Multimedya Rokyanusya'da ki Saray . :)
Düşünmek çok zor . Özellikle karar aşamasında isen duyguların ve düşüncelerin birbirlerine girer ve çıkmaza doğru sürüklenirsin . Çıkış yolunu bulmak her zamankinden daha da zordur şimdi .. Neden bu sorunlarla boğuşuyordum onuda bilmiyorum . Tek bildiğim ve düşündüğüm şey doğru karar vermek . Eğer ki doğru karar veremezsem bende dahil iki kişinin daha hayatını mahvetmiş olacaktım .Hiç böyle bir ikilemde kalmamıştım . Narii'nin yapmak istediği tam olarak neydi ? Beni bilmedim şeylere sürüklüyordu . Yanına çağırmıştı . Hemde Vera ile birlikte . Vera'yı affedecek anlamına geliyordu . Son olarak da çok büyük bir şey söyleyeceğini öne sürdü .
Düşüncelerimden bir an sıyrıldığımda Chris'e nasıl bir yalan söylemem gerekecek diye düşünmeye başladım. Fakat oda sonuçsuz kaldı . Neyse ki Vera bir çözüm bulurdu .
Hemen Vera'yı aradım . Neredeyse 7. aramamda telefonu açabilmişti .
Kızgın bir sesle "" Alacaklı mısın kızım ne bu şiddet ?""
"" Vera inanmayacaksın ama Rokyanusya'ya gitmemiz gerekiyor , ikimiz . ""
Bir kaç dakikalık sessizlikten sonra yeni dank etmiş gibi başladı konuşmaya .
"" Benim girmem yasak unuttun mu Luna ? Hem gidecek olsam bile gitmem zaten geri çevireceklerinden dolayı beni bulaştırma .""
"" Seni özellikle Kraliçe Narii çağırıyor . Nedenini bilmiyorum ama hemen gitmemiz gerektiğini biliyorum . Bence bu yeterli bir gidiş bileti . Sadece tek sorun Chris'e yalan söylemek zorundayım ki gidebileyim . ""
"" Yalan söylemene gerek yok bunun en yakın arkadaşı var ya ukala çocuk ondan rica et kaçamak gel ne olacak ki ? ""
"" Bence boşver Vera ben birşeyler uydururum en yakın zamanda geleceğim tamam mı ? ""
"" Tamam seni seviyorum baş belası kardeş parçası ""
"" Bende seni seviyorum abla parçası ""
~.~.
Telefonu kapattıktan sonra aşşağıya indim ve Chris'in çalışma odasına girdim daha doğrusu kapı çalmadan içeri daldım . Çalışma koltuğunda uykuya dalmıştı ve ben içeriye daldığım için ürkerek sıçramıştı .
" Chris çok önemli birşey söylemem lazım sana ." Telaşlı ve ağlamaklı bir tonda konuşuyordum ki inandırıcı olsun tabi ne kadar başarılıydım ondan söz etmek bile istemiyordum .
" Noldu sen iyi misin ? "
" Hiç iyi değilim Chris biliyorsun benim anne ve babam yok ve annem sayabileceğim kişi hastaymış . Telefon geldi . Vera ve beni yanına istiyormuş . Gitmem gerekiyor ."
" Ne hastalığı varmış ? "
" Iıım ş-şeey grip ." Hastanede duyduğum birşeydi .
Chris anlamsızca yüzüme bakıyordu . Boğazını temizledi ve gülme isteğini bastırarak " Luna gripten kimse ölmez herkes grip olur ."
Yalanı beceremiyordum ,şimdide kocaman bir deniz yosununa takılmıştım . " Ben grip mi dedim ? Yanlış söyledim ne gribi canım gripten hiç insanmı ölürmüş , kansermiş ." Dedim , bozuntuya vermeden . İçimden de inanması için yalvarıyordum .
"Hadi ya tamam o zaman birlikte gidelim hem beni de tanımış olur . Sonuçta senin annen sayılır ."
"Yok zaten önce Vera'nın yanına gitmem gerekiyor . Hem zaten yeni insanlarla gerekmedikçe tanışmaz Jonathan'ı bile çook çok sonra tanıdı . "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Okyanustan Gelen Kız..
FantasyOkyanus'un kızıydım ben.. Okyanusun dibindeydim.. O gün suyun üstüne çıkana dek.. Hayallerim değişmişti.. Yaşam döngüm ise alt üst olmuştu ...