14.Bölüm ''Medcezir...''

9K 712 37
                                    

Yine ben...:) Ama daha çok göreceksiniz bu gece..:)) Özlemek ne korkunç bir şeymiş...Ailem olmuşsunuz ve beni hepinizi öyle çok özledim ki...:)

Medyaya eklediğim şarkıyla okumanızı tavsiye ediyorum...Oy ve yorumlarınızı bekliyor olacağım...:)

Keyifli okumalar küçük ailem..:)))

14.Bölüm

''Medcezir...''


...Murat Erdem Mirza'dan...


Aşk yorar mı deseler?

Asla... derdim...

Aşk...yakar mı deseler nasıl yakar..neden yaksın derdim...ama şimdi hem yanıyor hem donuyordum. Yoruluyordum ama aşktan değil aşkımın büyüklüğü altında ezilmekten yoruluyordum.

''Murat düzgün dursana pansumanını yapamıyorum...'' Dudaklarını büzmüş... öyle dikkatli yapıyordu ki pansumanı gören atom parçalıyor zanneder.Parmaklarının dokunuşlarından hissettiğim gerginlik yanlış yerlere kayarken anında hafifçe doğrulup elini tuttum...

''Bahar...bundan sonra pansumanı hemşire çağırsak da o gelse yapsa...'' Gözlerinden ateşler çıkacaktı neredeyse....Kıskanç cadı...

''Nedenmiş? Ben pekala da yapıyorum Murat bey...''

Ah bebeğim yapıyorsun da benim arsız kalbime söz geçiremiyorum daha fazlasını istiyorum o güzel gözlerinden, her şeyini istiyorum be Bahar anlasana...Bu kadının saflığı beni öldürecek...

Hastaneden taburcu edilir edilmez çiftliğe getirmişlerdi teyzem ve Bahar...Kızlarla her an beraber olmak bile beni daha iyi ederken bir de yanımda Bahar'ın olması ayrıydı...Tarifi olmayan bir mutluluktu.

''O sarı çıyan hemşireyi pek beğendin sanırım?'' Burnunu kırıştırıp söylediği tüm o güzel sözler için bile öpmek istiyordum...Kendi daha fazla çocuktu kızlarından...

''Nihal...''Kaşları çatıldı.

''Kim?'' Dudaklarımı ısırdım.

''O hemşirenin adı Nihal...cadım...'' Kaşları çatılıp parmağını bana sallamaya başladı.

''Bak sen paşaya bir de adını unutmamış..e tabii-'' Parmağını anında yakalayıp yanıma düşmesini sağladım. O hala konuşma çabasındayken ben hızla yüzünü ellerimin arasına alıp öpmeye başladım.

Önce şaşkınlıkla aralasan da gözleri o da karşılık vermeye başladı.Odaya düşen sesle birbirimizden ayrılmamız anlıktı.

''Tüneş...Derdem annemin boğaşlarına bakıyoy...haşta oymuş...'' Bahar'ın kaşları daha derinden çatılırken yüzümü ellerime eğdim. Güldüğümü görürse alırdı ifademi cadı.

''Kızlar siz biraz Murat'la kalın ben çorbasını almaya gideyim oldu mu?'' Başlarıyla onaylayıp bana doğru gelen iki can parçama baktım.

Onlar benimdi...Anneleri de kızlarımda benimdi...Babaları olmayabilirdim ama bu onların benim olduğu gerçeğini değiştirmeyecekti hiçbir zaman.Onların yanlarında olacaktım onlar beni hangi sıfata tabii tutarlarsa o olacaktım ama hep yanlarında olacaktım.Bazen sığınacakları liman bazen ilk aşkları ama her seferinde her hatalarında yanlarında olup onların baba dedikleri olamasam da onlar benim kızlarım olacaklardı...Can parçalarım...

Yanıma yerleştiler.Güneş soluma,Eylül sağıma yerleşip pikeyi de boyunlarına kadar çektiklerinde gülümsemeden edemedim.Yerlerinde kıpır kıpır konuşmak istedikleri belli hangisi önce başlayacak diye her zaman ki gibi Güneş önce başladı.

İkinci Bahar - Kadın Serisi (I)Where stories live. Discover now