Lavinia

Bar

Medyadaki Atlas

"Kaybetmek" sadece bir kelime olsa da bir kalbi paramparça edebilecek kadar güçlüdür...öyle ki sırf onun korkusundan insan bir canavara dönüşebilir... Korku zaten başlı başına bir ölüm iken kaybetme korkusu olarak karşısına çıkarsa insan ebedi bir karanlığa sürüklenir
Tünelin sonundaki ışık o kadar uzaktır ki istediği kadar hızlı koşsun fayda etmez
Sen ışığa yaklaştıkça ışık da senden uzaklaşır iki seçeneği vardır insanın ya koşmayı bırakıp karanlıkta boğulacak ya da umudunu yitirmeden ışıktan vazgeçmeden koşacak , sonunu bilmeden koşacak , olmayacağını bile bile koşacak... Öyle ki Atlas iki seçeneği de düşünmeden insan oğlunu gittikçe dibe batıran o bataklığı seçti, yalan...
Yalan en büyük aşkların bile bitmesinde baş rol oynayan o şeytan
Bir yalan bir ömre bedeldir ki bunu bile bile sonunu düşünmeden o bataklığa batmayı seçti
Sonunu düşünmeden koştu yalana
Sonunu bilmeden sığındı yalana
Bilebilir miydi ki o yalanın tek varlığını elinden alabileceğini?
Bilemezdi,
Ama düşünmeliydi,!
Sonunu... Yaşayacaklarını , Hevin'e yaşatacaklarını düşünmeliydi!
Her insan hata yapar
Ama her hata sonunda kıymetlisini alır elinden... Bunu da düşünmeli insan.
Allah insana düşünsün diye verdiği beyin i insanlar yalanlar söyleyip sonrasında ise o yalandan kurtulmak için harcar
Bir zaman sonra yorulur beyin tıpkı kalp gibi aslında kalp çoktan yorulmuştur da sırf beyin ona devam etmesini söylediği için devam eder...

Atlas gözlerini açtığında Hevin'in huzur dolu gözleri hala kapalıydı pencereden içeri sızan güneş ışıkları Hevin'in gözlerine vurduğunda hareket etmeye başladı sevgilisinin güneş ışığıyla değil de okuduğu şiir ile uyanmasını isteyen Atlas kapatmayı unuttuğu perdeye lanetler okudu ve Hevin'in gözlerine elini siper ederek ışık vurmasını engelledi bir süre annesine benzeyen melek yüzünü izledi ve Hevin'in kulağına fısıldadı

"Günaydın en güzel şiirlerimin sebebi
Günaydın en güzel gülüşlerimin sebebi
Günaydın sol yanım... Günaydın sonum,sonsuzum."

İçtenlikle okuduğu küçük şiirinin ardından Hevin'in uykulu ifadesinin yerini minik bir gülüş aldı

"Her sabah şiir istersem kızmak yok sen başladın"

dedi Hevin şımarık bir kız çocuğu moduna girerken
sevdiği adamın yüzünü ellerinin arasına aldı ve ekledi

"Günaydın karanlıktaki ışığım , günaydın geleceğim"

"Uyurken ağladın mı sen?"

"Galiba"

"Niye?"

"Cok canım yanıyo sevdiğim kalbim dayanamıyo artık ben çok yoruldum Atlas ben güçlü değilim ki bu kadar yükü nasıl taşıdım"

"Sen çok güçlüsün"

Dedikten sonra Atlas Hevin'in alnına uzun bir öpücük kondurdu aklına söylediği yalan gelince korktu o lanet kaybetme korkusu yine içini kapladı olabildiğince uzun tuttu öpücüğü sanki son kez öpüşüymüş gibi uzun tuttu

"Hadi kalk artık uykucu kahvaltıyı dışarıda yapalım ben kapıda bekliyorum üstünü giy"

"Ama kıyafetim yok ki"

"Dolapta Pelin'in var onlardan giy"

Pelin ismini duyunca Hevin'in tüm vücut fonksiyonları durdu bütün kan beyninde toplandı kıpkırmızı suratını sakin tutmaya çalışarak o soruyu sordu

"Pelin??"

