4N1K | 12'DEN ÖNCE

KİTAP, FİNAL, SPOİLER

Merhaba kuşlarım. Uzun bir süre sonra boğazımda bir yumru, 4N1K'ya bir duyuru giriyorum. Ne olursa olsun hep gülerek yapardım bunu, çünkü az da olsa gülümsettiğimi bilirdim. Şu an ise, bir çoğumuzun ortak hayaline bir kaç adım kaldığının duyurusunu yaparken o günler gözümün önünden şöyle bir geçiyor, duygulanmamak ne mümkün.

Yeri geldi, "Ablacım TEOG var" dediler moral bölümü yazdım. Yeri geldi "Ablacım YGS-LYS stresi..." Bazen özel bölüm istendi -Survivor- bazen röportaj yap denildi karakterlerle... Bana anakuş dediniz ya... Bu tuhaf ama sımsıcak lakabı hak etmek için elimden geleni yaptım, dilimin döndüğü imkanların elverdiğince yapmaya çalıştım hepsini. Anakuş, bütün kuşları mutlu etmeli değil mi?

Elbette ben de insanım. 21 yaşındayım. Bir ailem, bir arkadaş çevrem ve bir okulum var. Zaman zaman sizi aksatmış olabilirim, hatam da olmuş olabilir. Affola...

Şimdi gel gelelim duyuruya... Bundan tam 5 ay önce zaten Epsilon yayın evi ile anlaştığımı duyurmuştum. Ve o gün geldi çattı... Evet, 5 Ekim'de kitabımız Epsilon yayın evi ile raflardaki yerini alıyor.

Bu kitaplaşma sürecinde o kadar yoruldum ve yıprandım ki... Zaman zaman pes etmeyi bile düşündüm. Çünkü gerçekten her yönüyle ağırdı süreç. Düzenleme, kapak çekimler, model bulma stresi, bazı çirkin yorumlar... Hiç unutmam, bir ay önce en yakın arkadaşlarımdan Simay, otururken şöyle dedi yüzüme bakıp. "Şu suratının haline bak... Büşra ben seni iki aydır gülerken görmüyorum. Başlarım böyle işe..." Aynen de öyle oldu. Yaz tatilim, bir ara iyice cehenneme döndü. Her sorunumu size yansıtamam ve yazamam buraya ama... Cidden çok zordu, o kadarını bilin yeter. Ama her bunaldığımda yine siz yetiştiniz imdadıma. Bir cümleniz bile, boğazımdaki yumruya ilaç olabiliyor çünkü. Şimdi bulunduğum yerden bakıyorum da... Tarihi ilk duyurduktan sonra, okurlarımın o mutluluğunu gördüm ya... Yine olsa, yine yaparım dedim. Değerdi.

Aslında bölümleri silmem lazım ama, biraz daha bekliyorum. belki hala okuyan vardır diye. Belki ikinci üçüncü turunu atanlar ya da saklamak için ekran alanalar olabilir. Ama... Elimden de pek bir şey gelmez, bir süre sonra mecburen silmek zorunda kalacağım bölümleri.

Final nerede diye soru soruyor bazıları özelden. Maalesef mesajlara yetişemiyorum, buradan yanıt vereyim. Daha önce defalarca söyledim. Biliyorsunuz ki bu durumlarda, final %99 oranında kitapta yer alıyor. Ve artık herkes buna alıştı. Ben, size bir söz vermiştim. O beklediğiniz sahneyi yazmadan gitmeyeceğim diye. Ali'nin itirafı ve akabindeki iç dökme olayı... Normalde o sahneyi yazmasam... yani Yaprak'ın parka gittiği ve Ali'ye "Söyle, neymiş sakladığın?" dediği yerde bitirsem emin olun daha sağlam bir satış stratejisi olurdu. Çünkü herkesin 500 küsür sayfadır beklediği yer orasıydı kuşkusuz. Ama böyle yapmadım. Çünkü o sahne, sizin hakkınızdı. Ve sırf satış için öyle çirkin bir politika asla izlemezdim. Ancak anlayış göstermeniz lazım ki, son finali yayınlamam da mümkün değil. Ne olur, bu konuda kızmayın bana. Yaklaşık 50-60 sayfalık bir final partı yer alacak kitapta. Kitabı alamayacak olanlardan şimdiden af diliyorum. Ancak dediğim gibi, ben gerçekten çok fazla fedakarlık yapıp kitapta yer alması gereken inanılmaz önemli yerleri bile sizle buluşturdum. Azıcık da, sizden fedakarlık bekliyorum. Biliyorsunuz, siz bir üzülüyorsanız ben sizi üzdüğüm için iki üzülüyorum.

Kapak çekimlerinden bir fotoğraf ekledim yukarıya. Ali'nin Yaprak'ın elini tuttuğunu ve arkasına sakladığını göreceksiniz. O, Yaprak'ı herkesten sakladığının temsili biraz...

İlk imza günüm bir aksilik çıkmazsa, İstanbul TÜYAP'da olacak. Kitabı alamayanlar için, yayın evimle kapak çekimlerinden derlenen kartpostallar satılacak orada. Ucuz şeyler... O gün, kitabı almayan/alamayanlar da gelip imza alabilsin ve benimle buluşabilsin diye. Eğer, ekstra bir öner ve isteğiniz varsa buraya yorum bırakabilirsiniz. Elimden geleni yapmaya çalışırım.

Poster hediyeli olacak. Elimizde bir sürü fotoğraf var, arada değişecek posterler ama olabildiğince her kitapta herkesin istediği posterlerin yer almasına özen göstereceğim.

