa kabine doğru kustuğunu gördüm.
Eğildiği için dengede durmada zorlanıyordu. Adımlarımı hızlandırıp yanına yaklaşırken, düşmemesi için belinden tutup saçlarını geriye doğru çektim.