Pelin aslında Atlas'ın kuzeni ama şu an Hevin'in yüzündeki ifade o kadar komik ki yarım bir gülüş atarak soruyu cevapladı;

"Sevgilim"

Duyduğu kelime üzerine Hevin'in zaten beyninde toplanan kan kızgın bir boğaya dönüşmesini sağladı şu an Atlas'ı kızımızı hedefi olarak belirledi eline geçen küçük sert cismi -çalar saat-
Atlas'ın kafasına attı tam alnına isabet etmesine aldırmadan ayağa kalktı ve Atlas'ın bacaklarına oturup elinde aldığı yastık ile rastgele vurmaya başladı şu an Hevin'in içinde filler tepişiyor maymunlar zıplıyor goriller ise dans ediyordu ki Atlas daha fazla bu işkenceye dayanamayacağını düşündü ve söze atıldı;

"Hevin dur manyakmısın? Şaka yaptım Pelin benim kuzenim valla şakaydı"

"Hı?"

"Kuzenim."

"Gerizekalı baştan söylesene çok acıttım mı?"

"Evet şuraya çok kötü vurdun" dedi dudağını göstererek sonra ekledi

"Öp de geçsin"

dedi küçük bir çocuk misali Atlasın oyununu anlamayan Hevin tam Atlas'ın dudaklarına yaklaşmıştı ki jeton düştü ve erkekliğine dizini geçirdi içinden "ayy çok acıtmıştır ya kıyamam ama hak etti" diye geçirdi o sırada Atlas büyük bir çığlık attı

"Ağğhhhhhh"
"Lan gitti çocuklarım aaaahh"
"Hevin napıyosun ya gelecekteki çocuklarımız ona bağlı"

Atlasın anın şoku ile söyledikleri Hevin'in yanaklarının birer domatese dönüşmesini sağladı

"Ç-çocuklarımız??"

Beli bükük bir şekilde ayağa kalkan atlas Hevin'in kızardığını görünce daha da üsteledi

"Evet en az 8 tane"

"Oha"

"Hahaha surata bak şaka yaptım ya 4 yeter hahaha"

"Elimi sallasam ellisi senden mi çocuk yapıcam ben hıh"

"O elini bir salla da bak bakayım nasıl kırıyorum"

"çık artık giyinicem"

"Gözlerimi kapatsam olmaz mı?"

"Ya yürü git sapık"

Atlas kısa bir gülüş attıktan sonra Hevin e yaklaştı ve fısıltı gibi çıkan sesi ile;

"Evlendikten sonra zaten yanımda giyiniceksin"
dedi o lanet yarım gülüşü ile
duyduğu sözler üzerine Hevin gözlerini yuvalarından çıkarırcasına açtı ve;

"A-atlas çık şu odadan ya"

"Tamam tamam utanma çıkıyorum"

dedi ve tam kapının kulpunu tutmuşken ciddi bir ifade ile geri dönüp Hevin'e yaklaştı ve;

"Sakın yarısı mağazada kalmış kumaş parçalarından giyme"

"Hıhı tamam"

"Hevin ciddiyim yoksa ömrün boyunca evden çıkamazsın"

"Tamam"

//////6 saat sonra////

Kahvaltıyı yaptıktan sonra Atlas Hevini eve bırakmış işi olduğunu söylemişti arabaya atlar atlamaz bara sürmüştü söylediği yalan aklına geldikçe daha da fazla îçti yaklaşık 4 saattir bardan çıkmadı kim bilir kaçıncı şişe bitti barmen durmasını söyledikçe içti içtikçe içti sebebi vardı içmek için ama sebepleri 3.şişeden sonra bitmişti Atlas hala içmeye devam ediyor
En sonunda bar masasında sızıp kaldı barmen çalan telefonu açması için Atlası dürttü fakat çıt çıkmayınca çalan telefonu eline aldı arayanın

"Küçük karanlığım"  diye kayıtlı olduğunu görünce gelip onu almasını söylemek için açtı

"Alo Atlas niye açmıyorsun çok merak ettim iyi misin? Nerdesin?"

"Hanımefendi Atlas bey sızdı gelip alırmısınız?"

"Ne?! Tamam neresi orası?"

"Konum atıyorum"

"Tamam"

Telefonu kapatıp konum attı yaklaşık yarım saat sonra Hevin geldi içerideki sigara dumanı öksürmesine neden oldu ama aldırmadı gözleri bir süre Atlası aradı ve buldu Atlas'ın olduğu masaya gitti masadaki boş şişeler fazlasıyla sinirlendirdi Hevini neden o kadar içmişti ki?! Barmen den taksi çağırmasını istedikten sonra kapıdaki korumanın yardımı ile Atlası taksiye bindirdi ardından kendisi de bindi ve arabanın eve gidişini izledi...