Onun dışında kapak modelleri çok sevildi, onlar da gelsin deniyor imza gününe... İmza günü pek olası değil ama, yine ben sizin isteklerinizi kulak ardı etmeyip bu konuyu yayın evim ile konuşacağım. Belki fanmeeting tarzı bir şey ayarlarız, modellerle size :)

Sam Way'in de Kasım'da Türkiye'ye gelme ihtimalleri var... Kendisi gelmek istiyor. Kesin bir şey yok ama, olursa size duyururum buradan da. Merak etmeyin. O da sizi çok seviyor, ilginizden çok memnun.

Şimdi gel gelelim final hakkında biraz spoiler vermeye...

Düzenleme aşamasında, ilk bölümlerde sağlam bir değişikliğe gittim. Yani ilk iki bölüm falan... Çünkü wattpad ile kitap farkını siz de biliyorsunuz ve bazı şeyler hikayedeki gibi olmamalı. Ama olabildiğince sadık kaldım kitaba. Merak etmeyin.

Küfür mevzu... %90'ı gitti küfürlerin. Ama öyle bir aldım ki onları, cidden yokluğunu fark etmeyeceksiniz. Küfürsüz de olabileceğini göstereceğim size. Küfür hiç mi yok? Elbette var. O kadar da değil. Gökhan gibi agresif ve küfürbaz bir karakteri küfürsüz yazmam olanaksız tabii. Hem bunlar hayatta olan şeyler. Yani 17 yaşındaki her 5 erkekten 4'ü küfür ederken, kitapta 17 yaşındaki çocukların arada bir küfür etmeleri, sanırım göze batmayacaktır. Küfürden rahatsız olanları etkilemeyecek, küfürü samimi bulanlara az gelmeyecek oranda kullandım, gerçekten. Merak etmeyin. Dedim ya... Ben aynı anda herkesi mutlu etmek için çabaladım her konuda. Umarım, elime yüzüme bulaştırmam :)

Her karakter için ayrı bir final partı yazdım. Yani herkesle tek tek kısa süreli vedalaşabilesiniz diye.

Veda derken... Kısa süreli veda. Çünkü ilk kitaba sığmayan bir sürü şey var. Mutlaka bir gün, ikincisi yazılmalı. Sizin hayali arkadaşlarınız sizi o kadar kolay bırakmamalı. Değil mi?

4N1K 2'yi ne zaman yazarım, burada başlar mıyım, nasıl olur inanın şimdi bunu söylemem imkansız. Çünkü, bu yaşlı hatunun bu sene KPSS sınavı var. Ayrıca üniversitesi ona ufaaak bir oyun oynadı ve bitirme tezim de bu yıl. Tez yazacağım, sınava hazırlanacağım, aynı zamanda diğer kitabım Ölüme Fısıldayan Adam'ı bitireceğim ve bir de imza günlerine katılacağım. Umarım ev arkadaşım beni o yoğunlukta kendimi banyoya kapatıp çamaşır suyu koklarken yakalamaz. Gerçekten tembel bünyem nasıl kaldıracak bilmiyorum. Çünkü yıllardır en yoğun dönemim aynı anda dört anime iki diziyi bitirmeye çalıştığım dönemdi... *Tembel Büşü*

Neyse... Spoiler diyorduk. Evet. Sizin aklınız orada tabii.

İkinci kitap bir gün yazılacak ya... Finalde iki yeni kız karakter de kitaba giriyor. Naz ve Gökçe. Sanırım, özellikle bir tanesinin antisi bol olacak. İtiraf edeyim, Facebook grubunda çok yanlış tahminlerde bulundu herkes. Biraz şaşıracaklar. *Şeytani gülüş* şakaşaka. Ben öyle güler miyim? *Melek hareli, Büşü topuzlu yandan gülüş*

Şimdi size, final bölümünden random replikler yazacağım. Burada her karakterden bir replik var, unutmayın. Ama hangisini kim söylüyor, orası küçük sırrımız olsun :)

1) "Siktir... Ağlamayacaktım."

2) "Senden vazgeçeceğimi mi düşündün?"

3) " "Severken abartanlardansın değil mi sen de?" diye sordu kız çocuksu bir tebessümle.

"Yıldız kayarken tek dilek hakkımı her defasında onun penceresinden de görünsün diye harcıyorum. Sanırım... Abartanlardanım. Ve buna tek bir saniye pişman olmayanlardan..." "

4) "Sonuç yine aynıydı. Yine onu düşünürken sıkışıyordu kalbim. Kendimi kapıdan usulca çekip, yağmurun sertçe çarptığı yola diktim gözlerimi. "Bu gece..." dedim usulca. "bütün düğümleri çözeceğim.""

5) "Söz, senin için sevileceğim."

6) "Bize dışarıdan bakanlar, kaçık bunlar demeli. Sadece bana değil... eğer bir gün ikimize de derlerse, işte o zaman gerçek bir çift olacağız."

Sizleri çok seviyorum. Kapak hazır olduğunda onu da paylaşacağım sizlerle. O zamana kadar kendinize iyi bakın. Bir gün sizlerle buluşacağım, o zaman mutlaka sımsıkı bir kucaklama verin bana. Kitabın sonundan memnun kalmayan olursa -team Ali, team Barış ve team Tuna'ları aynı anda mutlu etmek kolay değil malum-, kafamı ısırabilir. (şaka şaka ahaha)

Kocaman öpüyorum sizi. Sürç-i lisan ettiysek affola. :)

Büşra Yılmaz / MishaPM

İnstgram: mishapm
Twitter: sosyalotaku